Afrika’nın Marsilya’sı denilen Fas’ın Kazablanka (Casablanca) kenti, batının modernliği ile Arap gelenekselliğinin birleştiği bir yer. Kazablanka, geleneksel Mağrip mimarisi ile Fransız kolonyal mimarisini harmanlayan yapıları, dış ticareti elinde tutan limanı ile ülkenin modern yüzü konumunda. Burası unutulmaz filmlere, özellikle de Humphrey Bogart ve Ingrid Bergman’ın 1942 yılı yapımı efsane filmi Casablanca’ya ilham olmuş bir şehir. Gerçi film burada değil Burbank, Kaliforniya’daki Warner Brothers Stüdyoları’nda çekildi ama yine de çoğu kişi Kazablanka’ya Rick’s Cafe’yi görmek umuduyla geliyor.
Yerli halk Berberiler’in M.Ö 2000 yıllarında yerleştiği kent; Fenikeliler’in, ardından Romalılar’ın ve sonra Araplar’ın hâkimiyetine girmiş. Fas 1912-1956 yılları arasında Fransız sömürgesine girince Fransız etkisi burada da kendini göstermiş.
Fas turu sırasında geldiğimiz Kazablanka’da Hotel Business’ta konakladık.
Kazablanka gezilecek yerler
Gelmeden önce kentin diğer Fas şehirlerine kıyasla çok da görmeye değer olmadığını duymuştum ancak ben bunu doğru bulmadım. Burası benim gözümde çok fazla güzelliği barındıran bir kent. Özellikle de geceleri çehresi iyice güzelleşiyor ve oldukça romantik bir hâle bürünüyor.
Bu arada hemen şehirle ilgili bir uyarı yapayım. Şehrin eski bölgesi olan Medina güvenli bir yer değil. Oradan uzak durmanızı öneririm.
Kraliyet Sarayı (Royal Palace)
ABD’yi ilk tanıyan lider olan Mohammed III, Kraliyet Sarayı’nı (Royal Palace) Beyaz Saray’dan esinlenerek yaptırmış. Quartier Habous sınırları içerisindeki sarayın etrafı portakal bahçeleri ve havuzlarla çevrili. Saray, İslam mimarisinin en başarılı örneklerinden biri olarak gösteriliyor. Kraliyet ailesinin konut olarak kullandığı yapıya sadece yıl içerisinde düzenlenen önemli etkinliklere ve verilen resepsiyonlara davet edilen kişiler giriş yapabiliyor.
Muhammed V Meydanı
Muhammed V Meydanı’nın etrafı çok sayıda İspanyol-Mağrip ve Art-Deco tarzı bina ile çevrili. Meydanın nazım planı Henri Prost tarafından yapılmış.
Kazablanka Katedrali
Kazablanka Katedrali, kentin Katolik Fransız rejiminin yönetimi altında olduğu 1930 yılında Paul Tournon tarafından Neo-Gotik tarzda inşa edilmiş. Fas’ın bağımsızlığına kavuştuğu 1956 yılına kadar kullanılan katedral, günümüzde fuar ve sergilere ev sahipliği yapıyor.
Kazablanka – Corniche (Kordon Boyu)
Okyanusa paralel uzanan Corniche, plajların yanı sıra kafeler ve restoranlarla dolu bir alan. Plajlarda okyanusa girilmiyor ama okyanus suyuyla doldurulan havuzlara girmek mümkün. Burada keyif veren kafelerde oturup okyanusu izlemek insanın içine huzur dolduruyor.
Büyücü Adası
Büyücü Adası’nda adından da anlaşılacağı gibi büyücüler var. Büyü yaptırmak isteyenler koşa koşa buraya geliyor.
Ancak hemen bir uyarı yapayım: Burası çok güvenli bir yer değil! Bir büyücü tam büyü yaparken izinsiz fotoğraf çeken bir turiste bıçakla saldırınca kötü bir üne de sahip oldu.
Hassan II Camii
Hassan II Camii’nin yapımına Kral Hassan II’nin gördüğü bir rüya üzerine başlandı. Fransız Mimar Michel Pinseau tarafından tasarlanan cami, 1980-1993 yılları arasında yapıldı. Caminin 20.000 m² alanının ¾ kısmı için Atlas Okyanusu dolduruldu. Caminin minaresi 210 metre yükseklikte.
Caminin iç mekânında 25.000, avluda 85.000 olmak üzere toplamda 110.000 kişinin aynı anda namaz kılabiliyor. Kubbesi açılabilen camide teravih namazı yıldızların altında kılınıyor.
İçi de dışı da çok etkileyici olan cami, dünyada gördüğüm camiler arasında beni en çok etkileyenlerden biridir.
Şimdi sizi Casablanca filminin unutulmaz sahnesi “Play it Sam (Çal, Sam)”i hayal ederek “as time goes by” şarkısını dinlemeye davet ediyorum. Kim bilir, belki sizin de bir gün yolunuz bu sahnelere düşebilir, belli mi olur… Hem belki siz de Kazablanka filminin kahramanı Rick gibi karar vermek zorunda kalabilirsiniz: Ya bu gizemli şehirde biraz daha kalır ya da günü geldiğinde herşeyin, her türde serüvenin mümkün olabileceği bu beyaz diyardan gözü yaşlı gidebilirsiniz…
Keşfetmeniz dileğiyle…
Gördüğüm en etkileyici ve huzur veren camilerden biri gerçekten
Benim de gördüğüm en güzel camilerden biri.