Cape Town, Güney Afrika Cumhuriyeti’nin en eski şehri ve yasama başkenti. Arkasında yükselen Table Mountain (Masa Dağı) ve önünde uzanan Hint Okyanusu ve Atlas Okyanusu sayesinde dünyanın en güzel manzaralı kentlerinden biri sayılıyor. Cape Town, tasarım dalında UNESCO yaratıcı şehirler ağına dâhil. Şehirde Nelson Mandela’nın 18 yıl hapis yattığı Robben Adası, UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde yer alıyor.
Cape Town, Güney Afrika Cumhuriyeti’nin tarihi boyunca önemli bir rol oynamış. Sömürgesi olduğu Hollanda ve İngiltere şehir merkezinde kendi kültürlerini yansıtan binalar inşa etmişler.
Cape Town nerede? Cape Town’a nasıl gidilir?
İçindekiler
- 1 Cape Town nerede? Cape Town’a nasıl gidilir?
- 2 Cape Town’a vize almak gerekiyor mu?
- 3 Cape Town’da gezilecek yerler listesi
- 3.1 Table Mountain (Masa Dağı)
- 3.2 Lion’s Head (Aslan Kafası)
- 3.3 Kirstenbosch Ulusal Botanik Bahçesi
- 3.4 Victoria and Alfred Waterfront (V&A)
- 3.5 Robben Adası
- 3.6 Greenmarket Square
- 3.7 Zeitz MOCAA
- 3.8 Cape Town Kalesi
- 3.9 Belediye Binası (City Hall)
- 3.10 Iziko Köle Köşkü (Iziko Slave Lodge)
- 3.11 Parlamento Binası
- 3.12 Iziko Güney Afrika Ulusal Galerisi (Iziko South African National Gallery)
- 3.13 Iziko Güney Afrika Müzesi (Iziko South African Museum)
- 3.14 Company’s Garden
- 3.15 Long Street
- 3.16 Bo-Kaap (Malay Quarter)
- 3.17 District 6
- 3.18 Woodstock
- 3.19 Bree Street ve Kloof Street
- 3.20 Winelands
- 3.21 Chapmans Peak Drive
- 3.22 Hout Bay
- 3.23 Cape Point
- 3.24 Cape of Good Hope (Ümit Burnu)
- 3.25 Simon’s Town & Boulders Beach
- 3.26 Balina gözlem turu
- 3.27 St James Plajı & Muizenberg Plajı
Afrika kıtasının ve Güney Afrika Cumhuriyeti’nin en güneyinde yer alan Cape Town, hem Hint Okyanusu’na hem de Atlas Okyanusu’na bakan bir şehir. Cape Town’a direkt uçuşlarla yaklaşık 10,5 saatte gidiliyor.
Cape Town’da bir gün içinde dört mevsimi yaşayabilirsiniz. Hava durumu burada gün içinde çok değişkenlik gösteriyor. Hiçbir zaman ağır kış yaşanmıyor ama gündüzler ve geceler serin geçiyor. O nedenle ne zaman giderseniz gidin, yanınızda mutlaka kalın birşeyler götürün. Afrika kıtasında Cape Town’da üşüdüğüm kadar hiçbir yerde üşümedim. Nem oranının en düşük olduğu aylar ise mart-nisan ve eylül-ekim ayları arasında. O nedenle eğer kültürel geziler yapmak istiyorsanız bu mevsimler en uygun zamanlar.
Cape Town’a vize almak gerekiyor mu?
Güney Afrika‘ya gidecek T.C. vatandaşlarından Bordo (Umuma Mahsus) ve Yeşil (Hususi) pasaport sahiplerinin 30 güne kadar olan ziyaretleri için sınır kapısında harçsız kapı vizesi almaları gerekiyor. Gri (Hizmet) ve Siyah (Diplomatik) pasaport sahipleri ise 30 güne kadar olan ziyaretlerinde vizeden muaf.
Cape Town’da gezilecek yerler listesi
Öncelikle dikkat! Her ne kadar Apartheid sistem artık geçerli olmasa da çoğunlukla siyahların hizmet ettiği, beyazların sefa sürdüğü bir ülkede ve bazı bölgeleri güvenli olmayan bir şehirdesiniz. O nedenle buraya eğer bireysel geldiyseniz, ulaşımı çoğunlukla uber kullanarak yapmanızı öneririm. Ayrıca Cape Town turu yapmanın en iyi alternatiflerinden biri de çift katlı hop on hop off otobüslere binmek. Bu otobüsler çok geniş bir alanda geziyor, değişik rotaları var, seçtiğiniz rotada dilediğiniz yerde inip sonra tekrar binebiliyorsunuz.
Eğer organize turlara katılmak isterseniz, Zilko Tours & Travel çok iyi bir yerel acente. İletişime geçebilirsiniz.
Liz Kariuki-Konzolo
zilkotravel.co.za/
+27 76 882 9800
info@zilkotravel.co.za
Şehirde otantik bir Afrika deneyimi yaşamak isterseniz, GOLD Restaurant geleneksel Mali kuklalarını ve eğlencesini izlerken 14 yemeklik bir lezzet yolculuğu yaşamanızı sağlıyor. Kesinlikle tavsiye ederim, acayip eğlenceli ve lezzetli!
Table Mountain (Masa Dağı)
Şehrin çoğu yerinden görünen dağ, üzeri dümdüz olduğu için Table Mountain (Masa Dağı) adıyla anılıyor. 1.086 m yükseklikteki dağ, 520 milyon yıl önce magmatik ve buzul hareketliliğiyle oluşmuş. Dağa teleferikle, yürüyerek veya araçla çıkılıyor.
Üzeri genelde bulutlarla kaplı olan Table Mountain’ın bulutlarına da masa örtüsü deniliyor. Eğer bulutsuz bir anına denk gelip de dağa çıkarsanız; aşağıda göreceğiniz Cape Town, Table Bay, Atlas Okyanusu manzarasına doyamayacaksınız. Hele hele gün batımından 1-2 saat önce gidip gün batımını burada izlerseniz, Table Mountain tüm hücrelerinize işleyecek kadar sizi etkileyecek.
Ancak dağın her zaman serin olduğunu unutmayın. Yanınızda kalın kıyafet götürmezseniz dağın tepelerinde donabilirsiniz. Ayrıca dağda dassie (cape hyrax, rock rabbit, coney) adı verilen kaya yaban faresi görünce şaşırmayın. Burada onlardan bolca var.
Masa Dağı’ndan Ümit Burnu’na kadar olan bölge, Masa Dağı Millî Parkı olarak korunuyor ve UNESCO Dünya Doğa Mirasları listesinde bulunuyor. Masa Dağı Millî Parkı içindeki belli noktalara gün doğumu ve gün batımı için gitmek Cape Townlular’ın günlük ritüelleri arasında bulunuyor.
Cape Town şehrinin ev sahipleri arasında chackma babunları da var. Şehrin güney banliyösünde ve Tokai Ormanı ile Masa Dağı Milli Parkı’na kadar olan bölgede yaşıyorlar.
Lion’s Head (Aslan Kafası)
Table Mountain Millî Parkı’nın bir parçası olan Lion’s Head, Masa Dağı’nın yanında görünen sivri uçlu diğer dağ. 669 metre yükseklikteki dağı dilerseniz uzaktan görebilir, dilerseniz Lion’s Head park alanındaki Signal Hill Road’u takip ederek 2 saatlik bir yürüyüşle çok güzel manzara noktalarından geçerek buraya varabilirsiniz.
Kirstenbosch Ulusal Botanik Bahçesi
Kirstenbosch Ulusal Botanik Bahçesi, Masa Dağı’nın doğu eteğinde yer alıyor. 1913 yılında Güney Afrika’nın endemik bitkilerini korumak amacıyla kurulmuş. UNESCO Dünya Mirası listesinde bulunuyor. Burası olağanüstü bir botanik bahçesi.
Victoria and Alfred Waterfront (V&A)
Victoria and Alfred Waterfront (V&A), lüks yatları ve ticari tekneleri barındıran bir liman. Aynı zamanda şehrin en turistik yeri. Kaliteli restoranlara ev sahipliği yapıyor. Burada kendinizi sanki Afrika harici bir yerdeymiş gibi hissediyorsunuz.
V&A’de farklı bir deneyim yaşamak isterseniz, helikopter turlarına katılmayı düşünebilirsiniz. Bir de sağlam bir mideniz varsa, tekne turlarına katılıp V&A’yi denizden izleyebilirsiniz. Ben katamaranla gün batımı turuna katıldım. Yolculuğumuza bol dalga ve bir balina eşlik etti. Ancak katamaran o kadar çok salladı ki ertesi günü tüm gün hasta yattım.
V&A’de düşük bütçeli ama iyi konumda bir otelde kalmak isterseniz, City Lodge Hotel V&A Waterfront’da konaklayabilirsiniz.
Robben Adası
Mandela’nın 18 yıl hapis yattığı Robben Adası’na V&A Limanı’ndan kısa bir tekne yolculuğuyla ulaşılıyor. Ada ilk olarak 1600’lü yılların sonuna doğru politik suçlular için hapishane olarak kullanılmış. Hollandalılar sömürgeleşmeye direnen yerlileri ve Malaylar’ı buraya hapsetmiş. 1846-1931 arasında cüzzam hastalığına yakalananlar burada karantinaya alınmış. 1950’den itibaren tekrar hapishane olarak kullanılmaya başlanan yapı, 1961-1991 yılları arasında sadece Apartheid karşıtlarının hapsedildiği bir hapishane oldu. Mandela’nın hapisten çıkışı sonrasında Apartheid dönemin son bulmasıyla da 1997 yılında müzeye çevrildi. Robben Adası, 1999 yılından beri UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde yer alıyor.
Greenmarket Square
Greenmarket Square bir zamanlar köle pazarıymış. Günümüzde burası Afrika’ya özgü her türlü hediyelik eşya satın alabileceğiniz bir lokal pazar. Yalnız dikkat! Pazarlık yapmayı ihmal etmeyin. Fiyatları yüksek açıyorlar, sonra indiriyorlar.
Zeitz MOCAA
Çağdaş sanatlar müzesi Zeitz MOCAA, lokal sanatçılarla tanışmak için güzel bir fırsat.
Cape Town Kalesi
Cape Town Kalesi (Ümit Kalesi), 17. yüzyılda inşa edilen bir burç kalesi. Kale aslında Table Bay kıyı şeridindeydi ama arazi ıslahından sonra iç kesimlerde yer almaya başladı. Hollanda Doğu Hindistan Şirketi’nin inşa ettiği en iyi kalelerden biri kabul ediliyor.
Belediye Binası (City Hall)
Cape Town Belediye Binası, 1905 yılında İngiltere’nin Bath şehrinden ithal edilen bal renkli oolitik kireç taşından inşa edilmiş.
Nelson Mandela 27 yıllık mahkumiyetinin ardından 11 Şubat 1990’da dünyadan gelen baskılar sonunda hapisten çıktı. Birkaç saat sonra da Belediye Binası’ndan bir balkon konuşması yaparak demokrasi ve barış mesajı verdi:
Yoldaşlar ve yurttaşlar, hepinizi, barış, demokrasi ve özgürlük adına selamlıyorum. Burada sizin önünüzde bir peygamber gibi değil, halkın mütevazı bir hizmetkârı olarak bulunuyorum…
Iziko Köle Köşkü (Iziko Slave Lodge)
Iziko Köle Köşkü, daha önce Hollanda Doğu Hindistan Şirketi’ne ait olan bir binada yer alıyor. 1679-1811 yılları arasında bina yüzlerce köleyi barındırmış. Köleler binanın bitişiğindeki Company’s Gardens’da çalışmış.
Parlamento Binası
Parlamento Binası 1884 yılında Kraliçe Victoria’nın emriyle yapılmış, sonradan binaya ilaveler eklenmiş. Apartheid dönemde mecliste beyazlar, melezler ve Hintliler temsil ediliyor, nüfusun çoğunluğunu oluşturan siyahlar ise yok sayılıyormuş. Bina rehber eşliğinde gezilebiliyor ama önceden rezervasyon yaptırmak ve girişte pasaport göstermek gerekiyor.
Iziko Güney Afrika Ulusal Galerisi (Iziko South African National Gallery)
Iziko Güney Afrika Ulusal Galerisi’nin koleksiyonunda 17. yüzyıldan 19. yüzyıla kadar Hollanda, Fransız ve İngiliz eserleri sergileniyor.
Iziko Güney Afrika Müzesi (Iziko South African Museum)
Iziko Güney Afrika Müzesi, 1825 yılında kurulmuş. 1897’den beri Company’s Garden’daki şu anki yerinde bulunuyor. Müzede Afrika’nın önemli zooloji, paleontoloji ve arkeoloji koleksiyonları sergileniyor.
Company’s Garden
Company’s Garden ilk olarak 1650’lerde bölgenin ilk Avrupalı yerleşimcileri tarafından kurulmuş. Burası şehir merkezinde halkın aktivite yapmak için geldiği yemyeşil bir ortam sunuyor.
Company Gardens’taki Delville Wood Memorial, Fransa’da gerçekleşen ve I. Dünya Savaşı’nın en eski savaşlarından biri kabul edilen Delville Wood Savaşı’nda hayatını kaybedenlerin anısına yapıldı.
Long Street
City Bowl bölgesinde bulunan Long Street, şehrin en ünlü caddelerinden biri. Bohem takılanların geldiği caddede birçok kitapçı, barlar, çeşitli etnik restoranlar var.
Bo-Kaap (Malay Quarter)
Bo-Kaap (Malay Quarter), Cape Town’un Müslüman mahallesi. 16-18. yüzyıllarda Hollandalılar tarafından köle olarak Cape Town’a getirilen Asyalı Müslümanlar, 19. yüzyılda kölelik kalktıktan sonra işçi sınıfı olarak buraya yerleştirilmiş. Müslüman halk başkaldırı olarak evlerini farklı renklere boyamış. Günümüzde burası rengârenk ve cıvıl cıvıl evleriyle çok sayıda ziyaretçiyi misafir ediyor.
District 6
District 6 eskiden yoğunluklu olarak siyah işçi sınıfının yaşadığı bir bölgeymiş. 1960’lı yıllarda burada yaşayan halkı zorla Cape Flats denen bölgeye göndermişler. 60.000’den fazla insanın evleri yıkılmış. District 6 Museum’da o dönem yaşananları görebiliyorsunuz.
Woodstock
Sıra dışı bir mahalle olan Woodstock, Cape Town’un en popüler bölgelerinden biri. Buranın ana caddesi sayılabilecek Albert Road ve civarı, şehrin en ünlü restoranlarından bir kısmına ev sahipliği yapıyor. Bölgedeki graffitileri görmek için organize bir tura katılarak mural ve sokak sanatı turu yapabilirsiniz.
Bree Street ve Kloof Street
Bree Street ve Kloof Street, Cape Town’da eğlence mekânlarının bolca bulunduğu caddeler.
Winelands
Cape Town şehir merkezinin kuzeydoğusunda bulunan Winelands bölgesi, bağcılık ve şarapçılıkla ilgilenen kasabalardan oluşuyor. Burası Güney Afrika’nın şarap üretim merkezi. En önemli yerleşimleri de Stellenbosch, Paarl, Franschhoek, Worcester, Wellington. Bölgede Paarl yakınında bulunan Alpaca Loom ismindeki alpaka çiftliğini de ziyaret edebilirsiniz.
Chapmans Peak Drive
Chapmans Peak Drive, okyanus kıyısında ilerleyen ve muhteşem doğa manzaraları sunan bir yol. Eğer araç kiraladıysanız buradan geçmeyi düşünebilirsiniz.
Hout Bay
Bir balıkçı kasabası olan Hout Bay’den tekneyle Duiker Adası’na gidilebiliyor. Bu ada kürklü Kap foku kolonisine ev sahipliği yapıyor.
Cape Point
Table Mountain Millî Parkı’nın güney kısmında yer alan Cape Point, Atlas Okyanusu ve Hint Okyanusu’nun birleştiği noktayı görebileceğiniz bir yer. Cape Point’e geldikten sonra fünikülerle ya da yürüyerek tepeye ulaşıyor, buradan da basamakları tırmanıp tarihi fenerin olduğu alanda sisler ardında kalan nefis bir manzara izleyebiliyorsunuz.
Cape of Good Hope (Ümit Burnu)
Tarihin babası Herodot, Fenikeliler’in Ümit Burnu’na ulaştığını yazmış olsa da Portekizli kâşif Bartolomeu Dias’ın burayı bulan ilk kişi olduğu sanılıyor. Dias, 1488 yılında Ümit Burnu’nu dolaşarak Hindistan‘a açılan yolu keşfetmiş. Ancak mürettebatında baş gösteren bir hastalıktan dolayı geri dönmek zorunda kalmış. Azgın dalgaları nedeniyle de buraya Fırtınalar Burnu ismini vermiş. Portekiz Kralı II. Jao ise diğer denizcilerin moralini bozmamak için bu ismi Ümit Burnu (Cape of Good Hope) olarak değiştirmiş. Yarımada bu nedenle Hindistan yolunda aşılması gereken ümitlerin yeşerdiği veya suya düştüğü son engel olarak denizcilik literatürüne geçmiş. Nitekim Vasco Da Gama, 1497 yılında Avrupa’dan çıkıp Ümit Burnu’nu geçerek doğrudan Hindistan’a giden ilk kişi olmuş.
Ümit Burnu çoğumuz tarafından Afrika kıtasının en uç noktası olarak biliniyor olsa da bu doğru değil. Ümit Burnu, Kap Yarımadası’nın; Cape Agulhas ise kıtanın en güney noktası. Yani amacınız kıtanın en uç noktasını görmekse, Cape Agulhas’a gitmelisiniz.
Simon’s Town & Boulders Beach
Simon’s Town kasabasındaki Boulders Beach, penguen kolonisiyle tanınıyor. Penguenlerin koruma altında olduğu plajda onları yakından görebiliyorsunuz.
Balina gözlem turu
Balina gözlem turu, Cape Town şehrinde yapılacak en heyecanlı aktiviteler arasında sayılabilir. En çok görülen balina çeşidiyse southern right, humpback ve Bryde’s balinaları. Southern right balinaları Antarktika’dan Cape Town’a geliyor. Haziran-kasım ayları arasında görülüyorlar. Humpback (kambur) balinalar kutuplardan Mozambik ve Madagaskar‘a göç ederken buradan geçiyorlar. Mayıs-kasım ayları arasında görülüyorlar. Bryde’s balinaları yıl boyu burada olsalar da uzun süre su altında olup çok kısa süreliğine su yüzeyine çıktıkları için çok zor görülüyorlar. En çok batı kıyılarında ve Port Elizabeth’de gözlenebiliyorlar. Yalnız dikkat! Burada okyanus anormal dalgalı. Midenizin sağlamlığına güveniyorsanız bu turlara katılın.
St James Plajı & Muizenberg Plajı
St James Plajı & Muizenberg Plajı, Güney Afrika fotoğraflarına bakarken çok gördüğünüz renkli kabinlerin olduğu plajlar. Eğer iki plajdan birini seçecek olursanız, Muizenberg daha güzel.
Cape Town için boş yere dünyanın en güzel manzaralı kentlerinden birisi demiyorlar. Burası zıtlıkları, güzellikleriyle sıra dışı bir yer.
Keşfetmeniz dileğiyle…
Çok ilgi çeken güzel bir yer. Oraya gidip görenler çok şanslı.
Bence de.
Yaprak hanım merhaba,
Güney Afrika ile ilgili iki yazınızı da ilgiyle okudum. Eşimle beraber Martın 3. haftası Cape Town’a gideceğiz. Gezilerinizi kendiniz mi yaptınız yoksa turla mı gittiniz? Local rehber kullandınız mı?
Merhaba Mete Bey,
Turla gitmedim, Cape Town’da yaşayan bir arkadaşım var. Hatta yazıma detaylarını yazmıştım. İhtiyacınız olursa kendisiyle iletişime geçebilirsiniz. Oranın iyi acentelerinden biridir.
Şimdiden keyifle geziler dilerim.
Yaprak hanım merhaba, Cape Town gezisi için araştırma yaparken yaziniza rastladım. Öncelikle bilgiler çok faydalı oldu, tesekkurler:) Cape Town’da yaşayan bir acente arkadaşınızdan bahsetmissiniz detaylı incelememe rağmen bulamadım yazınızda. İletişime geçmek için yardımcı olursanız sevinirim, çünkü Cape Town’a kendimiz gitmeyi planlıyoruz :) TEsekkurler
Merhabalar Filiz Hanım,
Yerel acentenin detaylarını Güney Afrika yazımda verdim. Şimdi buraya da ekliyorum.
https://kucukdunya.com/guney-afrika-kara-kitanin-renkli-ulkesi/
Şimdiden iyi seyahatler diliyorum.