Anadolu’yu Mezopotamya’ya bağlayan kervan yollarının geçiş güzergâhında olan Elazığ; Müslüman, Rum, Ermeni, Süryani halklarının kardeşçe birlikte yaşadığı ve böylelikle kültürlerini ve medeniyetlerini aktardığı önemli bir yerleşim yeri. Elazığ, Doğu Anadolu Bölgesi’nin Yukarı Fırat Bölümünde, deniz seviyesinden 1.067 m yüksekliğindeki Elazığ Ovası’nda yer alıyor. M.Ö 3000’li yıllarda kurulduğu sanılan Harput Tarihî Kenti, UNESCO Dünya Mirası Geçici listesinde bulunuyor. Harput kentinin ovadaki devamı olan şehre Atatürk bolluk ve bereket anlamına gelen El’azık adını vermiş. Daha sonra buraya Elazığ denmiş.
Kentin % 9’unu baraj gölleri (826 km²) oluşturuyor. Kent doğuda Bingöl, kuzeyde Keban Baraj Gölü aracılığıyla Tunceli, kuzeybatıda Erzincan, batı ve güneybatıda Karakaya Baraj Gölü aracılığıyla Malatya, güneyde Diyarbakır illeriyle komşu.
Katıldığım Doğu Anadolu turunda Elazığ’a gitmeden önceki rotamız ise şöyle:
Bitlis’ten ayrılıp Muş’ta öğle yemeği molası verdik. Bense günlerdir abartılı yemek yediğimden bu öğünü atlamaya karar verdim. Gruptan ayrılarak 1,5 saat yürüdüm. Yalnız şehrin tek ana caddesini 10 dakikada yürüyerek bitirdiğimden yürüyüşün devamını otobanda yapmak zorunda kaldım.
Sözde yemek yememeye kendi kendime söz vermiştim. Ancak tur arkadaşlarımla buluştuğumda benim için aldıkları büryan kebabını yemeden edemedim. Hakikaten de büryan kebabını yemeden dönmek biraz ayıp olacakmış. Çok lezzetliydi.
Yolda Bingöl’de de kısa bir mola verdik. Muş’a kıyasla bir nebze daha hareketli ve de yeşil olan ana caddesinde yürüyüp bu kente de veda ettik.
Bingöl sonrası yolda Keban Baraj Gölü’nü izleyerek Elazığ’a vardık.
Kente gelir gelmez ilk olarak Elfida’dan tulum peyniri, bal, orcik, pestil, kuru meyve sebze, tereyağı alışverişimizi yaptık. Siz de dilerseniz buraya telefonla sipariş verebilirsiniz. (☎ (424) 238-2087, ☎ (506) 753-4087)
Kentin önemli bir etkinliği de kürsü başı gecesi. Geleneksel Sohbet Toplantıları, Elazığ’da Kürsü başı Sohbetleri olarak biliniyor. Eski Harput evlerinde kış mevsiminde kullanılan ve âdeta soba görevi yapan özel olarak düzenlenmiş kürsü etrafında ısınmak, sohbet etmek, eğlenmek amacıyla bir araya gelinmesine kürsü başı deniliyor. Buraya kadar gelmişken bu özel geceyi yaşamadan dönmeyin.
Elazığ’da gezilecek yerler listesi
İçindekiler
Elazığ eski Harput’un devamı niteliğinde olduğu için kentin tarihi ve gezilecek yerleri de Harput’la birlikte ele alınıyor. Harput Tarihî Kenti, UNESCO Dünya Kültür Mirası Geçici listesinde bulunuyor.
Ulu Camii
1156-1157 yıllarında Harput hükümdarı Fahrettin Karaarslan tarafından inşa ettirilen ve minaresi eğri olan Ulu Camii, ülkemizin Pisa Kule‘si. Anadolu’daki en eski Türk camilerinden olan Ulu Camii hâlen ibadete açık. İç avlu, son cemaat yeri ve iç cami olmak üzere 3 kısımdan meydana geliyor.
Elazığ – Harput Kalesi
Rivayete göre Urartular tarafından yapılan kalenin inşasında harca su yerine süt eklenmiş. Bu nedenle burası Süt Kalesi olarak da adlandırılıyor.
Sara Hatun Camii
Sara Hatun Camii, Akkoyunlu Hükümdarı Hasan Bahadır Han’ın annesi Sara Hatun tarafından 1465 yılında mescid olarak yaptırılmış. 1585 yılında tamir edilmiş, 1843 yılında yapılan onarımla bugünkü halini almış. Bir külliye halinde inşa edilen caminin minaresi 1898 yılında tamamlanmış. Günümüzde ise sadece cami kısmı mevcut. Hâlâ ibadete açık olan caminin minberi taş işçiliğinin en güzel örneğini sergiliyor.
Arap Baba Mescidi ve Türbesi
Selçuklu döneminde yapılan ve bir mahalle mescidi olan türbe hakkında kesin bir bilgi bulunmuyor. Arap Baba’nın cesedininse çürümeden burada nasıl saklandığı bir muamma.
Kapalı Çarşı
2013 yılında tarihi yapısı bozulmayacak şekilde restore edilen Kapalı Çarşı’da yöreye has ağın leblebisi, baharat çeşitleri, badem şekeri, pekmez, tulum peyniri ve orcik gibi birçok ürün bulabiliyorsunuz.
Elazığ – Karaleylek Kanyonu
Fırat Nehri kenarında, Baskil ilçesinin Kumlutarla Köyü sınırları içinde yükselen ilginç kaya oluşumları, ismini buranın endemikleri olan karaleyleklerden alıyor. Kanyona ulaşım teknelerle yapılıyor.
Elazığ şehrinden modernliğini, yeşilliğini ve de en çok tarihi Harput yerleşimini beğenerek ayrıldım. Umarım güzel ülkemin güzel şehrine tekrar gelmek de kısmet olur.
Siz de fikrinizi belirtin