İstanbul Anadolu Yakası Günü Birlik Geziler

İstanbul yoğun trafiği ve ağır iş temposuyla herkesi bir süre sonra yoran bir şehir. Hele buna bir de kentsel dönüşümün sebep olduğu toz toprak eklenince, insanın şehirden kaçası geliyor. Hâl böyle olunca hafta sonlarını iyi değerlendirip gelecek hafta için enerji depolamak da şart. İstanbul Anadolu yakasında oturan biri olarak İstanbul Anadolu yakası günü birlik gidilecek yerleri listeledim. Listedeki her bir yeri severek gittiğimi ve de her seferinde keyifle gezdiğimi de belirtirim.

İstanbul Anadolu yakası günü birlik gezi rotaları

Gelin, Anadolu yakasından günü birlik gidebileceğimiz yerlere bir bakalım.

Anadolu Kavağı

İstanbul Boğazı’nın Karadeniz’e açılan balıkçı köyü Anadolu Kavağı, en çok deniz kenarındaki balık lokantalarıyla ünlü. Eğer lokantada oturmak istemezseniz, ekmek arası midye-tava da olur diyebilirsiniz.

Anadolu Kavağı’na Ulaşım Nasıl Sağlanır?

İstanbul’un Beykoz ilçesinde bulunan Anadolu Kavağı’na özel aracınızın dışında belediye otobüslerini kullanarak ya da şehir hatları vapurunu kullanarak ulaşım sağlayabilirsiniz.

Anadolu Kavağı

Yoros Kalesi

Anadolu Kavağı’na gelince Yoros Kalesi’ne çıkmayı ihmal etmeyin. Anadolu Kavağı Kalesi ya da Ceneviz Kalesi olarak da adlandırılan bu kale, Boğaz girişini kontrol etmek için inşa edilmiş. Kale, bir Doğu Roma yapısı.

İstanbul Anadolu yakası günü birlik geziler – Yoros Kalesi

Yoros Kalesi’nin yakınında Çam Vadisi Cafe veya Yoros Cafe’de serpme kahvaltıya hayır diyeceğinizi de sanmıyorum. Ne de olsa sağlıklı bir gün, sağlam bir kahvaltıyla başlar.

Anadolu Kavağı

Polonezköy (Adampol)

Polonya 1795 yılında Rusya, Prusya ve Avusturya tarafından bölünerek işgal edilmiş. Prens Adam Czartoryski de sürgün edilmiş. Prens Adam, Osmanlı İmparatorluğu ile birlikte Ruslar’a karşı savaşarak Polonya’nın bağımsızlığını elde edebileceğini öngörmüş ve İstanbul’a iki generalini göndermiş. Bu generallerden Michael Czajkowski (sonradan Mehmet Sadık Paşa adını almış) asker ailelerinin barınabilmesi için bugünkü Polonezköy topraklarını Lazarist Papazlar’dan sonsuza dek kiralamış. Daha sonra bu topraklar prens tarafından bedeli ödenerek satın alınmış. Köyün ismi prensten esinlenerek Adampol (Adam’ın tarlası) olmuş, sonradan Polonezköy olarak değiştirilmiş. Polonyalı göçmenler bu köye yerleşmeye başlamış.

Polonezköy günümüzde 5 kilometre uzunluğundaki yürüyüş parkuruyla nefis bir tabiat parkına ve pek çok kahvaltı ve mangal mekânına ev sahipliği yapıyor. Hatta buradaki kahvaltı mekânları, İstanbul’a yakın doğa içinde kahvaltı mekânları arasında en popülerleri bile sayılabilir. Hafta sonları yolu çok kalabalık olsa da erken bir saatte giderseniz doğanın içinde harika bir gün geçirebilirsiniz.

Polonezköy (Adampol)

Tabiat parkının içinde bol oksijenli havayı soluyarak yürüyüş yapabilir, bisiklete ya da ata binebilirsiniz. Hangisini yaparsanız yapın, evinize gençleşerek döneceğinize garanti veririm.

Polonezköy’e Nasıl Gidilir?

Fatih Sultan Mehmet Köprüsü son çıkış olan “KAVACIK” sapağından girdikten ve biraz ilerledikten sonra “YENİ OTOBAN (Riva Yolu)” na girilir. Otobandan içeri doğru ilerlemeye ve sık sık karşınıza çıkacak “Polonezköy” tabelalarını izlemeye devam edin. Kavacık sapağından sonra yeni yol üzerinden Polonezköy 13-14 kilometre kadar.

Polonezköy’e Ne Zaman Gidilir?

Polonezköy Karadeniz sahiline yakın olduğu için şehir merkezine göre 2-3 °C daha serin oluyor. İlkbaharda havanın ısınmaya başlaması ile rüzgârlar da azaldığı için Polonezköy’e gitmenin tam zamanı. Yaz aylarında tatil için buraya gelenlere düğün mevsiminin de açılması eklenince Polonezköy en yoğun sezonunu yaşıyor.

Şile

Şile; kumsalı, kalesi, feneri ile İstanbullular’ın gözbebeği olmuş bir belde. Sert dalgaların kayalara vuruşunu seyre dalınca insan kendinden geçiyor. Limanına indiğinizde ise balıkçıların ağlarından çıkardığı balıkları görüp kendinizi restoranlarında buluyorsunuz.

Şile

Şile’ye nasıl gidilir?

Şile, İstanbul kent merkezine 77 km uzaklıkta bulunuyor. İstanbul’dan özel araçla Şile’ye gelmek için 1. ve 2. köprü üzerinden Şile tabelalarını ve sapaklarını takip edebilir veya TEM üzerinden Sarıgazi-Şile yönünde devam edebilirsiniz. Otoban olan yol ulaşım için çok rahat. Yolculuk yaklaşık 45 dakika sürüyor.

Ağva

Ağva, İzmit’ten doğup gelen Göksu ve Yeşilçay dereleri arasında, Karadeniz kıyısında bulunan nefis bir yer. 3 kilometrelik sahilinde yüzmek, fenerinden gün batımını izlemek, Göksu Nehri kıyısında tekne turu yapmak ve balık restoranlarında balıkların tadına bakmak için de harika bir yer.

Ağva’ya nasıl gidilir?

İstanbul-Ağva arası mesafe 100 km civarında. İstanbul’dan Ağva’ya Ümraniye üzerinden Şile tabelalarını takip ederek 2 saatlik kısa bir sürede ulaşılabilirsiniz.

Ağva

Sapanca

Ülkemizin en popüler yerlerinden olan Sakarya’nın doğasıyla ünlü ilçesi Sapanca, gezilecek yerler konusunda ziyaretçilerine çok fazla seçenek sunmasa da hafta sonu geçirmek için güzel bir gezi rotası. Sapanca Gölü çevresinde yürüyüş yapabilir, Maşukiye’de köy kahvaltısı edebilir, alabalık yiyebilir, Sapanca’nın yemyeşil orman ve yaylalarında piknik yapabilir, kış mevsiminde gittiyseniz Kartepe’de kayak keyfi yaşayabilirsiniz.

Maşukiye

Sapanca

Sapanca’ya nasıl gidilir?

İstanbul-Sapanca arası yaklaşık 135 kilometre. Yol 1 saat 45 dakika sürüyor. Otomobille yapılacak bir Sapanca yolculuğu çok keyifli ve rahat oluyor. Sapanca İstanbul-Ankara TEM otoyolunun üzerinde. İstanbul gişelerinden otoyola girdiğinizde Sapanca gişelerine ulaşıyorsunuz.

Taraklı

Sakarya il merkezine 65 kilometre uzaklıkta olan Taraklı, etrafı dağlarla çevrili dar bir vadide kurulmuş. Osmanlı’nın ilk yerleşim yerlerinden biri olan ilçede Osmanlı şehir dokusu da korunmuş durumda.

Eski adı Dablar olan Taraklı’nın Helenistik dönemde Bytinia adını alan bölge içinde olduğu biliniyor. Osmanlı İmparatorluğu’nun kuruluşundan önce, Ertuğrul Gazi zamanında, Osman Bey’in Komutanı Samsa Çavuş, Sakarya Vadisi’ndeki Sorkun, Yenice Tarakçı (Taraklı) ve Göynük taraflarına akın düzenlemiş. Hristiyan ahalinin yaşadığı bu toprakları Bizanslılar’dan alarak Osmanlı Beyliği’nin topraklarına katmış.

Taraklı’dan kendisine özgü tatlısı uhut ve köpük helvası yemeden dönmemelisiniz.

Göynük

Bolu’nun şirin ilçesi Göynük, yüksek tepeler arasında, akarsuların geçtiği vadilerde, karşılıklı yamaçların tabanına ve eteklerine kurulmuş. 1323’den sonra Osmanlı topraklarına katılan yerleşim, tipik bir Osmanlı kasabası görüntüsünde. Göynük, uluslararası bir ağ olan Cittaslow yani Sakin Kentler Birliği’ne üye oldu. Cittaslow, 1999 yılında İtalya’da kurulan bir belediyeler birliği. Birliğe üye olmak isteyen kentler, birliğin düzenlediği kriterler üzerinden değerlendiriliyor.

Göynük, Anadolu’daki Türk yaşayış şeklinin hâlâ devam ettiği ender ilçelerden biri. Mimari dokusu tarihle harmanlanarak günümüze kadar bozulmadan ulaşmış. 1987’de Kentsel Sit Alanı ilan edilen Göynük; tarih, kültür, doğa, inanç ve termal turizmiyle bir marka şehir.

İstanbul Adaları

İstanbul’dan bir vapur yolculuğu kadar uzak olan cennet köşeler var: Adalar. Vapurdan İstanbul’u el sallayarak uğurlayacak, adalara ayak bastığınızda ise bambaşka bir dünyada olacaksınız.

Heybeliada

İstanbul Adaları’na Prens Adaları da deniyor. Bu ismi almalarının nedeni ise adaların Bizans döneminde soyluların, prenslerin, patriklerin, hatta imparatorların sürgün yeri olması.

5 adada (Büyükada, Heybeliada, Burgazada, Kınalıada, Sedef Adası) yerleşim var. Her ada benim için ayrı güzelliklere sahip, hepsinin gönlümdeki yeri de farklı.

İstanbul’dan Büyükada’ya Bostancı, Kabataş, Kartal, Eminönü, Karaköy, Kadıköy, Avcılar, Yalova, Bakırköy ve Beşiktaş’tan vapurlarla ulaşım sağlayabilirsiniz.

Bostancı’dan Büyükada’ya Nasıl Gidilir?

Bostancı’dan seferler ise yaklaşık 35-40 dakika sürüyor. Bostancı-Büyükada vapur saatleri için aşağıdaki linklerden bilgi alabilirsiniz.

Mavi Marmara firmasının sefer tarifeleriyle ilgili bilgi almak için tıklayınız.
Şehir hatları vapur seferleri tarifesi için tıklayınız

Eminönü’nden Büyükada’ya Nasıl Gidilir?

Eminönü-Kadıköy-Adalar Şehir Hatları Vapuru ile Kınalıada, Burgazada, Heybeliada ve Büyükada’ya gidebilirsiniz. Bu yolculuk yaklaşık 1 saat 45 dakika sürüyor. Ayrıntılı bilgi ve tarife listesine buradan ulaşabilirsiniz.

Diğer bir seçenek olan Turyol firması ile başta Eminönü olmak üzere birçok noktadan adalara seferler düzenleniyor. Detaylı bilgi ve sefer saatleri için tıklayınız.

Kadıköy’den Büyükada’ya Nasıl Gidilir?

Şehir hatları sefer saatlerine buradan, Turyol sefer saatlerine buradan bakabilirsiniz. Yolculuk 50 dakika sürüyor.

Bakırköy’den Büyükada’ya Nasıl Gidilir?

Bakırköy’den Büyükada ve Kınalıada’ya Turyol firmasının düzenlemiş olduğu sınırlı sayıda motor seferi var.

Avcılar’dan Büyükada’ya Nasıl Gidilir?

Avcılar’dan adalara sefer yapan tek firma olan Dentur Avrasya ile ulaşım sağlanıyor. Avcılardan adalara seyahat süresi ise yaklaşık olarak 2 saat sürüyor. Daha detaylı bilgi ve vapur seferleri için tıklayınız.

Yalova’dan Büyükada’ya Nasıl Gidilir?

Yalova’dan adalara varış süresi yaklaşık olarak 1 saat 15 dakika sürüyor.

Dentur Avrasya ile yaz sezonunda günde bir defa adalara git-gel seferler yapılıyor. Daha fazla bilgi ve tarife için tıklayınız.

Yaz sezonunda Yalova’dan adalara sefer düzenleyen bir başka firma da Peremetours. Yaz aylarında günde tek sefer gidiş-dönüş şeklinde hizmet veriyor. Daha fazla bilgi ve tarifeler için tıklayınız.

Beşiktaş’tan Büyükada’ya Nasıl Gidilir?

Şehir hatları vapuru ile her gün akşam 20.00’a kadar adalara ulaşım hizmetinden yararlanabilirsiniz. Şehir hatları vapurunun Beşiktaş kalkışlı tarifesi için tıklayınız.

Mavi Marmara ile adalara gün içerisinde gidiş-geliş yapabilirsiniz. Firmanın Beşiktaş üzerinden adalar seferlerinin tarifesi için tıklayınız.

Hıdiv Kasrı

Hıdiv Kasrı, İstanbul’un eşsiz Boğaz manzarasını izleyebileceğiniz, hem de harika bir saray karşısında vakit geçirebileceğiniz bir mekân.

Hıdiv Kasrı

Osmanlı’nın Mısır Valisi’ne Hıdiv deniyormuş. Çubuklu’da geniş bir koruluk içinde yer alan Hıdiv Kasrı da Hıdiv Abbas Hilmi Paşa’nın köşküymüş.

Abbas Hilmi Paşa 1903 yılında Çubuklu’da 2 ahşap yalıyı ve yalıların arkasındaki yamaçları ve üst düzlüğü kapsayan 270 dönümlük bahçeyi satın almış. 1907 senesinde İtalyan mimar Delfo Seminati’ye o devrin mimari modasına uygun olarak art nouveau tarzındaki muhteşem saray yavrusunu yaptırmış.

Kasrın binası şato biçiminde. Kapısının üzerinde Ay yıldızlı Hıdiv Tacı Bayrağı arma haline getirilip yerleştirilmiş. Dış kapı girişi tamamen altın yaldız çiçek figürleriyle işlenmiş. Bahçesinde keyifle kahvenizi yudumladıktan sonra kasrın içini mutlaka gezmelisiniz.

Koruda kasrın bulunduğu yerin aşağı kısmında yapay bir şelale var. Bahçede yürürken bu şelalede mola vermeniz çok keyifli olacak.

Hıdiv Kasrı’na nasıl gidilir?

Özel araçla Çubuklu Korusu’nda olan Hıdiv Kasrı’na gitmek isteyenleri kullanacağı en uygun yol Anadolu yakasından TEM Otoyolu üzerinden Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’ne giderken köprüden önce son çıkış olan Kavacık Köprüsü’nden Hıdiv Kasrı tabelalarını takip etmektir.

Hıdiv’den Kanlıca’ya boğaz kenarına indiğinizde meşhur Kanlıca yoğurdunun tadına bakmaktan da keyif duyacağınızı düşünüyorum.

Havalar ısınmışken ve ilkbaharın cıvıltısı her yeri kaplamışken İstanbul civarlarını keşfetmek fena olmuyor, değil mi? Hele ki lale mevsimi geldiyse İstanbul’un lale bahçeleri içinde gezmek bir ömre bedel. O zaman çıkalım İstanbul Anadolu yakası gezilerine…