Bosna-Hersek’in başkenti ve en kalabalık şehri olan Saraybosna (Boşnakça ve Hırvatça: Sarajevo); Osmanlı ve Avrupa kültürüne ait pek çok esere ev sahipliği yapan, doğal güzelliğiyle de görenleri büyüleyen bir kent. Burası Müslüman, Katolik, Ortodoks ve Yahudi ibadet yerlerinin ardı ardına görüleceği bir şehir olduğundan “Avrupa’nın Kudüs’ü” olarak biliniyor. Saraybosna – evrensel çokkültürlülüğün eşsiz sembolü – sürekli açık şehir, UNESCO Dünya Kültür Mirası Geçici listesinde yer alıyor. Saraybosna’daki Yahudi Mezarlığı, UNESCO Dünya Kültür Mirası Geçici listesinde yer alıyor. Ayrıca film dalında UNESCO yaratıcı şehirler ağına dâhil olduğu için de adından söz ettiriyor.
Bosna-Hersek topraklarının ilk yerleşimcileri İliryalılar (Illyrians) olmuş. Daha sonra Romalılar, Slavlar, Hırvatlar ve Sırplar buraya göç etmiş. 1180-1463 yıllarında Bosna Krallığı burada güçlü bir devlet olarak hüküm sürmüş. Daha sonra Osmanlı İmparatorluğu’na katılan topraklar, Avrupa’nın ilim merkezlerinden biri hâline gelmiş. 400 yıl Osmanlı yönetiminde kaldıktan sonra 1878’de Avusturya-Macaristan yönetimine bırakılarak ülke yeniden yapılandırılmış.
1918’e kadar süren Avusturya-Macaristan İmparatorluğu yönetimi sırasında Bosna’daki Müslüman nüfus Osmanlı yönetimi altındaki diğer topraklara göç etmiş. Onların terk ettiği yerlere de Sırplar yerleştirilmiş.
Bu topraklar I. Dünya Savaşı’nda Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nun parçalanmasından sonra kurulan Sırp-Hırvat-Sloven Krallığı’nın bir parçası olmuş. Krallığın adı sonradan Yugoslavya Krallığı olarak değiştirilmiş. SSCB ve Doğu Bloğu’nun parçalanmasından sonra da Bosna-Hersek, Yugoslavya’dan ayrıldı.

Askerî Karargâh – Jajce Barracks (Safet Hadžić Barracks)
1992-1995 yılları arasında süren, binlerce Sırp, Hırvat, Boşnak kişinin hayatını kaybetmesine sebep olan, Srebrenitsa Katliamı ile hafızalardan silinmeyen savaşsa 14 Aralık 1995’te imzalanan Dayton Barış Antlaşması ile sona erdi.

Gradska Trznica
Saraybosna’da gezilecek yerler listesi
İçindekiler
- 1 Saraybosna’da gezilecek yerler listesi
- 1.1 Latin Köprüsü
- 1.2 Saraybosna Müzesi
- 1.3 Ulusal Kütüphane (Vijejnica)
- 1.4 Başçarşı (Başçarşija)
- 1.5 Morica Han
- 1.6 Gazi Hüsrev Bey Camii (Bey Camii)
- 1.7 Gazi Hüsrev Bey Medresesi
- 1.8 Saat Kulesi (Sahat Kula)
- 1.9 Kapalı Çarşı
- 1.10 Hünkar Camii
- 1.11 Yahudi Bölgesi
- 1.12 Ferhadija Camii (Ferhad Paşa Camii)
- 1.13 Katolik Katedrali (Sacred Heart Cathedral)
- 1.14 Pazar Yeri (Pijaca Markale)
- 1.15 Saborna Crkva
- 1.16 Başçarşı Sebili (Sebilj)
- 1.17 Özgürlük Ateşi
- 1.18 Bosna Mezarlığı
- 1.19 Tünel Müzesi
- 1.20 Visoko Piramitleri
Annemle katıldığımız Balkan turu; Fly Express’in organize ettiği ve Gezinomi üzerinden satın alabileceğiniz bir tur. 6 ülkeden geçtiği düşünüldüğünde, bu kadar zorlu bir rotada tıkır tıkır işleyen ve her katılımcıyı mutlu eden bir tur olması bizim için çok önemliydi. Hatta o kadar mutlu olduk ki, yine fırsat olsa yine gideriz. Eğer sizin de gönlünüzde Balkanlar varsa, Gezinomi’yi arayarak bu turlara katılabilirsiniz. www.gezinomi.com 0850 466 7744
Balkan turu sırasında ölümlere, katliamlara sahne olan, acılarla dolu ülke Bosna-Hersek’e geldik. Yol boyunca dağları aştık, Drina Nehri’nin sularından gözlerimizi ayıramadık, vahşi doğanın yüreklerimize işleyen güzelliğine hayranlığımızı gizleyemedik. Ülkenin Mostar ve Saraybosna şehirleriyse benim gözümde tüm rotanın gözbebekleri oldu.
Bosna bölgesinde Dinar Alpleri’yle çevrili, Saraybosna Vadisi’nin Miljacka Nehri’nin çevresinde kurulan Saraybosna (Boşnakça ve Hırvatça: Sarajevo) ise bir başkentten çok daha fazlasını sundu. Burası Müslüman, Katolik, Ortodoks ve Yahudi ibadet yerlerinin ardı ardına görüleceği bir şehir olduğundan “Avrupa’nın Kudüs‘ü” olarak biliniyor.
Anne tarafından dedem bu topraklarda doğduğu için çocukluğum hep eski Yugoslavya’nın yeşilliklerini, böreklerini, doğaya uyumlu estetik yapılarını dinleyerek geçmişti. Bosna Savaşı sırasındaysa tanışma fırsatı bulamadığım ve buralarda hayatını kaybeden akrabalarımı düşünerek içim acımıştı. Bir yandan da onlara yardım edememenin çaresizliği altında ezilmiştim. Nihayet bu topraklara ayak basmak ve burayı solumak bu nedenle benim için oldukça anlam yüklüydü.
Bosna-Hersek’in başkenti Saraybosna’da hâlâ savaşın etkilerini görmek mümkün. Dış cephesinde hâlâ (belki de ibretlik tutulan) kurşun delikleri olan binalar ve çok sayıda görülen mezarlıklar, savaşın acı yüzünü capcanlı yaşatıyor. Sokaklarda yerlerde kırmızı lekeler görüyorsunuz. Bunlar, kan izleri. Bu izlere “Bosna’nın gülleri” deniyor.
Şehirde mekân önerilerime gelince…
Inat Kuca, yerel yemeklerin sunulduğu, kentin en ünlü restoranlarından biri. Pite (Boşnak böreği) ve klepe (mantıya benzer bir yemek) deneyebilirsiniz.

Inat Kuca
Galatasaray, bir zamanlar Galatasaray futbol takımında oynayan Tarık Hodzic’in restoranı kendisi tarafından da sık sık ziyaret ediliyor. Burası cevapcici (bir çeşit köfte) yemek için doğru adres.
Dveri, özel ekmekleri oldukça lezzetli.
Şimdi gelin, Saraybosna’da gezilecek yerlere bir göz atalım…
Latin Köprüsü
Bu köprünün önemi çok büyük çünkü milyonlarca kişinin ölümü ile sonuçlanan I. Dünya Savaşı’nın temeli burada atılmış. Osmanlı yapımı olan küçük köprüde Avusturya Arşidükü Franz Ferdinand d’Este, Sırp asıllı Gavrilo Princip tarafından öldürülmüş. I. Dünya Savaşı da bu sebeple başlamış.

Latin Köprüsü
Saraybosna Müzesi
Latin Köprüsü’nün kenarındaki Saraybosna Müzesi’nin daimi sergisinde Bosna-Hersek’teki Avusturya-Macaristan yönetiminin kronolojik tarihi sunuluyor.

Saraybosna Müzesi
Ulusal Kütüphane (Vijejnica)
Miljacka Nehri kenarında yer alan kütüphane geçmişte Bosna tarihi açısından önemli olan 2 milyon el yazması kitaba ev sahipliği yapmış. Ne yazık ki kütüphanedeki eserler savaş sırasında binanın bombalanmasıyla birlikte yok olmuş.

Ulusal Kütüphane (Vijejnica)
Başçarşı (Başçarşija)
Şehrin merkezinde Miljacka Nehri’nin kuzeyinde bulunan çarşı 16. yüzyılda Osmanlı tarafından kurulmuş. Hâlâ hizmet veren çarşıda çok sayıda Osmanlı camisi, han, medrese ve imarethane var.

Başçarşı (Başçarşija)
Morica Han
Geçmişin hanı, günümüzün kafeleriyle dolu. Burada bakır tepsi içinde, bakır cezve, bakır şekerlik, bakır altlıklı kulpsuz beyaz fincan içinde servis edilen, yanında lokum ve şekeri eksik olmayan leziz Boşnak kahvesinin tadına bakabilirsiniz. Evet, kahve burada şekersiz yapılıyor ve dileyenler yanında gelen şekerle birlikte kahvesini yudumluyor.

Morica Han
Gazi Hüsrev Bey Camii (Bey Camii)
Gazi Hüsrev Bey Camii; Osmanlı padişahı Sultan 2. Bayezid’in torunu, Bosna Sancak Beyi Gazi Hüsrev Bey tarafından 1531 yılında Mimar Sinan’a inşa ettirilmiş.

Gazi Hüsrev Bey Camii (Bey Camii)
Gazi Hüsrev Bey Medresesi
Gazi Hüsrev Bey tarafından 1537’de kurulan Gazi Hüsrev Bey Medresesi, kurulduğundan beri aralıksız eğitim vermeye devam ediyor.

Gazi Hüsrev Bey Medresesi
Saat Kulesi (Sahat Kula)
II. Abdülhamit zamanında yapılmış.

Saat Kulesi (Sahat Kula)
Kapalı Çarşı
Saraybosna Kapalı Çarşısı, ucuz Çin ve Pakistan malları satan dükkânlarla dolu.
Hünkar Camii
Hünkar Camii, 1457 yılında İsa Bey tarafından Fatih Sultan Mehmet Han’a armağan olarak yapılmış.

Hünkar Camii
Yahudi Bölgesi
Bölgede İspanya ve Portekiz’den kaçarak Osmanlı topraklarına sığınan Yahudiler’in yaptırdığı Yeni Sinagog ve bir müze var.

Saraybosna Sinagogu
Saraybosna’daki Yahudi Mezarlığı, UNESCO Dünya Kültür Mirası Geçici listesinde yer alıyor.
Ferhadija Camii (Ferhad Paşa Camii)
Cami, şehrin kalbindeki Ferhadiye Caddesi üzerinde yer alıyor. 16. yüzyıl Osmanlı İslam mimarisine sahip olan cami, Bosna Sancak Beyi Ferhad Paşa tarafından yaptırılmış.

Ferhadija Camii (Ferhad Paşa Camii)
Katolik Katedrali (Sacred Heart Cathedral)
Sarajevo Katedrali olarak da bilinen 19. yüzyıl eseri katedral, şehrin en işlek caddesi olan Ferhadiye (Ferhadija) üzerinde yer alıyor.

Katolik Katedrali (Sacred Heart Cathedral)
Pazar Yeri (Pijaca Markale)
Burası sıradan bir pazar yeri değil. Çünkü savaş sırasında pek çok kişi burada öldürülmüş. Bu olayı hatırlatmak için sürekli bir kırmızı bayrak asılı duruyor.

Pazar Yeri (Pijaca Markale)
Saborna Crkva
1872’de yapılan kilise, şehrin en büyük Ortodoks kilisesi.

Arkada Saborna Crkva görülüyor
Başçarşı Sebili (Sebilj)
Osmanlı eseri taş ve ahşaptan şadırvan, Saraybosna’nın simgesi olmuş. 1753’te Mehmet Paşa tarafından yaptırılan çeşmenin yeri 1891’de değiştirilmiş. Savaş sırasında zarar gören sebil 2006’da onarıldı.

Başçarşı Sebili (Sebilj)
Özgürlük Ateşi
Şehrin 1945’te Alman işgalinden kurtuluşu anısına yakılan ateş hiç sönmeden yanıyor.

Özgürlük Ateşi
Bosna Mezarlığı
Bosna Savaşı sırasında cumhurbaşkanı olan barış yanlısı efsanevi lider Alija İzzetbegoviç’in mütevazı anıtının da bulunduğu mezarlık, savaş sırasında hayatını kaybedenlere adandı.

Bosna Mezarlığı
Tünel Müzesi
Kentte ziyaret edilmesi gereken en önemli yerse Tünel Müzesi. Saraybosna Umut Tüneli, Bosna Savaşı sırasında kuşatma altındaki şehri o sırada Birleşmiş Milletler kontrolünde olan Saraybosna Uluslararası Havalimanı’na bağlamak üzere açıldı. 30 Temmuz 1993’te açılan 800 metrelik tünel, Dobrinja’dan Butmir’e kadar uzanıyor. Kazılması 4 ay 4 gün süren tüneli savaş döneminde günde ortalama 1.000 kişi kullandı. Saraybosna Umut Tüneli; gıda, insani yardım ve cephanenin şehre ulaşması ve insanların şehirden çıkabilmesi için kullanıldı.

Saraybosna Umut Tüneli
Tünelin kuzey girişindeki Kolar ailesine ait ev, 1996 yılından müzeye dönüştürüldü. Bu tünel kazılırken evinin kapılarını açan, insanlara yemek taşıyan ve de 300.000 hayatın kurtulmasında büyük katkısı olan Şida Nina ise ben Saraybosn’yı ilk ziyaret ettiğim Mayıs 2016’da hâlâ hayattaydı. Tünel Müzesi’ne gidemesem de bu nur yüzlü nineyi yeni evinde ziyaret ederek saygıdeğer ellerinden öpebildiğim için çok şanslıyım. Oldukça duygulandığımız ziyaret sırasında Şida Nina’nın ışık saçan enerjisi bizi de aydınlattı, yüreğimize sevgi tohumları saçtı.

Şida Nina ile bendeniz
Visoko Piramitleri
Saraybosna’nın 30 km kuzeybatısında yer alan Visoko Piramitleri, üzeri tamamen doğal bir örtüyle kaplı olan ve 5 piramitten oluşan bir kompleks. Boşnak araştırmacı ve yazar Semir Osmanagiç bu piramitlerin insan yapımı olduğu iddia ediyor. Bazı bilim insanlarıysa piramitlerin sadece tepelerden ibaret olduğu konusunda ısrarcı. Kısacası piramitlerin esrarı henüz çözülmedi.
Visoko Piramitleri, ismini bulunduğu Visoko kasabasından alıyor. Bu piramitler, Mısır’daki Gize Piramitleri’yle karşılaştırıldığında onları bile gölgede bırakan bir ihtişama sahipler. 30.000 yıllık tarihe sahip oldukları sanılıyor.
Piramitlerin ismi Güneş, Ay, Sevgi, Dünya, Ejderha. Piramitlerin en büyüğü olan Güneş Piramiti 220 metre yükseklikte. (Kahire‘deki Keops piramidiyse sadece 145 metre!) İçinde karmaşık bir kanal sistemi var. Kanalda akan suyun yapısının farklı olduğu iddia ediliyor. Hatta kanaldaki bazı taşların farklı bir enerji yaydığı söyleniyor.
Buradayken belki de kan çekme durumundan ötürü kendimi evimdeymiş gibi hissettim. Bu topraklarda acılar yaşanmış. Ancak yaralarını çabuk sarmışlar. Şehir günümüzde dimdik ayakta duruyor. Benim de kalbimin derinliklerine işledi, fazlasıyla yer etti Saraybosna.
Keşfetmeniz dileğiyle…
Bu güzel şehri 25-26.06 ve 7.07.2016 tarihlerinde gezme fırsatımız oldu. İlkbaharın güzel aylarından Mayıs’ta tekrar gelip Saraybosna’nın bozulmamış yemyeşil doğasını keşfetmek isterim. Annanemin ve dedemin doğduğu toprakları görmek bir başka güzel.
Benim de atalarımın topraklardan çok etkilendim. Bütün Balkan gezisinde en favorim Bosna-Hersek’tir :-) .
Sevgiler