Bizans, Lüzinyan ve Venedik izleri taşıyan Girne (Kyrenia); Kuzey Kıbrıs’ın en gözde tatil beldelerinden biri. Beşparmak Dağları ve Akdeniz arasındaki dar kıyı şeridinde yer alan Girne, tarihi ve doğal güzellikleriyle de göz kamaştırıcı bir yerleşim.
Akdeniz’in ortasında bir liman şehri olan kentin tarihi M.Ö 10. yüzyıla dayanıyor. Kent, yüzyıllar boyunca birçok millete ev sahipliği yapmış. Bir türlü de rahat yüzü görmemiş. Buraya deniz-kum-güneş üçlemesi yapmaya gelebilirsiniz ama bence bu kentte çok daha fazlasını bulacaksınız.
Girne’de gezilecek yerler listesi
İçindekiler
- 1 Girne’de gezilecek yerler listesi
- 1.1 Girne Limanı
- 1.2 Girne Kalesi ve Batık Gemi Müzesi
- 1.3 Bellapais Manastırı
- 1.4 St Hilarion Kalesi
- 1.5 Herbarium
- 1.6 Karmi (Karaman)
- 1.7 Beşparmak Tepesi
- 1.8 Sourp Magar Ermeni Manastırı
- 1.9 Bufavento Kalesi
- 1.10 Kantara Kalesi
- 1.11 Girne’de nerede yemek yenir?
- 1.12 Kıbrıs Evi
- 1.13 Khephal Balık – Fish
- 1.14 Kömür Steak & Ocakbaşı
Kuzey Kıbrıs‘ın güzel şehrinde kaldığım süre boyunca sakin ve huzurlu ada havasını solumak bana çok iyi geldi. Zaten insanlarında en çok dikkatimi çeken şey de içlerine sinen bu huzuru hissetmek oldu. Zaten önümde uzanan pırıl pırıl denize bakarken daha farklı hissetmek mümkün müydü?
Girne Limanı
At nalı şeklindeki liman çevresinde bulunan Venedik, Osmanlı ve İngiliz sömürge dönemi binaları ve otantik restoranları/kafeleriyle eşsiz bir atmosfere sahip.
Girne Kalesi ve Batık Gemi Müzesi
Kale; Bizans, Lüzinyan ve Venedik döneminin izlerini taşıyor. Burada Vrysi Neolitik köy yerleşimine ait canlandırmaları, M.Ö 3. yüzyıla tarihlenen Akdeniz’deki en eski ikinci batık ticaret gemisini, Lüzinyan zindanlarını, Lüzinyan ve Venedik kulelerini gezebilirsiniz.
Dünyanın su üzerine çıkarılıp birleştiren en eski batık gemisi unvanını taşıyan gemi, müzedeki en ilgi çeken eser.
Kalenin eşsiz bir manzarası var. İnsan buraya gelince şehri seyretmeye doyamıyor.
Bellapais Manastırı
Bellapais Manastırı 1158-1205 yılları arasında Kudüs’ten göç eden Augustinan rahipleri tarafından Beşparmak Dağları’nın eteklerinde kurulmuş. Yapının günümüze ulaşan kısmının büyük kısmınıysa Fransa Kralı III. Hugh inşa ettirmiş.
Manastırın inanılmaz güzel bir manzarası ve müthiş etkileyici bir enerjisi var. Eğer Girne’ye gelip burayı görmeden dönerseniz çok yazık olur. Benden söylemesi!
Manastırdan sonra mutlaka içindeki Kybele Restaurant’ta soluklanın. Klasik müzik eşliğinde izleyeceğiniz manzaraya doyamayacaksınız.
İngiliz yazar Laurence Durell 1953-1956 yıllarında manastırın bulunduğu Bellapais Köyü’nde yaşamış. Burada Acı Limonlar adlı kitabını yazmış. Yazarın evi günümüzde ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Köy bu ev dışında da oldukça güzel. Zaten buraya akın akın gelen turistler de bunun bir ispatı.
St Hilarion Kalesi
Beşparmak Dağları’ndaki 3 kaleden biri olan ve en batıda yer alan St Hilarion Kalesi, ismini Kudüs’ten Kıbrıs’a göç eden ve ömrünün son günlerini burada geçiren bir azizden almış. Orta Çağ’ın masalımsı kalesinin 732 m yüksekliğindeki kraliçe penceresinden bakınca muhteşem bir manzara var.
Walt Disney’in Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler masalındaki kale için buradan ilham aldığı söyleniyor. Kalenin mistik havasının birçok sanatçıyı etkilediği kesin.
Herbarium
Alevkayası’ndaki Herbarium’da adaya özgü endemik bitkiler sergileniyor. Buradaki yürüyüş parkurunda bu türleri gözlemlemek için yürüyüş yapılıyor.
Karmi (Karaman)
Kıbrıs’ın İngiliz sömürgesi altında olduğu 1878-1960 yıllarında adayı ziyaret eden aristokrat İngilizler, Karmi’de Akdeniz mimarisine uygun muhteşem köşk ve villalar yaptı. Ancak savaş sırasında köy terk edildi. Savaş sonrasında KKTC Hükümeti dağınık şekilde yaşayan yabancıları bir araya topladı ve evlerin onarılması koşuluyla köye Kıbrıslı yabancıların yerleşmesi sağladı. Köy orijinaline sadık kalınarak restore edildi.
Beşparmak Tepesi
Beşparmak Dağları ismini bu tepeden alıyor. Tepeyi gördüğünüzde nedenini anlayacaksınız.
Sourp Magar Ermeni Manastırı
Sourp Magar Ermeni Manastırı M.S 1000 yıllarında bir Koptik manastırı olarak kurulmuş. İskenderiye’nin koptik azizi Makarios’a adanmış. 19. yüzyıl başında Ermeniler’in eline geçen manastır, zamanla Ermeni hacıların Kudüs’e gidip gelirken soluklandıkları ikinci bir hac merkezi hâline gelmiş. Bu işlevini 1974 yılına kadar sürdürmüş.
Bufavento Kalesi
7. yüzyılda başlayan Arap akınlarına karşı bir işaret kulesi olarak inşa edildiği tahmin edilen Bufavento Kalesi, Lüzinyan döneminde (12-15. yüzyıl) hapishane olarak kullanılmış. Venedik döneminde adanın savunmasında kıyı şeridindeki kaleler önem kazanınca burası terk edilmiş.
Kantara Kalesi
Kantara sözcüğü Arapça “köprü” anlamına geliyor. Kantara Kalesi, Beşparmak Sıradağları üzerine inşa edilen 3 kaleden biri. St. Hilarion ve Bufavento Kaleleri gibi Arap Akınlarına karşı Bizanslılar tarafından inşa edildiği tahmin ediliyor. Deniz seviyesinden 2.068 ayak yükseklikteki bir tepe üzerinde bulunuyor. Adanın kuzey kıyısıyla Mesarya Ovası’nı kontrol edebilmek için inşa edilmiş.
Kale aslında Karpaz‘a daha yakın. Ancak burada da bahsi geçsin istedim.
Girne’de nerede yemek yenir?
Şehirde çok sayıda restoran var. Bense kaldığım süre içinde deneyip beğendiklerimi sizler için listeledim.
Kıbrıs Evi
İngiliz koloni döneminde İngiliz valisinin evi olan yer, günümüzde geleneksel yemekler sunan bir restoran. Limana nazır nefis manzarasında keyifle yemek yiyeceğinize garanti veririm.
Khephal Balık – Fish
Konakladığım 5 yıldızlı Lord’s Palace (Hotel / Spa / Casino)’ın alakart restoranlarından biri olan Khephal, Chef Fikret Özdemir imzasını hemen hissettiriyor. Kıbrıslılar’ın akın akın geldiği balık restoranını mezeleri, ana menüsü ve mavi-beyaz ambiyansıyla sizin de çok beğeneceğinize eminim.
Kömür Steak & Ocakbaşı
Konakladığım 5 yıldızlı Lord’s Palace (Hotel / Spa / Casino)’ın alakart restoranlarından biri olan Kömür, aynı kardeşi Khephal gibi Chef Fikret Özdemir imzasını hemen hissettiriyor. Girne’ye gelince leziz mezeler ve ocakbaşı denemek isteyenlere duyurulur.
Girne boş yere Kıbrıs’ın turist cenneti olmamış. Tarihi binaları ve parıldayan güneşi sayesinde burası benim de inanılmaz keyifli zaman geçirdiğim bir kent oldu. Her anım dolu dolu geçse de buraya doyamadan ayrıldım. Umuyorum ki çok ara vermeden de tekrar ayak basacağım.
Limanın içinde konakladığım butik otel White Pearl Hotel ve yeni liman bölgesinde konakladığım Lord’s Palace (Hotel / Spa / Casino) ise tavsiye edeceğim oteller olacak.
Keşfetmeniz dileğiyle…
Girne güzel şehir, özellikle liman alanı çok güzel. Kıbrıs’ın reçel ve macun çeşitlemeleri özellikle tadılmalı. Bir de hoşuma giden; gala çiçeğinin en güzellerini burada görmek olmuştu. Yerel adı da yoğurt veya kaymak tabağıydı yanlış hatırlamıyorsam. Sevgiler
Aaa bak bunu hiç duymamıştım. Çok yararlı bir bilgi oldu, çok sağol.
Sevgilerimle