Fethiye denince Ege ve Akdeniz gezisinin olmazsa olmaz bir durağını düşünmelisiniz. Likyalılar’ın Telmessos adını verdiği Fethiye, “Işıklar Ülkesi” anlamına geliyor. Burası Ölüdeniz’inden Saklıkent’ine, Kayaköy’ünden Likya uygarlığının beşiği olan Xanthos, Letoon, Tlos antik kentlerine kadar pek çok zenginliği içinde barındırıyor. Likya Uygarlığı Antik Kentleri, UNESCO Dünya Mirası Geçici listesinde bulunuyor.
M.Ö 6. yüzyılda Pers egemenliğine giren kent, M.Ö 4. yüzyılda Büyük İskender’e teslim olmuş. Daha sonra Mısır ve Roma egemenliğine girmiş. Helenistik ve Roma dönemlerinde burası oldukça zengin, yüksek kültüre sahip, Tanrı Apollon’a adanan ünlü bir kehanet merkezi olmuş. 1424 yılında Osmanlı topraklarına katılmış.
1913 yılında Şam’dan havalandıktan bir süre sonra Teberiye yakınlarında uçağı düşürülüp şehit olan ilk pilotlarımızdan Fethi Bey’in anısına buranın ismi 1934 yılında Fethiye olarak değiştirilmiş.
Günümüzde Fethiye âdeta bir İngiliz yerleşimi havasında. Bu da ne demek diye soracak olursanız Türk’ten çok İngiliz turist gördüğümden bunu söylüyorum. Tabii ki kapımız açık, buyursunlar gelsinler ama ben bu İngiliz popülasyonda kendimi ülkemin içinde azınlık gibi hissettiğimi söylemeliyim.
Fethiye’de gezilecek yerler listesi
İçindekiler
- 1 Fethiye’de gezilecek yerler listesi
- 1.1 Telmessos Antik Kenti
- 1.2 Kadyanda Antik Kenti
- 1.3 Ölüdeniz ve Belcekız
- 1.4 Kelebekler Vadisi
- 1.5 Gemiler (St. Nicholas) Adası ve Gemiler Koyu
- 1.6 Ovacık ve Hisarönü
- 1.7 Kayaköy
- 1.8 Çalış Plajı
- 1.9 Göcek
- 1.10 12 Adalar
- 1.11 Saklıkent Kanyonu
- 1.12 Gizlikent Şelalesi
- 1.13 Pınara Antik Kenti
- 1.14 Xanthos Antik Kenti
- 1.15 Letoon
- 1.16 Tlos Antik Kenti
- 1.17 Myra Antik Kenti
- 1.18 Sea Me Beach
Fethiye antik kentlerle, doğal güzelliklerle dolu bir beldemiz. Gezilecek yerleri de oldukça fazla.
Ayrıca Fethiye, Türkiye’nin en güzel dalış noktaları arasında yer alıyor. Fethiye Limanı’ndan 3 mil uzakta yer alan Afkule de Fethiye’nin en popüler dalış yeri.
Buyrun Fethiye gezilecek yerler listesine…
Telmessos Antik Kenti
Fethiye’nin ilk yerleşim bölgesi olan Telmessos Antik Kenti’nin tarihi M.Ö 3000’li yıllara kadar uzanıyor. Kaya mezarları ve lahit mezarlar günümüze kadar gelen en eski kalıntılar içinde yer alıyor. Fethiye’nin simgesi olan Amintas Mezarı, kentin yöneticisi olduğu sanılan Amintas’ın anısına M.Ö 4. yüzyılda inşa edilmiş.
Kadyanda Antik Kenti
Likya yerleşimlerinden olan Kadyanda Antik Kenti, M.Ö 5. yüzyıla tarihleniyor. Körfez manzarasına hâkim olan antik kent oldukça etkileyici.
Ölüdeniz ve Belcekız
Tanrının dünyaya bağışladığı cennet olarak adlandırılan Ölüdeniz Lagünü, Belcekız Koyu’nun içinde yer alıyor. Dalgasız turkuaz rengi suları nedeniyle bu ismi alan Ölüdeniz’in 950 hektarlık bölümü Millî Park olarak belirlendi.
Kelebekler Vadisi
İsmini barındırdığı 80’den fazla kelebek türünden, özellikle de kaplan kelebeğinden ötürü alan Kelebekler Vadisi, 50 metreden dökülen şelalesi ve bembeyaz kumsalı ile bir doğa harikası. Doğal SİT alanı ilan edilen vadi koruma altında olduğu için bozulmamayı başarmış. Buraya ulaşmak için ya Ölüdeniz’den teknelere binmek ya da vadinin yukarısına kadar arabayla gidip 1 saat kadar süren kayalıklı ve zorlu bir rotadan halatlar yardımıyla inmek gerekiyor (ki bu iniş tehlikeli olduğu için tavsiye edilmiyor). Burası bence Fethiye’de gelinmesi gereken en olağanüstü yer.
Gemiler (St. Nicholas) Adası ve Gemiler Koyu
Fethiye Körfezi’nin güney ucunda yer alan Gemiler Adası (diğer isimleriyle St. Nicholas Adası, Gemile Adası, Noel Baba Adası) tarihi kalıntıları ve doğal güzellikleri ile göz kamaştıran bir ada. Noel Baba olarak da bilinen Aziz Nicholas’ın bir dönem burada yaşadığı ve orijinal mezarının burada olduğu sanılıyor. M.S 5-7. yüzyıllarda bir dini merkez hâline gelen ada günümüzde özellikle Paskalya döneminde Hac merkezi olarak ziyaret ediliyor.
Adanın tam karşısında Gemiler Koyu ve Plajı yer alıyor.
Ovacık ve Hisarönü
Fethiye-Ölüdeniz arasındaki yerleşim oteller ve eğlence merkezleriyle popüler bir turistik merkez.
Kayaköy
Antik Likya’nın Karmylassos kentinin kalıntıları üzerine 11. yüzyıldan itibaren yüzlerce konut, 2 kilise, 19 şapel, 3 okul, hastane ve kütüphane inşa edilmiş. 1923 yılındaki Lozan Barış Konferansı’nın ardından Türkiye ve Yunanistan arasında imzalanan mübadele anlaşması gereği boşaltılan köy günümüzde hayalet kent görüntüsüyle oldukça ilgi çekiyor. Dostluk ve Barış Köyü olarak ünlenen Kayaköy‘ün öyküsünün bir insanlık dersi olmasını umut ediyorum.
Çalış Plajı
4 km uzunluğundaki Çalış Plajı caretta carettaların da üreme alanı. Plaj civarında çok sayıda konaklama ve eğlence tesisi var. Buraya özellikle efsane gün batımını izlemek için gelmenizi öneririm. Ne de olsa aşağıdaki fotoğrafta gördüğünüz gün batımını her yerden izlemek mümkün değil!
Göcek
Antik dönemlerde Daidalos olarak adlandırılan Göcek, depremler nedeniyle tamamen yıkıldığı için günümüze önemli bir eser kalmamış. Burası artık her ülkeden yat meraklılarının bir araya geldiği, marinasıyla Akdeniz’in popüler merkezlerinden biri. Ayrıca Göcek mavi yolculuk turu ile de bu bölge oldukça popüler.
12 Adalar
Fethiye’den ve Göcek’ten kalkan günü birlik tekne turlarıyla Kızılada, Delikli Adalar, Yassıca Adalar, Tersane Adası, Bedri Rahmi Koyu ve Domuz Adası’nı gezebilirsiniz. Fethiye merkezden kalkan tekneler mesafe daha uzak olduğundan daha az adaya uğruyor. Göcek merkezden kalkan teknelerle daha fazla ada görebiliyorsunuz.
Bedri Rahmi Koyu tekne turunda gidilen en ünlü koylardan birisi. Bedri Rahmi mavi yolculuklarının birinde Osmanağa’da bir kayaya kocaman bir göze benzeyen, kırmızı ve siyah bir balık resmi yaptı. Bu balık resmi zamanla öyle ünlü oldu ki burası Bedri Rahmi Koyu olarak anılmaya başlandı. Bir de kayaya, Seni düşündükçe bin çakıltaşı ışır içimde, dizesi kazıldı.
Saklıkent Kanyonu
18 km uzunluğundaki Saklıkent Kanyonu, binlerce yıl boyunca Toros Dağları’ndan gelen akarsuların kayaları aşındırması sonucu bugünkü şeklini almış. Ahşap bir iskeleden kanyona girdikten sonra beyaz köpüklerle çağlayan suların içinde yürüyebilirsiniz. Kanyon ve çevresi 1996 yılında Saklıkent Milli Parkı ilan edilerek koruma altına alındı. Ancak burada anormal bir kalabalığa hazır olmalısınız.
Gizlikent Şelalesi
Kaş’a bağlı Seydikemer ilçesinin Kayadibi Mahallesi’nde yer alan Gizlikent Şelalesi tam bir doğa harikası. Yemyeşil bir parkın içinde yer alan şelaleyi görebilmek için buz gibi suların içinde kayaların üzerinden seke seke yürümeniz gerekiyor. Parkın içinde dilerseniz zip-line da yapabiliyorsunuz. Oldukça kalabalık olmasına rağmen Türkiye’de bir benzeri bulunmadığından bence kaçırmamanız gereken bir yer.
Pınara Antik Kenti
Pınara Antik Kenti adı çok fazla duyulmayan ören yerlerimizden biri. Ancak Likya’nın tüm mezar tiplerine sahip olduğu ve çok fazla sayıda mezara ev sahipliği yaptığı düşünülürse oldukça önemli bir antik kent olduğunu söyleyebiliriz. 23 kentten oluşan ve tarihteki ilk demokratik birlik kabul edilen Likya Birliği M.Ö 167 yılında kurulduğunda Pınara Antik Kenti 3 oy hakkına sahip 6 kentten (Xanthos, Patara, Pınara, Olympos, Myra, Tlos) biri olmuş. Pınara Antik Kenti, diğer Likya Uygarlığı Antik Kentleri ile birlikte UNESCO Dünya Mirası Geçici listesinde bulunuyor.
Xanthos Antik Kenti
Antik Çağ’da Likya’nın en büyük idari merkezi olan ve bir dönem Likya Birliği’nin başkentliğini yapan Xanthos Antik Kenti, Kaş‘a bağlı Kınık Köyü’nde yer alıyor. İşgaller nedeniyle birkaç kez yıkılan, yangın geçiren kent, tekrar tekrar hayat bulmayı başarmış. Antik kentte Likya anıt mezarlarını, Likya akropolünü ve Bizans manastırını görebilirsiniz. Burası 7 km uzağında yer alan ve Muğla il sınırları içinde kalan kült merkezi Letoon ile birlikte UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde yer alıyor.
Letoon
Xanthos Antik Kenti’ne 7 km uzaklıkta bulunan Letoon, Antik Çağ’da Likya’nın dini merkeziymiş. Zeus’tan hamile kalan Leto’nun adına kurulduğu rivayet edilen kült merkezindeki kalıntılar M.Ö 7. yüzyıla tarihleniyor. UNESCO koruması altındaki Letoon’da Leto, Apollon ve Artemis tapınakları, bir manastır, bir çeşme ve Roma tiyatrosu kalıntıları bulunuyor.
Tlos Antik Kenti
Tlos Antik Kenti, Likya uygarlığının en önemli yerleşimlerinden biri. 23 kentten oluşan ve tarihteki ilk demokratik birlik kabul edilen Likya Birliği M.Ö 167 yılında kurulduğunda Tlos Antik Kenti 3 oy hakkına sahip 6 kentten biri olmuş. Tlos Antik Kenti, diğer Likya Uygarlığı Antik Kentleri ile birlikte UNESCO Dünya Mirası Geçici listesinde bulunuyor.
Myra Antik Kenti
Bir dönem Likya Birliği’ne başkentlik yapan ve Likya şehirlerinin en güzellerinden biri olan Myra Antik Kenti bugünkü adı Demre olan yerleşimde bulunuyor. Portakal ağaçlarının içindeki antik kentin olağanüstü bir tiyatrosu, kaya mezarları var. Tarihi limanı Andriake (Çayağzı), Kaş’a giden yolun sonunda bulunuyor. Biz Myra’yı bir de orada piskoposluk yapan Aziz Nikola yani Noel Baba ile tanıyoruz. Aziz Nikola öldükten sonra Demre’deki kiliselerden birine gömülmüş. 1087’de İtalya’dan gelen korsanlar kemiklerini çalıp Bari’de inşa edilen bir kilisede kullanmışlar. Günümüzde her yıl 6 Aralık’ta Aziz Nikola günü kutlanıyor ve çok sayıda ziyaretçi Myra’ya geliyor.
Sea Me Beach
Sea Me Beach, Fethiye’nin en güzel koylardan biri olan Büyük Boncuklu Koyu’nda 2020 yılında hizmet vermeye başladı. Sea Me Beach’te çam ağaçlarının altında turkuaz rengi deniz ve incecik kumların yanı sıra muhteşem tasarıma da hayran kalıyorsunuz.
Fethiye tabii ki bu saydığım yerleri gezmekle sınırlı değil. Fethiye’ye gelindiğinde adrenalin depolamak isteyenlerin yapabileceği outdoor aktiviteler arasında Babadağ’dan yamaç paraşütü ile Türkiye’nin en güzel plajları arasında sayılan Ölüdeniz Lagünü ve Belcekız Plajı’na atlamak, 509 kilometrelik Likya Yolu’nu yürümek, Likya antik kentlerini jeep safari veya ATV-quad bike safari ile keşfetmek, Saklıkent’in serin sularını rafting yaparak geçmek ve su altında tüplü dalış (scuba diving) yapmak sayılabilir.
Örneğin Türkiye’nin en güzel denizi sayılabilecek Afkule ve Aşı Koyu dalış bölgeleri, Türkiye’nin en popüler tüplü dalış noktaları arasında sayılıyor.
Yurdumun eşsiz güzelliklerini sunan Fethiye, muhteşem doğası ve heyecan dolu aktiviteleri ile herkesi kucaklamaya hazır bekliyor.
Keşfetmeniz dileğiyle…
yaprak hanim tsk ederim.Guzel tanitimlariniz icin..
Gönül Hanım,
Yazımı okuduğunuz için ben teşekkür ederim. Faydalandıysanız ne mutlu bana.
Sevgilerimle