Yine Kızıldeniz yolcusuyum. Bu seferki rotamsa hem tarihi zenginliği hem de su altı güzellikleriyle adını duyuran Ürdün olacak. Bu gezimde dünyanın yeni 7 harikasından biri olan Petra’ya gideceğim, çöl kumlarında Wadi Rum’da meditasyon yapacağım ve Aqaba (Akabe)’de derin maviliklere dalacağım. Akabe dalış tatili demek, bu nedenle bir taşla 3 kuş vurmak demek olacak sanırım. Bu yazımdaysa Kızıldeniz sahilindeki Akabe dalış gezisiyle ilgili bilgiler vereceğim.
Akabe dalış Fotoğraf: Yasemin Tüylü
Akabe’ye nasıl gidilir?
İçindekiler
İstanbul’dan Aqaba’ya 2 saat 45 dakika süren direkt uçuşlar bulunuyor. Ayrıca aktarmalı uçuşlar var.
Akabe’ye vize almak gerekiyor mu?
T.C. diplomatik, resmi ve umuma mahsus pasaport hamilleri karşılıklı olarak yapacakları turizm amaçlı seyahatleri veya transit geçişlerinde toplam ikamet süresi ilk giriş tarihinden itibaren geçerli olacak şekilde 6 ay içinde 90 günü geçmemek kaydıyla Ürdün vizesinden muaf.
Akabe dalış noktaları
Ürdün‘ün Akabe Körfezi’yle Kızıldeniz‘e bağlanan cenneti Akabe (Aqaba), 27 km uzunluğunda bir sahile sahip. Tüplü dalış noktalarının çoğu Aqaba Marine Park içinde bulunuyor. Dalgıçlar bu dalış noktalarında yumuşak ve sert mercanların ve resif balıklarının arasında dalışlarını gerçekleştiriyor. 20’den fazla dalış noktasının çoğuna kıyıdan ulaşılıyor. Ancak güneyde yer alan dalış noktalarına tekneyle ulaşılıyor.
Akabe dalış Fotoğraf: Yasemin Tüylü
Akabe dalış noktalarında 500 mercan resifi, 1.200 balık türü ve 1.000 kabuklu deniz canlısı olduğu söyleniyor. Deniz suyu sıcaklığı yaz-kış 20-23 °C arasında değişiyor. Bu ısı güney Kızıldeniz dalış noktalarına göre daha soğuk olsa da bizim sularımıza göre oldukça sıcak. Akıntı yok. Sular sakin. Görüş 20 metreyi geçiyor.
Fotoğraf: Yasemin Tüylü
Akabe dalış noktaları
Şimdi Akabe’nin en popüler dalış noktalarını listeliyorum:
- Black Rock. Kıyı dalışı yapılan Black Rock’ta sert ve yumuşak mercanlar görülüyor.
- Japanese Garden & The Cedar Pride. 1985 yılında Ürdün Kralı Abdullah II tarafından seçilen bir yerde batırılan Lübnan yük gemisi Cedar Pride 25 metre derinlikte bulunuyor. Batık zengin bir çeşitlilikte yumuşak ve sert mercanlara ev sahipliği yapıyor.
- Seven Sisters & Tank Batığı. Seven Sisters dalış noktasındaki The Tank batığına kıyıdan ya da tekneyle ulaşılıyor. The Tank 1999 yılında Kral Abdullah II tarafından batırılan bir tank. 6 metre derinlikteki batık her seviyede dalgıcın dalış yapabileceği bir nokta.
- Hussein Reef. Tanker Batığı’nın güneyinde yer alan Hussein Resifi rengârenk mercanlarla çevrili bir bölge.
- Gorgonian I and II. Mercan bakımından Aqaba Körfezi’nin en güzel yeri olan Gorgonian I and II dalış noktalarına kıyıdan giriliyor.
- Long Swim. 700 metrelik bir alana yayılan Long Swim (Uzun Yüzüş) bölgesine kıyı dalışı yapılıyor. Kuzey tarafında az sayıda mercan var. Güney tarafında mercanlar daha yoğun.
- Aquarium Coral Garden. Oldukça güzel olan Akvaryum’a kıyı dalışı yapılıyor.
- Saudi Border Wall. Ürdün – Suudi Arabistan sınırının 300 metre kuzeyinde bulunan bölge mercan bakımından oldukça zengin.
Fotoğraf: Yasemin Tüylü
Akabe su altı flora ve faunası
Şimdi size Akabe dalış noktalarında yaptığımız dalışlardan bahsedeceğim. Buradaki muhteşem dalışlarımızı belgeleyen Yasemin Tüylü arkadaşıma su altı fotoğrafları için buradan teşekkürlerimi gönderiyorum.
Fotoğraf: Yasemin Tüylü
Akabe’de mercan resiflerinin yanı sıra batıklar da var. Batık dalışını çok seven bir dalgıç olarak bu dalışlardan tabii ki çok keyif aldım.
Akabe dalış Fotoğraf: Yasemin Tüylü
Dalışlarda kocaman kaplumbağalar size eşlik ediyorlar.
Akabe dalış rehberi Fotoğraf: Yasemin Tüylü
Eğer gece dalışına meraklıysanız, mercanların özel bir güzelliğe büründüğü ve pek çok balığın avlanmaya çıktığı saatlerde dalışı deneyimleyebiliyorsunuz.
Fotoğraf: Yasemin Tüylü
Akabe’ye gelir gelmez ayağımızın tozuyla dalışa başlamaya karar verdik. Bir kaç saat dinlendikten sonra İsrail‘in Eilat (Elyat) şehrindeki çorak dağlara bakarak Sindbad Dalış Merkezi’ne yönlendik.
Akabe dalış Fotoğraf: Yasemin Tüylü
Akabe dalış deneyimi
Bugünkü uykusuz yapılacak dalışlardan pek hayır beklemesem de daha ilk dalışta büyülendim. Akabe su altı çok zengindi. Hele Cedar Pride & Japon bahçesi denilen dalış bölgesinde gerçek bir mercan bahçesinin içine düşmüştük. Akabe’deki batıkların en ünlüsü olan The Cedar Pride 1985 yılında Ürdün Kralı Abdullah II tarafından seçilen bir noktada batırılan bir Lübnan yük gemisi. 25 metre derinlikteki batık zengin bir çeşitlilikte yumuşak ve sert mercanlara ev sahipliği yapıyor.
Fotoğraf: Yasemin Tüylü
The Tank 1999 yılında Kral Abdullah II tarafından batırılan bir tank. 6 metre derinlikteki batık her seviyede dalgıcın dalış yapabileceği bir nokta.
Tank batığı Fotoğraf: Yasemin Tüylü
Kızıldeniz’de dalış (Kızıldeniz scuba diving) söz konusu olduğunda kuşkusuz ilk akla gelen ülke Mısır‘dır. Ürdün’ün Kızıldeniz kıyılarınınsa Mısır’dan pek farkı yok. Kızıldeniz’in kuzey ucunda kaldığı için su sıcaklığı Mısır’a kıyasla biraz daha düşük olsa da rengârenk mercanlar ve anemonun içinde yaşayan kıpır kıpır nemolar (palyaço balıkları) burada da var.
Akabe dalış Fotoğraf: Yasemin Tüylü
Akabe’de dalış faaliyeti haricinde çok da yapacak birşey yok. O nedenle itiraf etmem gerekir ki burayı şehir olarak çok beğenmedim. Yine de Kızıldeniz’de yaptığım dalışlar ve ardından gittiğim Wadi Rum ve dünyanın yeni 7 harikasından biri olan Petra ise Ürdün turumu bir ömre bedel kılıyor.
Siz de fikrinizi belirtin