İstanbul’un burnunun dibinde olup aslında bambaşka bir hayat akışında olan yerler de var. Mesela adalar. Bu adalardan biri de hissettirdiği huzurla gelenleri büyüleyen Burgazada olacak. Burgazada, İstanbul Adaları ya da diğer ismiyle Prens Adaları içinde 3. büyük olanı. Eski çağlarda Antigoni, bir dönem de Güvenli Liman anlamında Panormos olarak anılmış. Büyük İskender’in generali Antigone buraya büyük bir kale yaptırmış. Ada önce onun adıyla anılmış. Ancak sonraları kale/burç anlamına gelen Burgaz adını almış.

Burgazada

İstanbul Adaları’na gelirsek… Adalara Prens Adaları ismi Bizans döneminde soyluların, prenslerin, patriklerin hatta imparatorların sürgün yeri olduğu için verilmiş. Bazı kaynaklara göre de adaların bu ismi almasının nedeni, Bizans İmparatoru II. Justin’in 567 yılında Büyükada’da görkemli bir saray ve manastır yaptırmış olması.

Prens Adaları ya da İstanbul Adaları olarak da anılan, 9 ada ve 2 kayalıktan oluşan bu adaların sadece 5’inde yerleşim var: BüyükadaHeybeliada, Burgazada, Kınalıada, Sedef Adası.

Ayrıca dipnot olarak vereyim… Prens Adaları’nın en küçüğü Neandros Adası’nın adını duyduğunuzda veya Büyükada’daki Güvercinlik Çatlağı, Viran Bağları, Kurşun Burnu, At Mezarlığı gibi dalış noktalarından bahsedildiğinde, Türkiye’nin en güzel dalış noktalarının konuşulduğunu bilmelisiniz.

Burgazada

Güneşin parladığı bir gün kardeşim Demet ve yeğenim Yasemin’imle adalara gittik. Kınalıada’da biraz zaman geçirip biraz da kalabalığından kaçtıktan sonra kendimizi Burgazada’ya attık. Buraya iner inmezse ortam birden değişti. Ada kedileri bile gözümüze daha bir farklı göründü. Ada tümüyle bir yudum huzur ikram eder gibiydi.

Burgazada

Yeğenim Yasemin’im Burgazada kedileriyle

Burgazada’da gezilecek yerler listesi

Buyrun Burgazada gezilecek yerler listesine:

Sait Faik Müzesi

Çağdaş Türk edebiyatının önemli yazarlarından Sait Faik Abasıyanık’ın öykülerinde bahsi geçen balıklar, martılar, yaz meltemi, tül şapkalı Rum kadınlar burada buluşuyor. Hepsi burayı adaların en doğalı yani en “ada” gibi olanı hâline getiriyor. Abasıyanık’ın 1906-1954 yılları arasında yaşadığı evse günümüzde Sait Faik Müzesi adıyla hizmet veriyor. Müzede yazarın yaşamına tanıklık eden eşyaları, eserleri, belgeleri sergileniyor.

Burgazada

Sait Faik Müzesi

Aya Yani Kilisesi (Ayios İoanis Prodromos)

Aya Yani Kilisesi 842 yılında adaya sürgüne gönderilen Aziz Methodios tarafından inşa edilmiş. Ortodoks kilisesinin patriklerinden olan Metodios imparatorun ikonalarla ilgili kararına karşı çıktığı için kilisenin altındaki mahzende 7 yıl hapsedilmiş. Kırbaçlanan, işkenceden geçirilen Methodios’un çileli yılları imparatorun ölümü ve imparatorun oğlunun onu affetmesiyle son bulmuş. Kilise binası 1894 depreminde hasar görmüş. 1899’da ikonlarla zenginleştirilmiş ve eski planına sadık kalarak yeniden inşa edilmiş.

Burgazada

Aya Yani Kilisesi (Ayios İoanis Prodromos)

Marta Koyu

Burgazada’nın bir de hikâyesiyle ün salan bir koyu var: Marta Koyu. Bu koy ismini Mısır asıllı Hristiyan Madam Marta’dan almış. Babasının işi nedeniyle İstanbul’a çocuk yaşta gelen Madam Marta, Türkiye’nin ilk balerinlerindenmiş. Evlenip Burgazada’ya yerleştikten sonra kendisini doğaya ve denize adayan bu özgür ruhlu kadın, adalılar tarafından çok sevilmiş. Bu nedenle adalılar onun çok sevdiği koyu Marta Koyu olarak anmaya devam ediyor.

Burgazada

Marta Koyu

Burgazada gezisinde yapmadan dönme!

Bunları yapmadan Burgazada’dan ayrılmamalısın!

  • Sinem Dondurma’da dondurma yemeden
  • Yasemin Restaurant’ta fava, Girit ezme ve levrek marinin tadına bakmadan
  • Four Letter Word Coffee’de ice latte içmeden
  • Burgazada’nın tek tepesi olan Bayraktepe’den eşsiz manzarayı izlemeden
  • Adanın en gizli koylarından biri olan Düşler Sahili’ne dimdik yamaçtan inerek gitmeden ve de
  • Kızılçam ormanının içinden geçip eşsiz manzarasında Kalpazankaya Restaurant’ta güneşi batırmadan (aman rezervasyonsuz gelmeyin! Açıkta kalabilirsiniz!)

Kalpazankaya Restaurant

Adanın havasını soluduktan sonra bizi buradan ayıracak olan vapura bindik. Bedenlerimiz şehrin karmaşasına geri dönse de ruhlarımız yaz melteminde saçlarımızın uçuştuğu adada kalmıştı… ve eminim ki siz de ruhunuzu burada bırakacaksınız…

Burgazada ve karşıda İstanbul

Keşfetmeniz dileğiyle…