Samegrelo, Gürcistan‘ın batısındaki tarihi bir eyalet. Burası Lazlar’ın anavatanı. İsmi ülkenin ikinci en kalabalık etnik grubu olan Megreller’in ülkesi anlamına geliyor. Ünlü Dadiani ailesine ait en eski prensliklerden biri olan Samegrelo birçok seçkin bilim insanı ve kültürel temsilci yetiştirmesi ile de tanınıyor.
Samegrelo hakkında bilgiler
Antik çağda Samegrelo, Altın Post’un ülkesi olarak ünlenen Colchis (Kolhis) Krallığı‘nın büyük bir bölümünü oluşturuyormuş. Kolhis ya da Kolkhis, Antik Çağ’da Kafkas kökenli Tzan kabilelerinin kurduğu bir krallık.
Samegrelo daha çok tarihi yerleri, mağaraları, maden suyu kaynakları veya kıyı bataklıkları ile adını duyuran bir yer. Büyük kısmı düzlüklerle kaplı. Kuzey kesimlerinde yer alan Egrisi Dağları’nda birçok kayalık tepe, buzul gölleri, geçitler ve şelaleler var.
Samegrelo gezilecek yerler
Samegrelo gezilecek yerler listesine bir bakalım.
Zugdudi
Zugdidi Samegrelo eyaletinin başkenti. Kuruluşu 17. yüzyıla tarihleniyor.
Zugdudi’deki Dadiani Sarayları Tarihi ve Mimari Müzesi, Kafkasya‘nın en seçkin saraylarından biri olarak kabul ediliyor. Burası 19. yüzyılın başında Megrel prenslerinin ikametgâhı olmuş. Daha sonra Prenses Catherine Dadiani’nin emriyle sarayın etrafında bir bahçe düzenlenmiş. Bugün bu bahçeyi Zugdidi’nin botanik bahçesi olarak tanıyoruz.
Bina 1853-1856 Kırım Savaşı sırasında hastane olarak kullanılmış. 1868’de son Megrel kralı ve kızı tarafından terk edilmiş. 1921’den beri etnografya müzesi olarak kullanılıyor.
Sarayda 14. yüzyıl el yazmaları, minyatürler, Dadiani ailesinin anıt eserleri ve Fransa İmparatorluğu’na bağlı nesneler sergileniyor.
Prens Davit Dadiani ve Ekaterine Chavcjavadze’nin kızı Prenses Salome Dadiani Napoléon Bonaparte‘ın yeğeni Askil Murat ile evlenmiş. Bu nedenle sarayda Napoléon’un resmedildiği yağlı boya tabloları ve Napoléon’un ölümünden sonra yapılmış olan 3 maskesinden birisini de görüyorsunuz.
Nokalakevi antik şehri
Nokalakevi ya da bilenen diğer adıyla Arhaiopolis ve Tsikhegoji, Samegrelo-Zemo Svaneti bölgesinin Senaki belediyesinde yer alan bir arkeolojik sit alanı. Burası Lazika Krallığı‘nın başkenti olmuş. Araplar’ın Kafkasya seferleri sırasında 737-738 yıllarında Muhammed bin Mervan tarafından yıkılmış. Burada yaşayan Lazlar güneye göç etmek zorunda kalmış.
Antik kentten çıkar çıkmaz göreceğiniz Jixa’da bir yemek molası verebilirsiniz. Burası Gürcü mutfağı ve Laz mutfağı tadımı yapmanız için iyi bir adres.
Martvili Kanyonu
Martvili Kanyonu eskiden Dadiani ailesi için bir yüzme yeriymiş. Günümüzde ise tam bir turist cenneti. İnsanlar buraya şelâleleri görmek ve koyu yeşil renkli nehirde bot gezisine çıkmak için ziyaret ediyor.
Kanyona girişte kanyon + bot turu bileti alarak burayı nehirden gezmenizi öneririm. Gördüğünüz manzaralara bayılacak, burayı gezinizde en güzel yerler sıralamasında önlere alacaksınız. Burası benim de açık ara en beğendiğim yer oldu.
Ayrıca Martvili merkezdeki manastır kompleksi Martvili Manastırı‘na da gidebilirsiniz. Bölgenin en yüksek tepesi üzerinde yer alan manastırın muhteşem bir manzarası var.
Kolkheti National Park
Kolkheti Ulusal Parkı Samegrelo ve Guria bölgelerinin arasında kalan, Tikori ve Supsa nehirlerinin ağzında yer alan, Zugdidi, Hobi, Lançhuti, Senaki ve Abaşa yerleşimlerini kapsayan bir park. Phasis’in antik Yunan yerleşimi kalıntılarının üzerinde bulunan Poti’de ziyaretçi merkezi var. Çoğunlukla turist rotaları Poti bölgesi – Paliastomi havzası üzerinde yoğunlaşıyor.
Kolkheti Ulusal Parkı kuş gözlemcileri için mükemmel geniş bir doğal sulak alana sahip. Parkın kıyı bölgesi, bitişik bir deniz alanıyla birlikte, Afrika ve Avrasya su kuşları ve kuşları için ana göç yollarından birini oluşturuyor. Bölgede 21 göç kuşu türü olmak üzere 194’ün üzerinde farklı kuş türü bulunuyor. Burası efsanevi Kolkhi sülününün anavatanı olarak kabul ediliyor.
Tsalenjikha
Tsalenjikha Egrisi Dağları’nın eteklerinde, Megreller’le tanışıp misafirperverliklerini deneyimleyebileceğiniz bir yer. Burada subtropikal doğayı ve zengin tarihi mirası ile Samegrelo’nun ovalarını ve Kolketi Vadisi’ni keşfedebilirsiniz.
Samegrelo‘yu nasıl bulduğumu soracak olursanız özel olarak buraya gelmenize gerek olmadığını söyleyeceğim. Ancak yolunuz Svaneti‘ye, Tiflis‘e ya da Kutaisi‘ye düşecekse de Martvili Kanyonu‘nu keşfetmeden dönmemelisiniz.
Yorum
6 YorumMehmet Altay
Ağu 25, 2019Çok güzel bir tanıtım yazısı olmuş
yaprakgurdal
Ağu 25, 2019Sağol canım. Sayende gittik. Çok teşekkürler böyle güzel bir gezi organize ettiğin için.
Çiçek
Ağu 25, 2019Yazını keyifle okudum. Sevgiler
yaprakgurdal
Ağu 25, 2019Çok teşekkür ederim. Sevgiler
Gülnem
Ağu 25, 2019Kanyon, Amazonlar kadar güzeldi… Kafkaslar yazılarını bir solukla okuyorum
yaprakgurdal
Ağu 26, 2019Evet canım. Kanyon bu bölgenin en güzel yeriydi.