Peru ya da resmi adıyla Peru Cumhuriyeti Güney Amerika’nın batısında bir ülke. Biz burayı en çok Pasifik Okyanusu kıyılarında uzanan sahil kesimi, heybetli And Dağları, dünyanın en uzun nehirlerinden biri olan Amazon Nehri, sırrı hâlâ çözülemeyen Nazca çizgileri, dünyanın yeni 7 harikasından birisi seçilen Machu Picchu ve de dünyadaki en yeni foodie trendi olan Peru mutfağı ile tanıyoruz.
Peru topraklarında ilk yerleşim Titicaca Gölü çevresinde MÖ 20.000 yılında gerçekleşmiş. İnka İmparatorluğu’nun kuruluşuna kadar Chavín, Tiawanaku, Wari (Huari), Paracas, Mochica ve Chimú gibi birçok uygarlık ortaya çıkmış.
İnka İmparatorluğu 1200’lü yıllarda efsanevi I. Sapa Inca (İnka Kralı) Manco Cápac tarafından kurulmuş. 1532 yılında İspanyol kâşif Francisco Pizarro İnka Kralı XIII. Sapa Inca Atahualpa’nın 40.000 kişilik ordusunu 180 kişilik ordusu ile yenerek İnka İmparatorluğu’nu ortadan kaldırmış.
Ülke Peru ismini Quechua halkı tarafından nehir anlamında kullanılan Pelu kelimesinin İspanyolca’ya yanlış geçmesi sonucu almış.
6.400 kilometre yol yaptıktan sonra Atlas Okyanusu’na dökülen dünyanın en uzun nehirlerinden biri olan Amazon, Peru’nun And Dağları’ndan doğuyor.
Arequipa şehri yakınlarındaki Cañón Del Colca 3.501 metre ile ve Cotahuasi Canyon 3.354 metre ile dünyanın en derin kanyonları arasından yer alıyorlar. Hemen Amerika’daki Grand Canyon’un derinliğinin 1.737 metre olduğunu yani buradaki kanyonların Grand Canyon’dan neredeyse 2 kat daha derin olduklarını söyleyim.
Ülkede yüksek rakımlı bölgelerde koka (coca) bitkisi çiğnerseniz sıkça rastlanan mal de altura yani yükseklik hastalığına tutulmuyorsunuz. Buralarda halk yoğun olarak koka bitkisi çiğniyor. Turistler de ya bitkiyi çiğniyor, ya da koka çayı tüketiyor. Yerlilerin açlığın etkisini giderip vücudu hareketlendirmek için yapraklarını çiğnediği koka bitkisinin 1860’larda Avrupa’ya gelmesi sayesinde Alman kimyacı Albert Niemann bu bitkiden kokaini elde etmiş. Peru bugün dünyanın en büyük kokain üreticisi durumunda.
Peru’ya vize almak gerekiyor mu?
Resmi (diplomatik, hizmet ve hususi) ve umuma mahsus pasaport hamili T.C. vatandaşları Peru’ya yapacakları seyahatlerinde veya Peru’dan transit geçişlerinde toplam ikamet süresi ilk giriş tarihinden itibaren 180 gün içerisinde 90 günü aşmamak kaydıyla vizeden muaf. Türk vatandaşlarının çalışma, aile birleşimi, öğrenim, eğitim, araştırma ve 90 günü aşan uzun süreli ikamet süreleri için Peru’nun dış temsilciliklerinden vize almaları gerekiyor.
Peru’ya nasıl gidilir?
Peru’ya Türkiye’den direkt uçuş bulunmuyor. En popüler parkur olan İstanbul – Lima hattındaki aktarmalı uçak seferleri uçuş süresi ve bekleme süresi ile en kısa 20 saat sürüyor.
Peru gezilecek yerler
Peru gezilecek yerler bakımından oldukça zengin bir ülke.
Machu Picchu
Dünyanın yeni 7 harikasından biri olan UNESCO Dünya Mirası listesindeki antik İnka şehri Machu Picchu, And Dağları’nın bir dağının zirvesinde, 2.300 metrelerde, İnkalı hükümdar Pachacutec Yupanqui tarafından 1450 yılları civarında inşa ettirilmiş.
Kuruluş anlamı kesin olarak bilinmeyen şehir İspanyol istilacılar 1532 yılında burayı işgal ettiğinde sık dağlar arasında kaldığından fark edilmemiş. Bu sayede de zarar görmemiş. 1912-1913 yıllarında ABD’li arkeolog Hiram Bingham tarafından keşfedilene kadar da İnkalar’ın Kayıp Şehri olarak kalmış.
Cusco
Cusco 1300 yılından 1532 yılında İspanyollar gelene kadar İnka İmparatorluğu‘nun başkenti olmuş. Şehir dev taşlarla hiç sıva kullanmadan örülmüş, bu taşlar içeriden özel bir kilit sistemiyle birbirlerine kenetlenmişler. İspanyollar’ın bu taşların üzerine inşa ettiği binalar depremlerde yıkılmış, ama İnkalar’ın sağlam yapıları hâlâ dimdik ayakta.
Orta Peru’nun And Dağları platosundaki şehir aynı isimli eyaletin de başkenti. İnka Krallığı’nın başkenti olarak değişken tarihi, çevresindeki görülmeye değer yerleri ve Andlar’ın ortasındaki konumu ile sahip olduğu doğa güzellikleri burayı çok sayıda turist için çekim merkezi haline getiriyor. İnka harabe şehri Machu Picchu‘ya giderken bir çıkış noktası olması da kenti dünyaca meşhur yapıyor.
Lima
Lima Chillón, Rímac and Lurín Nehirleri arasında kalan 800 km2‘lik çöle kurulmuş bir şehir. Pasifik Okyanusu’nun hemen dibinden yükselen dik falezlerin üzerinde dağlarla çevrili silüetiyle dikkat çekiyor. Burası Güney Amerika’da Büyük Okyanus’a kıyısı olan tek başkent.
Peru‘nun başkenti ve siyaset, endüstri ve bilim merkezi olan Lima, Kralların şehri olarak tanımlanıyor. Çünkü Lima‘nın kurulacağı yer Peru’da her yıl 6 Ocak’ta kutlanan Krallar Şenliği sırasında belirlenmiş. Buranın bir turistik merkez olmasındaki etkenler ise UNESCO koruması altındaki tarihi yerleri, gece hayatı, yerel ve uluslararası gastronomi ağı, müzeleri, geleneksel ve çağdaş festivalleri ve sanat galerileri.
Nazca Lines (Nazca Çizgileri)
Nazca Çölü (Sechura Çölü)’nün ortasındaki dev hayvan figürleri ve çizgilerden oluşan Nazca Çizgileri insanlık tarihinin en büyük gizemlerinden. Sayıları 1.500’den fazla olan yer çizimlerin çoğu spiral, yamuk, ok, zikzak gibi anlamı bilinmeyen geometrik figürlerden oluşuyor. Bunun yanında kuş, balık, jaguar, maymun gibi hayvan motifleri; ağaç, çiçek gibi bitki motifleri; insan figürleri ve hayal ürünü olduğu düşünülen bir takım yaratık çizimleri de var. En büyük boyuttaki yer çiziminin çapı 300 metreden fazla ve birkaç kilometre uzunluğunda.
Pek çoğumuz devasa büyüklükteki bu çizgileri ilk olarak Eric von Daniken’ın Tanrıların Arabaları kitabından duyduk. Zaten bu kitap yayınlandıktan sonra Nazca Çizgileri turist akınına uğradı. 1994 yılında UNESCO Dünya Kültür Mirası listesine alınan bu çizgiler yaklaşık 3.885 km2’lik bir araziyi kaplıyor. Bu çizgileri özel uçak turlarıyla seyredebiliyorsunuz.
Lake Titicaca (Titicaca Gölü)
Titicaca Gölü Peru ve Bolivya arasında kalan Güney Amerika’nın en büyük tatlı su gölü. Gölün etrafındaki yerleşim merkezlerinden en büyüğü Peru tarafındaki Puno kenti.
Göl yaklaşık 8.300 km2 büyüklüğünde, 194 km uzunluğunda ve 65 km genişliğinde. Deniz seviyesinden 3.812 metre yüksekliği ile de dünya üzerinde taşımacılık yapılan en yüksek göl.
Burası yerel kültürleriyle ve bu kültürlerin yaşam şekilleriyle de dünyadaki herkesi kendine hayran bırakan bir yer. 25 nehir tarafından beslenen gölü çevreleyen Titicaca Havzası çevresindeki yüksek dağlarla birlikte ziyaretçilerine eşsiz bir manzara sunuyor.
Iquitos – Amazon
Iquitos Peru’nun kuzeydoğu kesiminde, Amazon Nehri kıyısında, Loreto yönetim bölgesinin merkezi. Amazonlar’ın vahşi cazibesini yaşamak istiyorsanız burayı rotanıza mutlaka dahil edin.
Peru mutfağı
İşte derinlemesine çalışılıp yazılması gereken bir başlık! Burada kısaca bahsedeyim, daha sonra Peru mutfağı yazımda detaylandıracağım.
Peru’da 30’dan fazla superfood üretiliyor. Sağlıklı yaşamın yeni gözdesi olan superfoodlar zengin anti-oksidan, vitamin ve amino asit değerleriyle temel besin değerlerini içeriyor. Şifalı ve besleyiciler. Günümüzden binlerce yıl önce toprağın ve And medeniyetlerinin bilgeliğinin kaynaşması Peru’da eşsiz bir hasat yaratmış. Biyoçeşitlilikten doğan tahıl, meyve ve sebzeler bugünün superfood ailesi olarak biliniyor. Örneğin quinoa (kinoa) (yüksek biyolojik değere sahip protein içeriyor), açai (diğer meyvelere kıyasla çok yüksek ve ender besin değerleri ve esansiyel amino asitler içeriyor), maca (Peru ginsengi olarak bilinen hormonal dengeleyici) gibi hayatımıza yeni giren ürünler aslında Peru yemeklerinin olağan malzemeleri.
Patatesin anavatanı Peru’nun güneyi ile Bolivya’nın kuzeybatı bölgeleri. Peru’da 3.000’den fazla patates çeşidi var. Patates Avrupa’ya ve dünyaya İspanyol işgali döneminde dağılmış.
Peru’da tam 500 çeşit ulusal yemek var! Deniz mahsülleri, mısırlı yemekler derken hemen hemen tüm lezzetler dünyaca ünlü gurmelerden tam not alıyor. En ünlü yemeği ise çiğ balığın limon sosu ile marine edilmesiyle hazırlanan ceviche.
Pisco sour ise yerli ve milli içkisi. Pisco brendi, şeker ve limon suyu karıştırılarak yapılıyor, üzerine de çırpılmış yumurta beyazı ekleniyor.
Peru keşfedilmeyi bekleyen bir cevher. Defalarca gitsem de doyamayacağım, gittikçe gidesim gelecek, hatta kalmak isteyeceğim bir ülke.