Frigya’ya başkentlik yapan Gordion Antik Kenti, Ankara’nın Polatlı ilçesinde bulunuyor. Gordion, Anadolu’yu kat eden ana yolların kavşağında bulunması, ırmak ve diğer kaynaklar sayesinde suyun bolluğu, çevresinin kuru tarım ve hayvancılığa uygun açık araziyle çevrili olması sayesinde tarih boyunca ilgi çekici ve egemen toplumların iştahını kabartan bir yerleşim olmuş. Gordion’da bulunan tümülüsler, tarihi eserler ve antik kent kalıntıları; UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde yer alıyor.

Gordion Antik Kenti M.Ö 3ooo yıllarında iskân görmüş. M.Ö 1700 yıllarında Hitit egemenliğine girmiş. Hititliler 500 yıl süren egemenliğin ardından M.Ö 1200 yıllarında parçalanmış. Bu sırada Anadolu’da Frig denilen bir kavim göçü başlamış. Frigler, Gordion’a yerleşmiş. Gordion’un sınır bölgesi ve stratejik önemi olması nedeniyle hem Hititler hem de Frigler tarafından özellikle seçildiği düşünülüyor.

Gordion M.Ö 9. yüzyılda iyice gelişerek içinde büyük yapıların yer aldığı muazzam surlarla çevrili bir Frig kale-şehir hâlini almış. Kale M.Ö 800 yıllarında büyük bir yangında tahrip olunca Kral Gordios ve oğlu Midas, büyük bir iş gücü ve beceriyle kaleyi yenilemiş. Bu yeni kale 300 yıldan fazla bir süre hizmet vermiş. Günümüzde de Gordion Antik Kenti’ndeki Frig maddi kültürünün en iyi temsil edildiği yer olarak dikkat çekiyor. Yazılı Frig belgelerinin çoğu da yeni kalenin yapıldığı döneme ait.

Orta Frig Citadeli

Frigler ilk kralları Gordios’un ardından kral olan oğlu Midas döneminde çok güçlü bir devlet konumuna gelmiş. Mitolojide Kral Midas’ın dokunduğu her şeyi altına dönüştürdüğüne inanılıyor ve eşek kulaklı olarak anılıyor.

Bir çok müzik aleti Frigler tarafından geliştirilmiş. Anadolu kilimlerindeki binlerce yıllık motifler Frig motiflerinden geliyor. Maden ve ağaç işlemeciliğinde çok gelişmiş olan Frigler’in özellikle çengelli iğne yapımında kullandıkları teknolojinin o döneme göre çok ileri olduğu görülüyor.

Üretim Alanı Teras Binaları

M.Ö 695 yılında kendileri gibi göçmen Kimmer boyları tarafından yakılıp yıkıldıklarında Kral Midas’ın öküz kanı içerek intihar ettiği sanılıyor. Beylikler hâlinde 300 yıl kadar egemenliklerini devam ettiren Frigler, Büyük İskender’in Anadolu’yu istilası ile tarihten silinmiş.

Gordion Antik Kenti nerede? Gordion Antik Kenti’ne nasıl gidilir?

Sakarya Nehri ile Porsuk Çayı’nın birleştiği noktanın yukarısında kurulan Gordion Antik Kenti, Ankara’ya 94 kilometre uzaklıkta, Polatlı ilçesinin 29 kilometre kuzeybatısında yer alan Yassıhüyük’te bulunuyor.

Frigya; Ankara, Afyonkarahisar, Eskişehir illerinin tamamı, Kütahya’nın büyük bölümü ve Konya, Isparta, Burdur’un kuzeyindeki coğrafyaya deniyor. Frigya ya da Frig Vadisi olarak anılan bölgenin tamamını gezmek isterseniz, bölgeyi Kuzey Frigya (Eskişehir civarı) ve Güney Frigya (Afyonkarahisar civarı) olarak ayırıp detaylı görebilirsiniz.

Frig Yolu başlangıcı

Gordion Antik Kenti’nde gezilecek yerler listesi

Antik kentteki buluntular sayesinde burada M.Ö 2300 yılından M.S 1400 yılına kadar yaklaşık 4.000 yıl yaşam sürdürüldüğünü öğreniyoruz. Şehrin ana giriş kapısı ve güney kapısı olmak üzere 2 büyük kapısı var. Evlerin sadece temelleri günümüze kadar ulaşmış. En önemli buluntular ise soylular ve Frig krallarının gömüldüğü tümülüs isimli tepecikler. Antik kentte yığma tepe şeklindeki bu anıt mezarlardan 128 adet bulunuyor. Orta Anadolu’da başka hiçbir yerde bu kadar fazla sayıda tümülüs yok.

Gordion Müzesi’nde mezar

Gordion Antik Kenti’ne gelindiğinde Gordion Müzesi, ören yeri ve tümülüsler gezilebiliyor.

Gordion Antik Kenti

Gordion Müzesi

Gordion Müzesi

Gordion Müzesi’nde Gordion Antik Kenti’nin yer aldığı höyükte ve çevresinde bulunan tümülüslerdeki çalışmalardan elde edilen eserler sergileniyor. Özellikle Büyük Tümülüs’ten (Midas Tümülüsü) çıkan fibulalar, kaseler, yazıtlar ve süsleme tuğlaları dikkat çekiyor. Müzede ayrıca Eski Tunç Çağı, Orta Tunç Çağı, Geç Tunç Çağı, Erken Frig Çağı, Erken Demir Çağı, Geç Frig Çağı, Lidya, Helenistik ve Roma dönemine ait eserler yer alıyor.

Gordion Antik Kenti

Gordion Müzesi

Gordion Antik Kenti

Gordion Müzesi

Çakıl Taşı Mozaik Konservasyonu

Gordion Antik Kenti kazılarında M.Ö 9. yüzyıla tarihlenen ve Megaron 2 adı verilen yapının tabanında dünyanın en eski renkli çakıl taşı mozaiği bulundu.

Gordion Antik Kenti

Çakıl Taşı Mozaik Konservasyonu

Kayabaşı Mozaiği

Kayabaşı Köyü’nde bir ev inşaatı sırasında bulunan mozaik, Gordion Müzesi’ne taşınarak sergilenmeye başlandı.

Gordion Antik Kenti

Kayabaşı Mozaiği

Galat Mezarı

Kıranharmanı Köyü’nde bulunan Galat mezarı, Gordion Müzesi’ne taşınarak sergilenmeye başladı.

Gordion Antik Kenti

Galat Mezarı

Tümülüsler

Frig soyluları ölülerini kayaya oyulan mezarlara veya tümülüs denen yığma mezar tepelerinin altındaki odalara gömmüş. Tümülüslere Gordion Antik Kenti, Ankara ve Kerkenezdağ bölgelerinde yoğun olarak rastlanıyor.

Gordion Antik Kenti

Büyük Tümülüs (Midas Tümülüsü)

Tümülüslerin en büyüğü ise 300 m çapında ve 53 m yüksekliğindeki Büyük Tümülüs. Midas ya da babası Gordios için yapıldığı düşünülüyor. Büyük Tümülüs, Lidyalılar tarafından Sardes Antik Kenti civarında yapılan Alyattes Tümülüsü’nden sonra Anadolu’daki en büyük ikinci tümülüs olma özelliğini taşıyor.

Gordion Antik Kenti

Büyük Tümülüs (Midas Tümülüsü) girişi

Büyük Tümülüs’ün mezar odası, dünya üzerinde günümüze ulaşabilmiş en eski ahşap yapı örneği olarak biliniyor. Mezar odası olarak inşa edilen bu yapıda çam, sedir ve ardıç olmak üzere 3 farklı ağaç kullanılmış. Sedir ağacı bölgede yok, bir tür diplomatik alışveriş olarak inşaatlarda kullanılmak üzere bölgeye getirildiği sanılıyor. Kazı çalışmalarında mezar odasından fibulalar, kaplar, kazanlar, testi ve ahşap masalar gibi eserler çıkarılmış.

Gordion Antik Kenti

Büyük Tümülüs (Midas Tümülüsü) mezar odası

Ana Giriş Kapısı

Gordion Antik Kenti’nin güneydoğusunda bulunan ana kale kapısından girildiğinde üstü açık, büyük avlunun çevresinde dizili dikdörtgen binalar, saray alanını oluşturuyor.

Erken Frig Kapısı

Saray Bölgesi

Saray alanındaki yapıların birinde bulunan çakıl taşı mozaik taban döşemesi Antik Çağ’da bilinen bu tip zemin döşemesinin en eski örneğini teşkil ediyor ve bu bezemeci döşeme tarzının ilk kez Frigler tarafından icat edildiğini gösteriyor. M.Ö 9. yüzyılda yapıldığı tahmin edilen dünyanın en eski çakıltaşı mozaikleri Gordion Müzesi’nde sergileniyor. Çakıltaşı mozaiklerin üzerine işlenen resimlerden, insanların ürettikleri tekstil ürünlerinin motiflerinden etkilenildiği anlaşılıyor.

Frig Sur Duvarları

Güney Kapısı

Şehrin ikinci büyük kapısı olan Güney Kapısı, M.Ö 9. yüzyıla tarihleniyor.

Her ne kadar günümüzde sadece % 10’luk bir kısmını gün yüzüne çıkarılmış olsa da, UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde yer alan Gordion Antik Kenti ülkemizin önemli tarihi değerlerinden biri. Keşfetmeniz dileğiyle…