Filistin ya da resmî adıyla Filistin Devleti, Orta Doğu’da Akdeniz kıyısındaki tarihî Kenan Bölgesi’nde bulunan ve Batı Şeria ile Gazze Şeridi’nde belirtilen bölgelerde de facto olarak hüküm süren bir Arap devleti. Filistin, özellikle de başkenti Kudüs şehri, insanlık tarihinin başladığı ve tüm dinlerin kutsal mekânlarının kol kola gezdiği bir yer. 4.000 yıllık tarihinde 19 kez yıkılıp yeniden inşa edilen, kıyametin ve dirilişin kenti Kudüs, aynı zamanda Hz. Muhammed’in ve Hz. İsa’nın göğe yükseldiği yer. Filistin denince çoğu kişinin gözünde İsrail ile yaşadığı karışıklıktan dolayı korku hissedilmesini anlıyorum ama dünyanın en özel ve kutsal yerlerinden birini ziyaret etmek istiyorsanız Filistin’i gezi listenizin baş sıralarına almalısınız.
1930-1940 yıllarında Nazi Almanyası’nın Yahudiler’e soykırım uygulaması başlatmasıyla birlikte Filistin’e büyük bir Yahudi göçü başlamış. Bu göçün ardında bir Yahudi devleti kurma fikri olan “siyonizm” var. Filistinli Araplar bu göçe karşı çıkmış. İngiltere de Yahudi göçlerinin durdurulmasına karar vermiş. Bunun üzerine askeri Yahudi teşkilatı Hagana, silahlı terör eylemlerine girişmiş. Filistin’e gizli Yahudi göçleri düzenlenmeye devam edilmiş ve 2. Dünya Savaşı’ndan sonra Filistin sorunu son safhasına ulaşmış. İngiltere, ABD’nin de yardımıyla sorunu Birleşmiş Milletler’e götürmüş ve çözüm istemiş. BM, Kasım 1947’de Filistin’in biri Yahudi, diğeri Arap olmak üzere 2 ülke arasında paylaşılmasına karar vermiş. Araplar bu çözümü kabul etmeyince İsrail-Filistin Savaşı başlamış.
Filistin Tarihi
İçindekiler
14 Mayıs 1948’te İsrail Devleti’nin kuruluşu ilan edildi. 24 saat sonra da Mısır, Ürdün, Suriye, Lübnan ve Irak orduları, İsrail topraklarına girdi. 1949’da imzalanan ateşkes anlaşmasına göre Celile ve tüm Necef İsrail’e, Yehuda ve Samiriye (Batı Şeria) Ürdün’e, Gazze Mısır’a bırakıldı.
1967’deki Altı Gün Savaşı’yla İsrail, Batı Şeria’yı ele geçirdi. Sonra da Doğu Kudüs ve çevresindeki köyleri Kudüs belediyesi altında birleştirdi. 1980’de yürürlüğe sokulan ve İsrail Meclisi kararı ile Kudüs’ün bir bütün olarak İsrail’in başkenti olduğunu öngören Kudüs Yasası ise Birleşmiş Milletler tarafından tanınmıyor. Kudüs, Filistin Devleti tarafından da başkent olarak kabul ediliyor ancak Filistin Devleti idari binaları Ramallah’ta bulunuyor.
Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Başkanı Yasser Arafat 15 Kasım 1988’de Cezayir’de Filistin Devleti’nin kuruluşunu ilan etti. Aynı yıl Ürdün, Batı Şeria üzerindeki iddialarından vazgeçti ve tüm haklarını Filistin Kurtuluş Örgütü’ne devretti.
1993 ve 1995 yıllarında Filistin ile İsrail arasında Oslo Anlaşmaları imzalandı. Bu anlaşmalara göre Filistin Kurtuluş Örgütü, Batı Şeria ve Gazze Şeridi’nin % 22’sinde bir Filistin devletinin kurulması için Filistin topraklarının % 78’inden vazgeçti. Ancak İsrail imzalanan anlaşmaları kabul etmiyor. Günümüzde İsrail’in temel kanunları Kudüs’ü İsrail’in “bölünmez başkenti” olarak kabul ediyor. Uluslararası toplum ise bu işgali kabul etmeyip Doğu Kudüs’ü, İsrail işgali altında olan Filistin Devleti’nin sınırı olarak tanımlıyor. İsrail-Filistin gerginliği ise hâlâ devam ediyor.
Filistin nerede? Filistin’e nasıl gidilir?
Bir Orta Doğu ülkesi olan Filistin, Akdeniz’in güneydoğu kıyısındaki tarihî Kenan Bölgesi’nde bulunuyor. Filistin’e direkt uçuş bulunmuyor, İsrail’e gidip oradan Filistin’e geçmek gerekiyor. İsrail’e direkt uçuşlar 2 saat sürüyor. İsrail’e geldikten sonra Kudüs’ten Filistin’in Beytüllahim şehrine geçmek sadece yarım saat sürüyor.
Bir diğer alternatif de Ürdün’ün başkenti Amman’a gelip oradan Filistin’e geçmek ama bu yol daha uzun ve masraflı oluyor.
Filistin’e Filistin Turizm ve Eski Eserler Bakanlığı davetiyle geldim. Filistin Turizm ve Eski Eserler Bakanlığı Pazarlama Direktörü (Director General of Marketing Department) Majed Ishaq ve Eliana Abuayash beni güler yüzle ağırladı. Kendilerine misafirperverlikleri için minnettarım. Ne kadar teşekkür etsem azdır.
Organize turlara katılmak isterseniz Türkiye’den kalkan çok detaylı bir Filistin turu duymadım ama Filistin Turizm Bakanlığı’nın https://sites.google.com/view/travel-palestine/home sayfasından yerel bir acente aracılığıyla kendinize özel bir tur ayarlayabilirsiniz. Ya da Holy Land Incoming Tour Operators Association ile görüşebilirsiniz. Başkanı Michel Awad +970-599-262027
Filistin’e vize almak gerekiyor mu?
Filistin Devleti, T.C. vatandaşlarına vize uygulamıyor. Ancak sınır kontrolü İsrail Devleti’ne ait olduğundan Filistin’e girebilmek için İsrail vizesi almak gerekiyor.
İsrail’e seyahat edecek olan Umuma Mahsus Pasaport hamili vatandaşları vizeye tabi. Hizmet, Hususi ve Diplomatik pasaport hamilleri 3 aya kadar ziyaretlerinde vizeden muaf.
İsrail’e indiğinizde havalimanında elinize mavi bir kâğıt veriyorlar. Bu kâğıdı ülkeden çıkana kadar saklamanız gerekiyor.
Filistin’e gidebilmek için önce İsrail’e girildiğinden İsrailli güvenlik görevlilerinin sorularına sabırla yanıt vermeniz gerektiğini bilmelisiniz. Bense İsrail’e girerken ciddi bir hata yapıp dürüstçe sadece Filistin’de kalacağımı söyledim. Ancak pek çok kişiden duyduğuma göre sadece Filistin’e gideceğini söyleyenleri geri gönderdikleri oluyormuş. İsrail’den çıkarken de ayrı bir sorgulama süreci var. Bavulun hep yanında mıydı, sen mi paketledin, sana hediye verildi mi? gibi sorular soruyorlar. Girişte de çıkışta da sakin kalıp sabırlı davranmak gerekiyor.
İsrail’den Filistin’e kontrol noktalarından geçilerek gidiliyor. Filistin’in her yerinde bu kontrol noktaları görülüyor. Bu kontrol noktalarında Filistin tarafında kimse olmuyor, sorgusuz sualsiz giriyorsunuz. İsrail’e dönerken kontrol noktalarında sorguya tabi tutuluyorsunuz.
Filistin – Kaç Kimlik Var?
Filistinliler içinse durum biraz karışık. 4 çeşit Filistin kimliği var; Batı Şeri’da yaşayan Filistinliler, Gazze Şeridi’nde yaşayan Filistinliler, doğu Kudüs’te yaşayan Filistinliler ve İsrail’de yaşayan Filistinliler. Batı Şeria ve Gazze Şeridi’nde yaşayan Filistinliler’in birbirleri arasında geçişi yasak, Kudüs’e girebilmeleri için özel izin alması gerekiyor ama bu izin de şimdilik sadece VIP’lere veriliyor. Doğu Kudüs’te yaşayan Filistinliler uzun süre Kudüs dışında yaşayamıyor, aksi takdirde oturma izinleri iptal ediliyor. Batı Şeria ve Gazze Şeridi’nde yaşayan Filistinliler yurt dışına seyahat edecekleri zaman Ürdün’e geçip oradan gidecekleri ülkeye devam ediyorlar. Bu da onlara ekstra zaman ve para kaybına sebep oluyor. Kısacası Filistinliler tabiri caizse tutsak olarak yaşamlarını sürdürüyor.
Filistin’de yaşayan Filistinli tur operatörleri izin alamadıkları için İsrail’e, özellikle de Kudüs’e turist götüremiyor ancak İsrailli tur operatörleri Filistin’in her yerine turist getirebiliyor.
Filistin’in her şehrinde İsrail yerleşimleri var ve bu yerleşimler sürekli genişliyor. İsrailliler Filistin’e özgürce geçebildiği gibi özgürce de yaşayabiliyorlar.
İsrail yerleşimlerindeki evlerle Filistinliler’in evleri arasında bariz bir fark göze çarpıyor; Filistinliler’in evlerinin çatısında kocaman su depoları var. Neden mi? Çünkü Filistinliler’in su (ayrıca elektrik, telekom) kullanımı kısıtlı.
Filistin’de gezilecek yerler listesi
Filistin en çok inanç turizmi ile adını duyuran bir ülke. Bu nedenle de Filistin gezilecek yerler çoğunlukla kutsal mekânlardan oluşuyor. Müslümanlar için Kudüs’teki İslam’ın İlk Kıblesi ve en kutsal sayılan üç Harem-i Şerif’ten birisi kabul edilen Mescid-i Aksâ ve Hz. Muhammed’in Mirac’a yükseldiği yer olan Kubbet’üs-Sahra, Yahudiler için Kudüs’teki Hz. İbrahim’in Tanrı’ya oğlunu kurban etmek üzere çıktığı Tapınak Dağı ve yüzyıllar boyunca devlet kurma hayalini yaşarken çektikleri acıları yansıtan Ağlama Duvarı, Hristiyanlar için Beytüllahim’deki Hz. İsa’nın doğduğu yer olduğuna inanılan mağara ve Kudüs’teki Hz. İsa’nın öldükten sonra göğe yükseldiğine inanılan Sepulchre Kilisesi kutsal.
Filistin’e geldiğinizde farklı bir deneyim yaşamak isterseniz Palestine Heritage Trail (Filistin Miras Yolu) üzerinde yürüyebilirsiniz. Yaklaşık 500 km uzunluğunda bir kültürel yürüyüş rotası olan parkur 60’tan fazla şehir ve köyden geçiyor. İlgilenirseniz Genel Direktörü George Rishmawi ile iletişim kurabilirsiniz. (+970-568-180872 george@phtrail.org)
Ben Filistin Miras Yolu rehberlerinden Nidal Rishmawi ile Kelt Vadisi boyunca 8 km’lik bir yürüyüş yaptım, olağanüstü bir kanyon ve nefis manzaralar gördüm. Açıkçası Filistin’de bu kadar muazzam bir yürüyüş rotası olabileceğini düşünmezdim ama bu yürüyüşü yaptığım gün, Filistin turu içindeki en güzel günlerimden biri oldu. Nidal yürüyüş ve bisiklet turlarında profesyonel rehberlik yapıyor. Kendisiyle iletişim kurabilirsiniz. (+970-567-951013 abusimon14@hotmail.com)
Kudüs
Akdeniz ile Lut Gölü arasındaki Yehuda Dağları’nın bir platosu üzerine kurulan Kudüs (Yeruşalayim); İbrahimî dinler olan Yahudilik, Hristiyanlık ve İslam için kutsal bir şehir kabul ediliyor. Günümüzde İsrail’in temel kanunları Kudüs’ü İsrail’in “bölünmez başkenti” olarak kabul ediyor. Uluslararası toplumsa son işgali kabul etmeyip Doğu Kudüs’ü, İsrail işgali altında olan Filistin Devleti’nin sınırı olarak tanımlıyor.
Kudüs gerçekten de eşi benzeri olmayan bir şehir. Kilise çanları ezan sesine karışırken bir bakıyorsunuz ki bir köşeden bir haham çıkıyor. Dünyada 3 semavi dini bünyesinde barındıran böylesine önemli bir kent daha yok. Yahudiler’in kutsal mekânı Tapınak Dağı ile Batı Duvarı (Ağlama Duvarı), Hristiyanlar’ın kutsal mekânı Kutsal Sepulchre Kilisesi (Kutsal Kabir-Kutsal Diriliş-Kıyamet Kilisesi), Müslümanlar’ın kutsal mekânı Mescid-i Aksâ tek bir şehirde iç içe geçiyor. Eski Kudüs şehri ve surları, UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde bulunuyor.
Beytüllahim (Bethlehem)
Beytüllahim (Bethlehem), Filistin kontrolündeki Batı Şeria’nın merkezinde yer alıyor. Kutsal Doğum Kilisesi’nin yakınlarında iç yapısı, yazıları ve imgeleri ile dikkat çeken bir mağara var. Hz. İsa’nın bu mağarada doğduğuna inanılıyor. Mağaranın içinde 14 yıldızlı bir figür yer alıyor. Bu figürün üzerinde “Hz. İsa bakire Meryem’den burada doğdu” anlamına gelen Latince bir yazı görülüyor. Yıldızın 14 kolu Hz. İbrahim’den Hz. Davut’a kadar 14 nesli, Hz. Davut’tan Babil Sürgünü’ne kadar 14 nesli, Babil Sürgünü’nden Hz. İsa’ya kadar 14 nesli sembolize ediyor. İsa’nın Doğum Yeri: Doğuş Kilisesi ve Hac Yolu, Bethlehem; UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde bulunuyor.
Buradaki Battir Köyü’nde taraçalandırılan tarım arazisi ve sulama sistemi var. Burası 4.000 yıllık bir tarım arazisi olarak hâlâ ekiliyor. Batı Şeria Duvarı’nın buradan geçme durumu olunca aktivistler ayaklandı, UNESCO devreye girdi. Filistin: Zeytinler ve Asmalar Ülkesi – Güney Kudüs’ün Kültürel Peyzajı, Battir; UNESCO Dünya Kültür Mirası listesine dâhil edilerek koruma altına alındı.
Eriha
Eriha (Jericho ya da Ceriko) 10 bin yıllık tarihi ile dünyanın en eski, denizin 258 metre altındaki konumuyla dünyanın deniz seviyesinden en alçak şehri kabul ediliyor. Alçak olması ve etrafındaki dağların yüksek olması nedeniyle özellikle yaz mevsiminde çok sıcak oluyor. Toprağının bereketli, suyunun bol olmasından dolayı önemli bir tarımsal yer olan Eriha’nın özellikle hurma, muz ve narenciyesi çok ünlü. Eriha ve çevresinde birçok önemli Hristiyan Hac mekânı bulunuyor. Ayrıca bir Emevi çöl kalesi olan Hişam Sarayı (Khirbat al-Mafjar) ve saraydaki 826 metrekarelik bir alanı kaplayan ve dünyanın en büyük ve en güzel mozaiklerinden biri olarak tanımlanan taban mozaiği göz kamaştırıyor. Antik Jericho/ Tell es-Sultan; UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde yer alıyor.
El Halil
El Halil (Hebron), Yehuda Dağları’nın üzerinde, deniz seviyesinden 930 m yüksekte bulunuyor. Tarihi Eski Tunç Çağı’na kadar uzanıyor ama savaşlar ve depremler yüzünden defalarca yıkılmış. Şehirdeki en önemli yer içinde Hz. İbrâhim ve ailesinin türbesi bulunan Harem-i İbrahim Camii. Hebron/Al-Khalil eski şehir bölgesi UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde yer alıyor.
Ramallah
Filistin’in ekonomi başkenti ve idari merkezi olan Ramallah, deniz seviyesinden 900 metre yükseklikteki tepelerin üzerinde yer alıyor. Etrafını çeviren güzel manzara nedeniyle “Filistin Gelini” olarak biliniyor. Filistin’in genelinin aksine Ramallah yeni ve yüksek binaları, hareketli hayatıyla tanınıyor. Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) lideri ve Filistin Ulusal Yönetimi’nin ilk başkanı olan Yasir Arafat’ın mezarı ve müzesi burada bulunuyor. Ramallah aynı zamanda müzik dalında UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı Programına dâhil bir kent.
Filistin halkı o kadar misafirperver, o kadar güler yüzlü ki onları ve kutsal topraklarını gördükten sonra kalbimde artık derin bir yerleri var. Ancak gelecekleri hakkında hiç umutları olmadığını söylediğinde ne kadar üzüntü duyduğumu anlatamam. Oysa bu dünya hepimize yeter; keşke her ülke kendi toprağında huzurla yaşayabilse, bütün insanlar hep özgür olabilse…
Filistin dünyanın en çok iç karışıklık yaşayan ülkelerinden biri olabilir ama aynı zamanda en ruhani ve en özel ülkelerinden biri. Beni en çok etkileyen yönü de ne biliyor musunuz? Yaşanan bütün olumsuzluklara rağmen insanlarının ülkesine olan bağlılığı…
Eğer unutamayacağız deneyimler yaşamak istiyorsanız Filistin’i muhakkak gezi listenize almalısınız.
Keşfetmeniz dileğiyle…
Çok güzel tanıtmışsın Filistin’i. Ellerine sağlık. Ben yine de cesaret edip gidemezdim. Cesaretin içinde ayrıca tebrik ediyorum canım seni.
Çok özel gezilerimden biri oldu Filistin. Herkese de tavsiye ederim.
Çok sevgiler