Peru ya da resmî adıyla Peru Cumhuriyeti, Güney Amerika’nın batısında bir ülke. Burayı nasıl mı tanıyoruz? Efsanevi İnka İmparatorluğu, Pasifik Okyanusu kıyısında uzanan sahil kesimi, heybetli And Dağları, dünyanın en uzun nehirlerinden olan Amazon Nehri, dünyanın en büyük tropikal yağmur ormanı olan Amazon Yağmur Ormanı, sırrı hâlâ çözülemeyen Nazca çizgileri, dünyanın yeni 7 harikasından biri seçilen Machu Picchu, dünyadaki en yeni foodie trendi Peru mutfağı ile…

Peru harita Kaynak:Wikipedia (By Addicted04 – Own work with Natural Earth Data, CC BY-SA 3.0, https://commons.wikimedia.org/w/index.php?curid=17638228)
Ülke, Peru ismini Keçuva (Quechua) halkı tarafından “nehir” anlamında kullanılan Pelu kelimesinin İspanyolca’ya yanlış geçmesi sonucu almış.
Ülkenin 3 resmî dili var: İspanyolca, Keçuva, Aymara. Ayrıca 47 yerel dil (bazı kaynaklara göre de 48 yerel dil) konuşuluyor. 55 farklı etnik grup var.
Burası yüksek rakımlı yerleşimlere ev sahipliği yapan bir ülke. Ancak bu da yükseklik hastalığına (mal de altura) sebep olabiliyor. Hastalıktan kurtulmak isteyen halk ve turistler; koka yapraklarını çiğniyor, koka çayı (içinde kafein var) veya muña çayı (içinde kafein yok) içiyor, oksijen maskesi takıyor. Herşeyden önce yerliler, koka bitkisinin yapraklarını açlığın etkisini giderip vücudu hareketlendirmek için çiğnemiş. Ancak koka bitkisi 1860’larda Avrupa’ya gelmiş ve böylelikle Alman kimyacı Albert Niemann bu bitkiden kokaini elde etmiş. Peru bugün dünyanın en büyük kokain üreticisi durumunda. Fakat unutmamak gerekir ki 80 kg koka yaprağından sadece 70 mg kokain üretilebiliyor.

Coca yaprakları ve özel torbası
Cantua buxifolia, Peru’nun ulusal çiçeği ve Bolivya’nın iki ulusal çiçeğinden biri (diğeri patujú – heliconia rostrata). Bu bitki, İnka efsaneleri ve geleneklerinde önemli bir yeri olan canlı ve renkli çiçeklere sahip bir çalı. Bolivya’da kantuta veya cantuta olarak anılırken, Peru’da cantuta olarak biliniyor.

Cantua buxifolia
Peru denince akla gelen en özel şeylerden biri de kuşkusuz alpaka ve onun yumuşacık dokusundan yapılan ürünlerdir. Alpaka nedir diyecek olursanız; lama ailesinden, And Dağları’na özgü sevimli ve zarif bir hayvandan bahsediyorum. Yüzyıllardır İnka kültüründe “altın kadar değerli” kabul edilmiş. Çünkü yünü hem dayanıklı hem de lüks sayılan bir hammadde. Bu hammadde; panço, kazak, şal, atkı, bere, battaniye gibi ürünlerde sıkça kullanılıyor. Peru’ya geldiğinizde alpaka yününden yapılan, yapımı yaklaşık 6 ay süren, rengârenk ürünlerden, özellikle de buraya özel tasarım olan pançolardan almayı unutmayın!

Colca Vadisi – Lama ve ben
Peki ne tarz yünler var?
- Alpaka yünü; sıcak tutması, nefes alabilir yapısı ve alerji yapmamasıyla bilinir. İpek gibi parlak, pamuk kadar hafif ve kaşmir kadar yumuşaktır.
- Bebek alpaka (Baby alpaca); adı yanıltıcı olmasın. Yavru alpakadan değil, hayvanın ilk kırkımından elde edilen en ince ve en değerli liflerden yapılır. Bu nedenle çok daha yumuşak ve zarif bir dokuya sahiptir.
- Vicuña yünü; alpakanın akrabası olan vicuña, Peru’nun yüksek dağlarında yaşayan koruma altındaki zarif bir hayvan. Onun yünü dünyanın en pahalı ve nadir liflerinden biri. İnkalar döneminde yalnızca imparatorlar vicuña giysisi giyebilirdi. Günümüzdeyse sınırlı üretim yapıldığı için çok özel koleksiyonlarda karşımıza çıkar.
- Kombinler; alpaka yünü bazen koyun yünüyle karıştırılarak daha dayanıklı ürünler yapılır. Böylece günlük kullanım için uygun ama yine de yumuşacık kıyafetler ortaya çıkar.
Kısacası, alpaka ürünleri sadece sıcak tutmaz; aynı zamanda binlerce yıllık bir kültürün izlerini taşır. İster bir pazar alışverişinde rengârenk bir kazak, ister butiklerden zarif bir şal alın; Peru’dan dönerken yanında biraz “And Dağları’nın ruhu”nu getirmiş olursunuz.

Colca Vadisi – Lama
Peru Tarihi
İçindekiler
Peru topraklarında ilk yerleşim Titicaca Gölü çevresinde M.Ö 20.000 yılında gerçekleşmiş. Ayrıca İnka İmparatorluğu’nun kuruluşuna kadar Chavín, Tiawanaku, Wari (Huari), Paracas, Mochica ve Chimú gibi birçok uygarlık ortaya çıkmış.

Maras tuz göletleri, Urubamba
İnka mitolojisine göre, Manco Cápac 12. yüzyılda Cuzco’da küçük bir beylik kurmuş. Manco Cápac, ilk İnka ve Cusco Kralı kabul ediliyor. Zamanla İnkalar’ın bölgedeki hâkimiyeti artmış ve toprakları genişlemiş. 1438-1471 yılları arasında Cusco Krallığı’nın dokuzuncu Sapa Inca’sı olan Pachacutec Inka Yupanqui, krallığı İnka (Tahuantinsuyu) İmparatorluğu’na dönüştürmüş. İnka İmparatorluğu, Kolomb öncesi Amerika’nın en büyük imparatorluğu sayılıyor. Ancak İspanyol kâşif Francisco Pizarro, 1532 yılında 180 kişilik ordusuyla İnka İmparatoru XIII. Sapa Inca Atahualpa’nın 40.000 kişilik ordusunu yenmiş. Bunun üzerine İnka İmparatorluğu ortadan kalkmış. Ülkede İspanyol sömürge dönemi başlamış.

Colca Vadisi
19. yüzyılda en önemli tarihî figür, kuşkusuz ki Simón Bolívar’dır. (Tam ismiyle Simón José Antonio de la Santísima Trinidad Bolívar y Palacios Ponte-Andrade y Blanco). Halk arasında El Libertador (Amerika’nın Kurtarıcısı) olarak bilinen Simón Bolívar, Venezuelalı bir askeri ve siyasi lider. Günümüzde Kolombiya, Venezuela, Ekvador, Peru, Panama ve Bolivya olarak bilinen ülkelerin İspanyol İmparatorluğu’ndan bağımsızlıklarını kazanmalarına öncülük etmiş. Simón Bolívar 1819’da Yeni Granada Birleşik Eyaletleri’nde, 1821’de Venezuela ve Panama’da, 1822’de Ekvador’da, 1824’te Peru’da, 1825’te Bolivya’da İspanyollar’ı yenilgiye uğratmış. Simón Bolívar 1830’da ölmüş.

Puno – Bir yerli
Pachamama – İnkalar’ın Toprak Ana’sı
İnka kültüründe Pachamama, doğanın kutsal ruhudur; “Toprak Ana” ya da “Evrenin Anası” olarak bilinir. Pachamama, sadece toprağı değil; dağları, nehirleri, tarımı, bereketi ve yaşamın sürekliliğini temsil eder.
İnkalar için doğa kutsaldı ve Pachamama’ya duydukları saygı, günlük yaşamlarının merkezindeydi. Toprak işlenmeden önce ona teşekkür edilir, önemli kararlar alınmadan önce onun izni alınırdı. Çünkü Pachamama sadece veren değil, aynı zamanda alınanı geri alabilecek kadar güçlü bir ruhtu.
Günümüzde de özellikle Peru, Bolivya ve kuzey Arjantin’de birçok insan; Pachamama’ya inanmaya devam ediyor. Hristiyanlık’la harmanlanan bu inanç, yerel festivallerde ve halk yaşamında hâlâ canlılığını koruyor. Her yıl ağustos ayında, Pachamama’ya adanan törenlerde insanlar toprağa “pago” (armağan) sunuyor. Bu sunular; koka yaprakları, mısır, şekerlemeler, hayvan figürleri ve bazen de hayvan kurbanları olabiliyor. Amaçsa, Pachamama’yı besleyerek onun dengesini korumak. Pachamama’ya saygı duymak, aslında doğaya saygı duymak anlamına geliyor… ve bu anlayış, sürdürülebilir yaşam felsefesinin yüzyıllar öncesinden gelen güçlü bir yansıması olarak kabul ediliyor.

Tinajani Kanyonu
Peru’ya vize almak gerekiyor mu?
Resmî (diplomatik, hizmet ve hususi) ve umuma mahsus pasaport hamili T.C. vatandaşları Peru’ya yapacakları seyahatlerinde veya Peru’dan transit geçişlerinde toplam ikamet süresi ilk giriş tarihinden itibaren 180 gün içerisinde 90 günü aşmamak kaydıyla vizeden muaf. Türk vatandaşlarının çalışma, aile birleşimi, öğrenim, eğitim, araştırma ve 90 günü aşan uzun süreli ikamet süreleri için Peru’nun dış temsilciliklerinden vize almaları gerekiyor.
Ancak dikkat! Artık Güney Amerika uçuşlarında ekstra güvenlik kontrolü yapılıyor. Daha önce Schengen veya ABD vizesi almadıysanız, pasaportunuzda hiç giriş-çıkış yoksa, uçağa kabul edilmeme ihtimaliniz var.

Titicaca Gölü – Uros Adaları
Peru nerede? Peru’ya nasıl gidilir?
Türkiye’den Peru’ya direkt uçuş yok. En popüler parkur olan Lima’daki Jorge Chávez Uluslararası Havalimanı’na (IATA: LIM) aktarmalı uçak seferleri, uçuş süresi ve bekleme süresiyle en kısa 20 saat sürüyor.
Peki Peru’ya ne zaman gidilir? Peru’da kış mevsimi haziran-eylül ayları arasında yaşanıyor. Bu mevsim Peru için yüksek turizm sezonu. Kışın hava durumuysa bölgeye göre değişiyor. Sahil kesimlerinde hava bulutlu ve hafif nemli oluyor ama soğuk olmuyor. Dağlık bölgeler genelde gün boyu güneşli, geceleri soğuk oluyor. And Dağları’nda yağmur mevsimi eylül-ocak ayları arasında yaşanıyor. Bu mevsimde Andlar’da yürüyüş yapmak tehlikeli olabiliyor. Dağlık ve ormanlık bölgelerde yağmur mevsimi aralık-nisan ayları arasında sürüyor.

Colca Vadisi
Bunun yanında Peru’ya gelmek için Inti Raymi Festivali’nin kutlandığı zamanı değerlendirebilirsiniz. İnka İmparatorluğu döneminden beri Inti (Güneş) Tanrısı onuruna ritüeller düzenlenmiş. Günümüzde festival havasına döndürülen kutlamalar, yılın en kısa günü olan kış gündönümünün ve ışık saatlerinin yeniden uzamaya başlayacağı İnka Yeni Yılı’nın kutlanma töreni. 24 Haziran’da başlayan festivalde binlerce kostümlü ve maskeli Perulu’yu kutlama yaparken görüyorsunuz. Festival; Cuzco şehrinde, Sacsayhuaman’da düzenleniyor. 9 gün sürüyor.

Titicaca Gölü – Uros Adaları
Benim ülkeyle ilgili hislerime gelince… Peru sadece büyüleyici dağları ve gizemli tarihiyle değil, güler yüzlü insanlarıyla da kalbimi çaldı. And Dağları’nda yürürken “¡Hola amiga!” ya da Quechua dilinde “Allin punchaw!” (Günaydın!) diye selam veren, pazar yerinde sohbetine ortak olduğum ya da sokakta yolumu kaybedince bana rehberlik eden o sıcacık insanlar; Peru turumu unutulmaz kıldı. Burada öğrendiğim en güzel şey, gülümsemenin dünyanın ortak dili olduğuydu…
Peru Mutfağı
İşte derinlemesine çalışılıp yazılması gereken bir başlık! Çünkü Peru mutfağı ve Peru yemekleri tam bir şölen. Peru mutfağı; İnka medeniyetinin yemekleriyle ülkeyi keşfeden İspanyollar’ın, Afrika’dan getirilen kölelerin, Çin’den gelen işçilerin ve II. Dünya Savaşı’ndan sonra gelen Japonlar’ın mutfağının birleşiminden oluşuyor. Özellikle Nikkei mutfağı denilen Peru-Japon füzyon mutfağı çok tercih ediliyor.

Choros a la chalaca

Bir yerli kız ve Peru mutfağının önemli lezzetlerinden biri olan cuy (guinea pig)
Peru’da 30’dan fazla superfood üretiliyor. Superfoodlar sağlıklı yaşamın yeni gözdesi. Zengin anti-oksidan, vitamin ve amino asit değerleriyle temel besin değerlerini içeriyor. Şifalı ve besleyiciler. Günümüzden binlerce yıl önce toprağın ve And medeniyetlerinin bilgeliğinin kaynaşması Peru’da eşsiz bir hasat yaratmış. Biyoçeşitlilikten doğan tahıl, meyve ve sebzeler bugünün superfood ailesi olarak kabul görüyor. Herşeyden önce hayatımıza yeni giren ürünler aslında Peru yemeklerinin olağan malzemeleri. Örneğin quinoa (kinoa) (yüksek biyolojik değere sahip protein içeriyor), açai (diğer meyvelere kıyasla çok yüksek ve ender besin değerleri ve esansiyel amino asitler içeriyor), maca (Peru ginsengi olarak bilinen hormonal dengeleyici) gibi.

Beyaz ve kırmızı quinoa
Patatesin anavatanı, Peru’nun güneyiyle Bolivya’nın kuzeybatı bölgeleri. Patates ilk olarak M.Ö 8000- M.Ö 5000 yılları arasında bu topraklarda yetiştirilmiş. Günümüzde de Peru’da 4.000’den fazla patates çeşidi var. Ancak bunun sadece 300 çeşidini yiyorlar. İspanyol işgali döneminde Avrupa’ya ve dünyaya patates buradan gitti. Yine de çoğu patates çeşidi sadece buradaki yerel pazarlarda satılıyor, Peru dışında bulunmuyor.

Sarı patates
Peru’da tam 500 çeşit ulusal yemek var! Deniz mahsülleri, mısırlı yemekler derken hemen hemen tüm lezzetler dünyaca ünlü gurmelerden tam not alıyor. En ünlü yemeği ise çiğ balığın limon sosu ile marine edilmesiyle hazırlanan ceviche. Pişirilmeyen balık, limonun içindeki asit sayesinde pişmiş gibi oluyor; proteinleri parçalanarak âdeta bir mutfak sihri yaratılıyor! Peru geleneksel mutfağının bir ifadesi olan ceviche’nin hazırlanması ve tüketimiyle ilgili uygulamalar ve anlamlar, UNESCO Somut Olmayan Miras listesinde bulunuyor.

Ceviche
Yerli ve milli içkisiyse pisco sour. Pisco brendi, şeker, limon suyu karıştırıyorsunuz. Üzerine de yumurta beyazını çırpıp ekliyorsunuz. Gerçi hem Perulular hem de Şilililer bu geleneksel içkinin kendilerine ait olduklarını söylüyor. Sonuç olarak pisco sour kokteylinin orijeni sık sık tartışılan bir konu hâline geldi. Günümüzde Peru’da her yıl şubat ayının ilk cumartesi gününde kokteyli kutlayan resmî bir bayram var.

Pisco Sour
Peru’da gezilecek yerler listesi
İnkalar bu topraklarda hüküm süren çok önemli bir uygarlık. İnka Yol Sistemi (Quechua dilinde “kraliyet yolu” anlamına gelen Qhapaq Ñan), yaklaşık 40.000 kilometre uzunluğuyla Kristof Kolomb kıtaya gelmeden önce Güney Amerika’daki en kapsamlı ve gelişmiş ulaşım sistemiymiş. 6 ülkede (Arjantin, Bolivya, Şili, Kolombiya, Ekvador, Peru) yollar, köprüler, hendekler ve destekleyici altyapı gibi yapıları içeren 273 bileşenden oluşuyor. Ayrıca UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde yer alıyor.

Wiñaywayna
6.438 kilometre yol yaptıktan sonra Atlas Okyanusu’na dökülen dünyanın en uzun nehirlerinden biri olan Amazon, Peru’nun And Dağları’ndan doğuyor. Eğer dünyanın en popüler nehir cruise rotalarından birini deneyimlemek istiyorsanız, Amazon Nehri üzerindeki turlara katılıp Peru’da muhteşem arkeolojik hazinelerden gastronomi lezzetlerine, doğal güzelliğinden kültürüne kadar pek çok deneyimi bir arada yaşayabilirsiniz.
Arequipa şehri yakınlarındaki Cañón Del Colca 3.501 metreyle, Cotahuasi Canyon 3.354 metreyle dünyanın en derin kanyonları arasında yer alıyor. Başka bir deyişle hemen Amerika’daki Grand Canyon’un derinliğinin 1.737 metre olduğunu yani buradaki kanyonların Grand Canyon’dan neredeyse 2 kat daha derin olduklarını söyleyeyim.

Cusco – Lama gezdiren teyzelerleyim
Perulu şarkıcı ve besteci Chabuca Granda’dan (María Isabel Granda Larco) Afro-Peru ritimleriyle Criollo valsleri dinlemeye hazır mısınız?
O zaman gelin, Peru’da gezilecek yerler listesine bir göz atalım…
Machu Picchu
And Dağları’nın bir dağının zirvesindeki antik İnka şehri Machu Picchu; dünyanın yeni 7 harikasından biri. İnkalı hükümdar Pachacutec Yupanqui burayı 1450 yıllarında 2.300 metrelerde inşa etmiş. UNESCO Dünya Karma Miras listesinde yer alıyor.

Sun’s Gate’ten (Güneşin Kapısı) Machu Picchu manzarası
Kuruluş anlamı kesin olarak bilinmeyen şehir, İspanyol istilacılar 1532 yılında burayı işgal ettiğinde sık dağlar arasında kaldığından fark edilmemiş. Ancak bu sayede de zarar görmemiş. 1912-1913 yıllarında ABD’li arkeolog Hiram Bingham tarafından keşfedilene kadar da İnkalar’ın Kayıp Şehri olarak kalmış.

Machu Picchu
Cusco
Cusco, 1300 yılından 1532 yılında İspanyollar gelene kadar İnka İmparatorluğu’nun başkenti olmuş. Şehir dev taşlarla hiç sıva kullanmadan örülmüş. Bu taşlar içeriden özel bir kilit sistemiyle birbirlerine kenetlenmişler. İspanyollar’ın bu taşların üzerine inşa ettiği binalar depremlerde yıkılmış ama İnkalar’ın sağlam yapıları hâlâ dimdik ayakta duruyor. Cusco Şehri, UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde yer alıyor.

Plaza de Armas de Cusco
Orta Peru’nun And Dağları platosundaki şehir aynı isimli eyaletin de başkenti. İnka Krallığı’nın başkenti olarak değişken tarihi, çevresindeki görülmeye değer yerleri ve Andlar’ın ortasındaki konumuyla sahip olduğu doğa güzellikleri burayı çok sayıda turist için çekim merkezi hâline getiriyor. İnka harabe şehri Machu Picchu’ya giderken bir çıkış noktası olması da kenti dünyaca meşhur yapıyor.

Sacred Valley
Madre de Dios ve Cusco’da bulunan Manu Millî Parkı, UNESCO Dünya Doğa Mirası listesinde bulunuyor.
Cusco’nun Kırsal Tapınakları, UNESCO Dünya Kültür Mirası Geçici listesinde yer alıyor.
Kutsal Vadi’deki Maras, İnka zamanlarından beri kullanılan tuz buharlaştırma göletleriyle ünlü. Tuz üretimi burada 500 yıldan uzun bir süredir devam ediyor. Tuzlu su; doğal kaynaklardan küçük havuzlara yönlendiriliyor, güneşle buharlaşınca geriye tuz kristalleri kalıyor. Maras Tuz Göletleri, UNESCO Dünya Kültür Mirası Geçici listesinde yer alıyor.
Lima
Lima; Chillón, Rímac and Lurín Nehirleri arasında kalan 800 km2‘lik çöle kurulmuş bir şehir. Pasifik Okyanusu’nun hemen dibinden yükselen dik falezlerin üzerinde dağlarla çevrili silüetiyle dikkat çekiyor. Burası Güney Amerika’da Büyük Okyanus’a kıyısı olan tek başkent. Lima Tarihi Şehir Merkezi, UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde yer alıyor.
Peru’nun başkenti ve siyaset, endüstri ve bilim merkezi olan Lima; “Kralların Şehri” olarak tanımlanıyor. Gece hayatı, yerel ve uluslararası gastronomi ağı, müzeleri, geleneksel ve çağdaş festivalleri, sanat galerileriyle; burası tam bir turistik merkez olarak misafirlerini selamlıyor. Lima aynı zamanda tarihî açıdan o kadar zengin bir şehir ki 200’den fazla arkeolojik alana ev sahipliği yapıyor. Ancak bu alanların hepsinin günümüze çok iyi korunarak ulaşmadığını da söylemeliyim. Ayrıca Lima, gurme turizmine ilgisi olup Peru mutfağı lezzetlerini tatmak isteyenleri kendisine çekiyor. Lima Tarihi Şehir Merkezi, UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde bulunuyor.

Lima
Lima’nın 182 kilometre kuzeyinde bulunan Caral-Supe; Geç Arkaik dönemde bölgede yaşayan Norte Chico uygarlığına ev sahipliği yapmış. Caral’da birçok anıt ve piramit görülüyor. Kutsal Caral-Supe Şehri, UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde yer alıyor.

Caral-Supe
Pasifik limanı Callao’yu ve başkent Lima’yı, Huancayo ve Cerro de Pasco’ya bağlayan Peru Merkez Demiryolu (Ferrocarril Central Andino – FCCA); UNESCO Dünya Kültür Mirası Geçici listesinde yer alıyor. Guano Adaları, Adacıklar ve Capes Ulusal Rezerv Sistemi (RNSIIPG); UNESCO Dünya Doğa Mirası Geçici listesinde yer alıyor. Peru’nun Kıyı Lomas Sistemi, UNESCO Dünya Doğa Mirası Geçici listesinde yer alıyor.
Nazca Lines (Nazca Çizgileri)
Nazca Çölü’nün (Sechura Çölü) ortasında yer alan, dev hayvan figürleri, bitki figürleri ve çizgilerden oluşan Nazca Çizgileri; insanlık tarihinin en büyük gizemleri arasında yer alıyor. Bu çizimleri kimin yaptığı bilinmiyor. Ancak bölgede yaşayan Nazca medeniyetinin çizmiş olabileceği düşünülüyor. Bu çizimlerin devasa bir takvime mi, astronomik işaretlere mi, yoksa kutsal anlamlar taşıyan şekillere mi ait olduğu henüz bilinmiyor.
Sayıları 1.500’den fazla olan yer çizimlerin çoğu spiral, yamuk, ok, zikzak gibi anlamı bilinmeyen geometrik figürlerden oluşuyor. Bunun yanında kuş, balık, jaguar, maymun gibi hayvan motifleri; ağaç, çiçek gibi bitki motifleri; insan figürleri ve hayal ürünü olduğu düşünülen bir takım yaratık çizimleri de var. En büyük boyuttaki yer çiziminin çapı 300 metreden fazla ve birkaç kilometre uzunluğunda yer alıyor. Nazca ve Pampas de Jumana’nın Çizgileri ve Jeoglifleri, UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde bulunuyor.

Nazca Lines
Pek çoğumuz devasa büyüklükteki bu çizgileri ilk olarak Eric von Daniken’ın Tanrıların Arabaları kitabından duyduk. Zaten bu kitap yayınlandıktan sonra Nazca Çizgileri turist akınına uğradı. Çizgiler yaklaşık 3.885 km2’lik bir araziyi kaplıyor. Özel uçak turlarıyla seyredebiliyorsunuz.
Arequipa
Peru’nun güneyinde, 2.300 metre rakımda kurulu olan Arequipa, yanardağların gölgesindeki tarihi dokusu ve bembeyaz taş binalarıyla ilk bakışta diğer şehirlerden ayrılan bir yer. Yakındaki El Misti Yanardağı’nın ürünü olan ve sillar taşı olarak bilinen volkanik beyaz taşlardan yapılan tarihi yapıları daha ilk bakışta göz kamaştırıyor. Şehrin mimarisini, geleneksel yerli stilleri ve Avrupalı sömürgeci yerleşimcilerin yeni tekniklerinin birleşimi belirlemiş. Hatta beyaz taşlardan yapılan tarihi yapılar, ona “La Ciudad Blanca” yani “Beyaz Şehir” unvanını kazandırdı. Ancak bu şehir, sadece mimarisiyle değil; tarihle iç içe geçen sokakları, canlı meydanları ve Misti, Chachani, Pichu Pichu adlı üç yanardağla çevrili manzarasıyla da büyülüyor. Arequipa Şehrinin Tarihi Merkezi, UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde yer alıyor. Ayrıca Arequipa, gastronomi temasında UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı Programı’na dâhil.

Arequipa – Arcos de Yanahuara – Solda Misti, sağda Pichu Pichu volkanları görülüyor
Toro Muerto Arkeolojik Kompleksi, UNESCO Dünya Kültür Mirası Geçici listesinde yer alıyor. Sub Cuenca del Cotahuasi Peyzaj Koruma Alanı, UNESCO Dünya Doğa Mirası Geçici listesinde yer alıyor.
Lake Titicaca (Titicaca Gölü)
Titicaca Gölü, Güney Amerika’nın en büyük tatlı su gölü. İsmi Quechua dilinde Titi-puma, caca-gri anlamına geliyor. Gölün haritasına tersten bakıldığında da sağda büyük bir puma, solda küçük bir tavşan figürü görüldüğüne inanıyorlar. Göl; yaklaşık 8.300 km2 büyüklüğünde, 194 km uzunluğunda ve 65 km genişliğinde. En derin yeri 300 metre. Deniz seviyesinden 3.812 metre yüksekliğiyle de dünya üzerinde taşımacılık yapılan en yüksek göl olma özelliği taşıyor. Peru ve Bolivya arasında yer alıyor. Gölün etrafında çok sayıda yerleşim var. Peru sınırları içinde kalan Puno kentiyse bu yerleşim merkezlerinden en büyüğü. Puno, UNESCO Dünya Karma Miras Geçici listesinde yer alıyor. Ayrıca Puno’daki Collao’nun Barok Tapınakları, UNESCO Dünya Kültür Mirası Geçici listesinde yer alıyor.

Puno – Cerrito Huajsapata
Titicaca denince akla ilk gelenlerden biri, gölün yüzeyinde yüzen Uros Adaları’dır. Çünkü burası sazdan kurulu bir dünya! Gölde yaklaşık 130 kadar yüzen ada var. Her birinde yaklaşık 5-6 aile yaşıyor. Bu adalar tamamen totora sazlarından yapılmış. Yüzyıllardır göl üzerinde yaşayan Uros halkı; evlerini, teknelerini ve hatta zeminlerini bu sazlarla inşa ediyor. Adım attığınızda hafifçe sallanan zemin, göl halkının doğayla nasıl iç içe ve uyumlu yaşadığını gösteriyor.

Titicaca Gölü – Uros’un yüzen adaları
Göldeki Taquile Adası’nda geleneksel olarak kadınlar dokuma yapıyor, erkekler örgü örüyor. Bu gelenek onlar için o kadar önemli ki erkeklerin evlenmeye hak kazanabilmesi için örgüde başarılı olduğunu ispat etmesi gerekiyor. Hatta erkeklerin evlilik öncesi verdikleri sözler, kadınlar tarafından kemere işlenip kayıt altına alınıyor. Bu da evlilik sözleşmesi yerine geçiyor. Taquile ve tekstil sanatı, UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras listesinde yer alıyor.

Taquile Adası – Evlilik sözleşmesi
Titicaca Gölü’nün çok önemli bir özelliği daha var. Burası İnka mitolojisinin doğduğu yer! Efsaneye göre İnka uygarlığının kurucuları Manco Cápac ve Mama Ocllo, Tanrı Viracocha tarafından Titicaca Gölü’nden çıkarılmış ve medeniyeti başlatmak üzere yeryüzüne gönderilmiş. Bu yönüyle göl, İnka mitolojisinde kutsal kabul ediliyor. Hâlâ göl çevresindeki köylerde, bu inanca saygıyla yaşatılan ritüellere rastlamak mümkün.
Iquitos – Amazon
Iquitos; Peru’nun kuzeydoğu kesiminde, Amazon Nehri kıyısında, Loreto yönetim bölgesinin merkezi. Amazonlar’ın vahşi cazibesini yaşamak istiyorsanız, burayı mutlaka rotanıza dâhil edin. Sonuç olarak Amazon Yağmur Ormanı, Güney Amerika kıtasının yaklaşık üçte birini kaplıyor ve 5,3 milyon km² yüzölçümüyle dünyanın en büyük tropikal yağmur ormanı. Utcubamba Vadisi’ndeki Chachapoyas bölgeleri, UNESCO Dünya Kültür Mirası Geçici listesinde yer alıyor.

Iquitos – Amazon
Peru keşfedilmeyi bekleyen bir cevher. Başka bir deyişle; defalarca gitsem de doyamayacağım, gittikçe gidesim gelecek, hatta uzun süre kalmak isteyeceğim bir ülke.
Keşfetmeniz dileğiyle…
Bir Peru filmi izledikten sonra bilgi almak için araştırma yaptım ve yazınıza rastladım. Sayfanız harika. Teşekkürler.
Beğenmenize çok sevindim. Umarım faydalı bilgiler öğrenmişsinizdir. Çok sevgiler.