Karabük’ün Eskipazar ilçesinde bulunan Hadrianopolis Antik Kenti (Paflagonya Hadrianoupolis), adını Roma’nın efsanevi imparatoru Hadrianus’tan alıyor. Henüz adını çok duymadığımız bir antik kentimiz olsa da açığa çıkarılan mozaikleri o kadar özel ki Karadeniz Bölgesi için çok önemli ve zengin bir mozaik merkezi olduğunu görüyoruz. At, fil, panter, geyik, grifon (aslan vücutlu, kartal kafalı/kanatlı mitolojik yaratık) gibi birçok hayvanın tasvir edildiği bu mozaiklerin ortak özelliği ise başka hiçbir yerleşim yerinde görülmeyen yorumlama tarzları. Hadrianopolis Antik Kenti bu nedenle dünya çapında mozaikleri ile ünlü Zeugma (Belkıs) Antik Kenti’ne ithafen “Karadeniz’in Zeugması” olarak anılıyor.

Hadrianopolis Antik Kenti

Chora Kilisesi – Leopar Fotoğraf: Kazı arşivi

Kentin kuruluş tarihi tam olarak bilinmiyor. Bazı kaynaklar M.Ö 6. yüzyılda kurulduğunu söylüyor ama asıl bilinen M.Ö 1. yüzyılda Caeseria ismiyle kurulmuş olduğu. M.S 2. yüzyılda Roma İmparatoru Hadrianus döneminde ismi Caesaria Hadrianoupolis olarak değiştirilmiş.

Peki Hadrianus neden bu kadar önemli? Kent neden onun ismini almış? Beş İyi İmparator (Evlatlık İmparatorlar) olarak bilinen ve M.S 96-180 arasında Roma İmparatorluğu’nu birbiri ardına yöneten Nerva, Trajan, Hadrianus, Antoninus Pius ve Marcus Aurelius döneminde Roma İmparatorluğu, Pax Romana altında en müreffeh dönemini yaşamış. Bu imparatorların 3.sü olan Publius Aelius Traianus Hadrianus, M.S 117-138 yılları arasında iktidardaymış. Yönetimde olduğu 21 yılın 12 yılını ülkeyi gezerek geçirmiş, ziyaret ettiği şehirlere imar, altyapı çalışmaları için büyük maddi katkılar sunmuş. Vizyoner ve sevilen biri olduğu için pek çok kent ismini ona adamış. İşte Paflagonya Hadrianoupolis de bu kentlerden biri.

Roma döneminde Paflagonya bölgesinde yer alan Hadrianopolis Antik Kenti önemli bir pazar yeri ve gelişmiş bir şehirmiş. Adına para basılan bir darphanesi olduğu da biliniyor.

Anıtsal Kaya Mezarı Fotoğraf: Kazı arşivi

Bizans döneminde burası kiliseler, bazilikalar ve muhtemelen bir manastır kompleksi ile donatılmış, bu nedenle de Hristiyanlık tarihi açısından çok önemli bir yere sahip olmuş. Bu yapılardaki mozaikler günümüzde arkeoloji ve sanat tarihi bilimlerine ışık tutuyor, onlar sayesinde dönemin kültürel ve inanç sistemlerini daha net anlayabiliyoruz.

Hadrianopolis hakkında M.S 8. yüzyıldan sonrası için çok az bilgiye sahibiz ancak bu dönemde deprem, yangın gibi bir felakete maruz kaldığını, ya da bir akına uğrayarak istila edildiğini düşünüyoruz. Selçuklular kenti yıkık bir hâlde ele geçirip Viranşehir adını vermişler. Halk arasında bu isim hâlâ kullanılıyor.

Hadrianopolis Antik Kenti nerede? Hadrianopolis Antik Kenti’ne nasıl gidilir?

Hadrianopolis Antik Kenti, Karabük ilinin Eskipazar ilçesinde Budaklar, Büyükyaylalar, Çaylı ve Beytarla köylerini kapsıyor. Günümüze ulaşan kalıntıların çoğu Budaklar Köyü’nde bulunuyor. Bütün bu alana halk arasında Viranşehir deniyor.

Deliklikaya Nekropolü Fotoğraf: Kazı arşivi

Özel aracınızla gelecekseniz Ankara-Karabük yolu üzerinde bulunan Eskipazar ilçe merkezine gelip 3 km uzaklıktaki Budaklar Köyü’nün Hacı Ahmetler Mahallesi’ne gitmeniz gerekiyor.

Kaya Nişi Fotoğraf: Kazı arşivi

Buraya TÜMBİKON (Tüm Bürokratlar ve İş İnsanları Konfederasyonu) davetiyle gittim. TÜMBİKON, gönüllülük esasıyla bürokratların, iş insanlarının, akademisyenlerin bir araya gelerek toplumun refahına katkı sağlama amacıyla kurdukları bir sivil toplum kuruluşu. İletişim danışmanları blog yazılarımı inceleyip beğenince gezilerine benim de katılmamı istedi. Onlardan övgü dolu sözler duymak beni gururlandırdı. Antik kent gezimizde kazı başkanı Karabük Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ersin Çelikbaş ve ekibi grubumuzu gezdirip bilgilendirdi. Sayelerinde antik kent hakkında çok fazla şey öğrendim, burayı keşfedip yazabildiğim için de çok mutlu oldum.

Bölgede Yenice ilçesindeki Ihlamur Teras’ta konakladık. Restoran, 30 adet bungalov ev, 150 kişilik toplantı/konferans salonu ve Doğa Müzesi’nden oluşan bu tesis Yenice Belediyesi tarafından gerçekleştirilen bir proje kapsamında yapıldı ve işletiliyor. Ihlamur kokuları içinde doğanın kalbinde konaklamaksa insanı huzura erdiriyor ve ruhunu yeniliyor.

Ihlamur Teras

Hadrianopolis Antik Kenti’nde gezilecek yerler listesi

Kentte birden fazla merkez var. Bunlarda Roma Dönemi ve Erken Bizans Dönemi kalıntıları görülüyor. Hamamları, kiliseleri, kaya mezarları, kült alanları, en çok da mozaikleri dikkat çekiyor.

Chora Kilisesi – Güvercinler Fotoğraf: Kazı arşivi

Kilise A (Chora Kilisesi)

Chora Kilisesi M.S 5. yüzyıla tarihleniyor. Zemininde görülen mozaiklerde Eski Ahit’te yer verilen Nuh’un Gemisi ve Cennet Bahçesi hayvanları canlandırılıyor ve fil, tavus kuşu, geyik, kaplan, benekli tavuk, kuş, karaca, grifon görülüyor. Grifon aslan vücutlu, kartal kafalı/kanatlı mitolojik bir yaratık. Vücudundaki aslan cesareti, başındaki kartal gücü simgeliyor.

Chora Kilisesi – Griffon Tasviri Fotoğraf: Kazı arşivi

Kilise B (Dört Nehir Kilisesi)

Dört Nehir Kilisesi’nin birinci evresi M.S 5. yüzyılda, ikinci evresi M.S 6. yüzyılda tamamlanmış.

Dört Nehir Kilisesi’ndeki boğa tasvirinde boğanın yüzü nehre yansımış olarak görülüyor Fotoğraf: Kazı arşivi

Dört Nehir Kilisesi’nin naos (halkın ibadet ettiği mekân) zemininde Eski Ahit’te adlarına rastlanılan ve “Cennet Nehirleri” olarak bilinen Geon (Nil), Phison (Arap Yarımadası’nda bulunduğu sanılan Havilah), Tigris (Dicle) ve Euphrates’in (Fırat) personifikasyon (kişileştirme) betimleri görülüyor. Bu betimler ellerinde, içinden nehirlerin aktığı, cornucopia (bereket boynuzu) tutan iki kadın ve iki erkek figürü olarak yapılmış. Cennet Nehirleri betimlemelerinin insan şeklinde gösterildiği başka bir örnek yok, Hadrianopolis Antik Kenti içinde bulunan bu mozaikler dünyada tek.

Hadrianopolis Antik Kenti

Dört Nehir Kilisesi’nde nehir personifikasyonları – Sol üstte Geon (Nil), sağ üstte Phison (Havilah), sol altta Tigris (Dicle) ve sağ altta Euphrates (Fırat) Fotoğraf: Kazı arşivi

Yapı kilise işlevini yitirdikten sonra önemli din adamları buraya gömülmüş. Mozaiklerin arasında görülen taşlar bu mezarların taşları.

Hadrianopolis Antik Kenti

Dört Nehir Kilisesi’nde mozaikler arasında mezar taşları görülüyor

Yapının üzeri kapalı. Bir yürüyüş platformu üzerinde yürüyerek geziliyor.

Hadrianopolis Antik Kenti

Dört Nehir Kilisesi

Hamam A

M.S 5. yüzyılda yapıldığı sanılan Hamam A yapısının kuzey tarafında yer alan odalar apoditerium (giriş ve soyunma bölümü), frigidarium (soğuk bölüm), tepidarium (sıcak bölüm); güney tarafında yer alan odalar caldarium (sıcaklığı 40-50°C olan bir ısınma odası) olarak kullanılmış.

Hadrianopolis Antik Kenti

Hamam A Fotoğraf: Kazı arşivi

Hamam B

M.S 4.-5. yüzyılda yapıldığı sanılan Hamam B yapısının geometrik düzenli taban mozaikleri var.

Geç Roma Konutu

Konut yapısı M.S 4. yüzyıla tarihleniyor. Üzeri kapalı olan konut yapısı yürüyüş yoluyla gezilebiliyor.

Geç Roma Konutu

Yapının taban mozaikleri arasında evin sahibi ve sahibesinin mozaiği dikkat çekiyor. Hadrianopolis Antik Kenti içinde bulunan bu mozaik örneği dünyada ilk kez görülüyor.

Geç Roma Konutu – Ev sahibi ve sahibesinin mozaikleri

Kilise C (Kuzeybatı Nekropol Kilisesi)

Kuzeybatı Nekropol Kilisesi, Erken Bizans Dönemi’nde M.S 4. yüzyıl sonu, 5. yüzyıl başında yapılmış. Depremle yıkılmış. M.S 5. yüzyıl sonu, M.S 6. yüzyıl başında yeniden inşa edilmiş. Yapının üzeri kapalı. Mozaikler böylelikle korunuyor.

Kuzeybatı Nekropol Kilisesi’nin apsis (kiliselerde doğrultuyu belirleyen yarım daire ya da yarım çokgen şeklinde ve dışa taşkın olan unsur) zemininde zengin ve görkemli bir bahçe içinde karşılıklı duran iki tavus kuşu bir kaptan su içerken betimlenmiş. Tavus kuşunun çağlar boyunca güzelliğin, asaletin, ihtişamın simgesi olduğu, ölümsüzlük, sonsuz hayat, cennet ile ilişkilendirildiği biliniyor. Bu mozaikle de insanların ölümsüz bir ruha kavuşmasının anlatıldığı düşünülüyor. Bu mozaiğin iki yakınındaki panolar içinde kutsal su içen iki hayvan daha görülüyor, aslan ve boğa. Boğa doğada tasvir edilmiş, aslan ise hareket hâlinde, âdeta atak yaparken betimlenmiş. Boğanın İncil yazarlarından Lucas’ı, aslanın İncil yazarlarından Marcos’u temsil ettiği düşünülüyor.

Kuzeybatı Nekropol Kilisesi – Bema ve Apsis Mozaikleri Fotoğraf: Kazı arşivi

Cam Atölyesi

Cam atölyesi olduğu tahmin edilen yapı Kuzeybatı Nekropol Kilisesi’nin yanında bulunuyor. M.S 6-7. yüzyıla tarihlenen yapıda aynı renk ve dokuda cam kap parçaları ve yapının atölye olarak kullanıldığını düşündüren ocak kalıntıları tespit edildi.

Cam Atölyesi

Nekropol

Hadrianopolis Antik Kenti içindeki kaya mezarlarına M.S 2-7. yüzyıllar arasında gömüler yapılmış. Güney Nekropol olarak adlandırılan mezarlık alanında 2018-2022 yıllarında gerçekleştirilen kazı çalışmalarında toplamda 146 mezar tespit edildi.

Güney Nekropol Fotoğraf: Kazı arşivi

Hadrianopolis Antik Kenti – Kale

Kale M.S 3. yüzyıla tarihleniyor. 7. yüzyıla kadar büyük değişiklikler yapılıp kullanılan kalenin burçları ve iç yapıları dikkat çekiyor.

Hadrianopolis Antik Kenti

Kale

Hadrianopolis Antik Kenti

İç Kale

İç kale savunma amaçlı kullanılmış. Burada bulunan demir maske iç kalenin askeri amaçlı kullanıldığını ispat ediyor.

Demir maske Fotoğraf: Kazı arşivi

İç kalede latrina (umumi tuvalet) görülüyor.

Hadrianopolis Antik Kenti

Latrina (Umumi tuvalet)

İç kalede bulunan Asklepios kültü, Sağlık Tanrısı Asklepios’a adanmış. Yazıtında belirtilene göre Ailios Deiotaros bunu kurtarıcı Asklepios’a sunmuş. Bu kültle birlikte Karadeniz’de Asklepios kültürü ilk defa tespit edildi.

Kült yazıtı Fotoğraf: Kazı arşivi

Henüz ne amaçla yapıldığı tespit edilemeyen bir yapının taban mozaikleri dikkat çekiyor. Bu yapının üzeri kapalı.

Mozaikli bir yapı

Amacı tespit edilemeyen yapıdaki taban mozaikleri

Hadrianopolis Antik Kenti, Karadeniz bölgesinde tam bir cevher. Dünya çapında mozaikleri ile ünlü olan Gaziantep‘in Zeugma (Belkıs) Antik Kenti’ne ithafen “Karadeniz’in Zeugması” olarak anılıyor. Buranın tanıtımı için çaba gösteren TÜMBİKON’a, gezilerine davet eden TÜMBİKON Genel Başkanı Cevdet Akay’a, TÜMBİKON Genel Sekreteri Arif Ekşi’ye, TÜMBİKON İletişim Danışmanı Adnan Deniz’e, bizi tesislerinde misafir eden Ihlamur Teras’a ve tüm çalışanlarına içtenlikle teşekkür ediyorum.

Keşfetmeniz dileğiyle…