Afrika’nın Marsilya’sı denilen Fas’ın Kazablanka (Casablanca) kenti, batının modernliği ile Arap gelenekselliğinin birleştiği bir yer. Kazablanka, geleneksel Mağrip mimarisi ile Fransız kolonyal mimarisini harmanlayan yapıları, dış ticareti elinde tutan limanı ile ülkenin modern yüzü konumunda. Burası unutulmaz filmlere, özellikle de Humphrey Bogart ve Ingrid Bergman’ın efsane filmi Casablanca’ya sahne olmuş bir şehir.
Yerli halk Berberiler’in M.Ö 2000 yıllarında yerleştiği kent Fenikeliler’in, ardından Romalılar’ın ve sonra Araplar’ın hâkimiyetine girmiş. Fas 1912-1956 yılları arasında Fransız sömürgesine girince Fransız etkisi burada da kendisini göstermiş.
Fas turu sırasında El Jadida’dan ayrılıp akşamın karanlığında krallığın ekonomi başkenti Kazablanka’ya vardık. Daha ilk girişte bile büyük şehir havasını hissettiren kentte Hotel Business’da konakladık.
Kazablanka gezilecek yerler
Gelmeden önce kentin diğer Fas şehirlerine kıyasla çok da görmeye değer olmadığını duymuştum. Ancak ben bunu doğru bulmadım. Burası çok fazla güzelliği barındıran bir kent. Özellikle de geceleri çehresi iyice güzelleşiyor ve oldukça romantik bir hâle bürünüyor.
Kraliyet Sarayı (Royal Palace)
ABD’yi ilk tanıyan lider olan Mohammed III, Royal Palace (Kraliyet Sarayı)’ı Beyaz Saray’dan esinlenerek yaptırmış. Quartier Habous sınırları içerisindeki sarayın etrafı portakal bahçeleri ve havuzlarla çevrili. Saray İslam mimarisinin en başarılı örneklerinden birisi olarak gösteriliyor. Kraliyet ailesinin konut olarak kullandığı yapıya sadece yıl içerisinde düzenlenen önemli etkinliklere ve verilen resepsiyonlara davet edilen kişiler giriş yapabiliyor.

Casablanca Royal Palace

Casablanca Royal Palace

Casablanca Royal Palace
Mohammed V Meydanı
Mohammed V Meydanı’nın etrafı 20. yüzyılda inşa edilen çok sayıda İspanyol-Mağrip ve Art-Deco tarzı bina ile çevrili. Nazım planı Henri Prost tarafından yapılan alandaki en dikkat çekici yapı 1930’da bizzat Sultan V. Muhammed tarafından açılan Wilaya (Prefecture).

Mohammed V Meydanı
Kazablanka Katedrali
Kazablanka Katedrali kentin Katolik Fransız rejiminin yönetimi altında olduğu 1930 yılında Paul Tournon tarafından Neo-Gotik tarzda inşa edilmiş. Fas’ın bağımsızlığına kavuştuğu 1956 yılına kadar kullanılan katedral günümüzde fuar ve sergilere ev sahipliği yapıyor.
Kazablanka – Corniche (Kordon Boyu)
Okyanusa paralel uzanan Corniche, plajların yanı sıra kafeler ve restoranlarla dolu. Burada her kafenin keyfi ayrı. Kordon sefası ise tarif edilemeyecek kadar iç açıcı.

Corniche

Corniche

Kazablanka – Corniche
Büyücü Adası
Büyücü Adası’nda adından da anlaşılacağı gibi büyücüler var. Büyü yaptırmak isteyenler koşa koşa buraya geliyor.

Büyücü Adası

Büyücü Adası
Hassan II Camii
Kral Hassan II’nin gördüğü bir rüya üzerine yapımına başlanan muhteşem Hassan II Camii’nin dörtte üçü Atlas Okyanusu üzerinde inşa edilmiş. 100.000’den fazla insanın aynı anda namaz kılmasına olanak tanıyan cami 1980-1993 yılları arasında Fransız Mimar Michel Pinseau tarafından tasarlanmış. Caminin minaresi 210 metre yükseklikte. Kubbesi açılabilen camide teravih namazı yıldızların altında kılınıyor.
Hassan II Camii
Şimdi sizi Casablanca filminin unutulmaz sahnesi “Play it Sam (Çal, Sam)”i hayal ederek “as time goes by” şarkısını dinlemeye davet ediyorum. Kim bilir, belki sizin de bir gün yolunuz bu sahnelere düşebilir, belli mi olur… Hem belki siz de Kazablanka filminin kahramanı Rick gibi karar vermek zorunda kalabilirsiniz: Ya bu gizemli şehirde biraz daha kalır ya da günü geldiğinde herşeyin, her türde serüvenin mümkün olabileceği bu beyaz diyardan gözü yaşlı gidebilirsiniz…
Yorum Bırakın