Su altının gizemini ve ve dalışın dayanılmaz cazibesini yaşamak için Bodrum liveaboard (tekne konaklamalı scuba diving – tüplü dalış gezisi) güzel bir alternatif. Ben de şimdi size Happy Bubbles Dive Center ile tekne konaklamalı bir hafta sonunun ve Bodrum liveaboard maceramın bir özetini yapacağım.
Bodrum’da yaşayan bir dalgıç olarak mayıs ayının ısınmak bilmeyen bu günlerinde Happy Bubbles Dalış Merkezi ile one night stand yaşamaya hazırım. One night stand nedir diye soranlara bu deyimin “dalgıçca”sını açıklayım:
Tekneye adımınızı atıp ilk gün 2 gündüz, 1 gece dalışı yapıp teknede yıldızların altında konaklıyor, ertesi gün de 2 dalışınızı yaptıktan sonra mutlu, huzurlu bir modda evinize dönüyorsunuz. Buna da dalış camiasında “one night stand” deniyor.
İşte benim “one night stand”im de havalar benim hayal ettiğim şekilde ısınmamış olsa da aynen böyle başladı.
Happy Bubbles Dive Center ile Bodrum liveaboard deneyimi
İçindekiler
Happy Bubbles Dalış Merkezi’nin sahibi sevgili Yener Çeltikci beni bu geziye davet ettiğinde klasik sözlerimi söyledim: Benim bu soğukta dalışta ne işim vardı? Hem teknede konaklayamazdım. Uyku tulumu beni yeterince ısıtmazdı. Gece güvertede donardım ve soğuktan ölürdüm. Benim zaten evde oturup tığımı örmem gerekirdi. Dalış benim neyimeydi? Peki bu kadar sözün üstüne ne yaptığımı merak ediyor musunuz? Koşa koşa dalışa gittim!
Dediğim gibi havalar bu sene mayıs sonu olmasına rağmen hâlâ ısınmadı. Sabah yağmurla evden çıktım, tekneye gidene kadar da yağmur bana eşlik etti. Tekneye adım attığımda bir yandan titriyor, bir yandan da güvertede geçireceğim geceyi düşünerek endişeleniyordum.
Teknede yaptığımız kahvaltı endişelerimden biraz da olsa sıyrılmamı sağladı. Tekne ortamı, arkadaş sohbeti ve denizin üzerinde yudumladığım kahvem bana herşeyi unutturmuştu. Ben artık bu içime işleyen dalış tutkumla baş başaydım.

Happy Bubbles ile dalış
Kahvaltıdan sonra sıra dalış malzemelerini kuşanıp suya atlamaya geldi. Biraz ara vermiş olmanın etkisiyle her zamanki gibi zorlandım ama kim tutardı ki beni artık?
Bodrum dalış noktaları hakkında bilgiler
Bodrum’da tüplü dalış yapıyorsanız, iddia ediyorum ki Türkiye’nin en güzel dalış noktalarını keşfetmeye hazırlıklı olmalısınız. Hele ki one night stand yapmak üzere tekneyle açıldıysanız bakir koylarda daha keyifli dalışlar yapacağınızı da bilin.
Dalışlarda soğuk suya atlayış ilk başta zorlasa da dalış oldukça keyifliydi. Vücudum 21 °C’nin üzerine geçememiş suya adapte olduktan sonra kendimi havada asılı bıraktım, ruhumu maviliklere teslim ettim.
En popüler Bodrum dalış noktaları bunlar:
- Büyük Resif ve Küçük Resif. Bodrum’un en popüler dalış noktası olmasının yanı sıra Türkiye’nin en güzel dalış noktaları arasında sayılan noktada orfoz, akya, lahos, barakuda, sinarit ve mürenler görülüyor.
- TCG 115 Sahil Güvenlik Botu. Bodrum Sualtı Derneği’ne (BOSAD) T.C. Sahil Güvenlik Komutanlığı tarafından hibe edilen gemi yapay resif oluşturmak ve dalış turizmine katkıda bulunmak üzere 16 Mayıs 2007 tarihinde batırıldı. 20-30 metre derinlikte yatay olarak dip tabanına yerleştirilen gemi su altı canlılarına habitat oluşturuyor.
- TCG Y111 Pınar-1. BOSAD’a hibe edilen donanma tankeri 20 Mayıs 2007 tarihinde Karaada Poyraz Limanı mevkisinde batırıldı.
- Karaada. Karaada her seviyede dalgıca uygun olan Paçoz, Kaçakçı, Poyraz, Meteor, Alarga Koyu gibi dalış noktalarını barındırıyor. En çok da Paçoz Koyu’nda 2007 yılında BOSAD (Bodrum Sualtı Derneği) tarafından yapay bir resif oluşturmak amacıyla batırılan C 47 Dakota uçağı dalgıçların ilgisini çekiyor.
- Orak Adası. Ada topografik yapısıyla en ilginç dalış noktaları arasında sayılıyor.
- Gavur Ali ve Deli İbrahim Sığlıkları. Ters çevrilmiş dev kovaları andıran resiflere süngercilik yapan Gavur Ali ve Deli İbrahim’in isimleri verilmiş.
- Kargı Adası. Akyarlar’ın güneyinde yer alan ıssız adada su altında bulunan dev kayalar balıklar için korunaklı bir habitat oluşturuyor.
- Osmanlı Çapası. Bitez Koyu’nun Akvaryum Koyu’na uzanan batı kısmında, 22 metre derinliğinde 19. yüzyıla ait dev bir çapa bulunuyor.
- Köçek Adası. Çok küçük olan kayalık adada antik amfora parçaları görülebiliyor.
Bodrum’da su altı faunası
Dedim ya, Bodrum dalışları Türkiye’nin en güzel dalışlarıdır diye. Akya, orfoz, asker balığı derken insan kendisini büyülü dünyanın içinde, bir masal âleminde buluveriyor. İşin kötüsü ise hiç bu âlemden çıkmak istemiyorsunuz.
İlk dalışımızı bitirdiğimizde yüzünü nihayet göstermeye karar veren güneş bizi karşıladı. Isınmak ve ardından kaptanın yaptığı lezzetli yemekleri yemek de böylelikle bizi iyice kendimize getirdi.
Ardından keyifli bir dalış daha yapmak ilk günün gündüz dalışlarını noktalamamızı sağladı.
İkinci dalışı yaptığım sırada kulağımda bir sorun oldu. Sıklıkla yaşadığım bir sıkıntıyı yaşadım ve dalış sırasında kulağımı eşitleyemedim. Kulak problemi yaşarken de bedenimi zorlamak istemediğimden gece dalışını maalesef yapamadım. Dalan arkadaşlarımın müren, ahtapot ve çok sayıda balık gördüğünü söylemesi içimin burkulmasına sebep olsa da sabaha kadar kulağımın açılmasını ve diğer dalışları yapabilmeyi ümit ettim.
Happy Bubbles – Teknede Akşam
Hava kararır kararmaz günün en heyecanlı saatlerini yaşamaya başladık: Mangal bizi bekliyordu! Güneş batmış, denizin üzerinde yaptığımız keyfimize mangalda pişen etleri afiyetle yemek eklenmişti. Bu manzarada zaten ne olsa yenirdi ama bu nefis gece bu yemeklerle taçlandırılmıştı işte.
Denizin üzerinde olmak insanın enerji dolu olmasını sağlıyor. Gün batımı izlemeyi oldum olası sevmişimdir ama denizin üzerinde izlenen gün batımını hiçbir şeye değişmem!
Sıra gece uyumaya gelince kendimi kaptan köşküne atıverdim. Benden daha cesur olan arkadaşlarım güvertede yıldızların altında uyurken ben kapalı mekânda uyku tulumumun içinde gözlerimi kapattım.
Teknede gün doğumu nasıl olur biliyor musunuz? Peki bunun bende uyandırdığı derin hisleri açıklamak acaba hiç mümkün mü?
Yeni doğan güne merhaba derken çok mutluydum. Çünkü bir gün önce içtiğim ilacın etkisiyle kulağım da açılmıştı. Böylelikle sabahın erken saatlerinde grup arkadaşlarımla birlikte bir dalış yaptım. Dalıştan çıktığımızda hazır bekleyen kahvaltı eminim hepimize bütün açık büfe kahvaltılardan daha lezzetli gelmiştir.
Mustafa Koç ve Badem Heykeli
One night stand’in son dalışı ise oldukça anlamlı bir yere oldu: Mustafa Koç ve Badem Heykeli’ne.
Badem, Koç ailesi tarafından insanlardan korumaya alınan bir fok. Mustafa Koç’un bu foku çok sevdiği biliniyor. Ölümünden sonra Cem Boyner’in desteğiyle onun anısına Mustafa Koç ve Badem Heykeli yaptırıldı. Bu heykel 2016 yılında Karaada’nın güneydoğu ucundaki Yassıkaya’ya taşındı. Biz dalgıçlar da şimdi buraya dalıp bu bitmeyecek dostluğa şahit olabiliyoruz. Ancak şunu da söylemeliyim: Burayı Bodrum dalış noktaları arasında saymak çok doğru olmaz. Çünkü hem uzak bir nokta hem akıntılı. Burayı daha çok Koç ailesinin Mustafa Koç’un hatırasını yaşattıkları bir yer olarak düşünmekte fayda var. Yani dalış okulları sizi buraya götürmezse hiç kızmayın.
Dalışta Badem’i gördüğümde dayanamayıp ona sarılıp öpüverdim. Heykel hâli bile çok güzel olan bu hayvan artık Mustafa Koç ile birlikte sularımızda ölümsüz.
Öğlen yemeğimizi yedikten sonra ayrılık vakti gelmişti.
Artık gerçek hayata dönme vaktiydi. Ancak kendimi buna hiç de hazır hissetmiyordum. Su altı beni benden almış, hele ki Bodrum liveaboard deneyimi yaşamak ve teknede konaklamak beni ait olduğum âlemlerde geri dönemeyeceğim şekilde bırakmıştı…
Siz de fikrinizi belirtin