Amsterdam 12. yüzyılda Amstel ırmağının kıyısında bir balıkçı köyü olarak kurulmuş. Köyün adı ilk kurulduğu zamanlarda Amstelredamme (ırmağın üzerine kurulan su bendi (dam) imiş. Zamanla bu isim Amsterdam hâline gelmiş. Kent günümüzde Hollanda’nın başkenti ancak Hollanda, hükümetin ve meclisin bulunduğu Lahey’den yönetiliyor. Singelgracht’ın içinde kalan ve 17. yüzyıla tarihlenen Amsterdam Kanal Bölgesi, UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde bulunuyor.

Amsterdam

Burası benim gözümde Avrupa’nın en güzel 10 şehrinden biri. Bir Paris kasveti yok, bir Londra yağmuru yok. Kanal kenarları cıvıl cıvıl. Pek çok renkli kafesi var. Her köşesinde binlerce bisikletli görülüyor. Şehirde geçirilecek vakit çok kısıtlı bile olsa kanallar boyunca yürüyerek şehir merkezini ve 17. yüzyıldan kalma yapıları keşfetmek mümkün.

Amsterdam

Eskiden Müzeler Meydanında bulunan ikonik I Amsterdam yazısı şehrin itibarını zedeliyor gerekçesiyle kaldırıldı

Schiphol Havaalanı’ndan merkez tren istasyonu sadece 15 km uzaklıkta. Trenle 20 dakikada gidilebiliyor. Amsterdam Centraal denilen kentin ana istasyonu 1889 yılında açılmış. Şehrin en önemli simgesi olan eski limanının yerini alarak deniz ulaşımının yükünü ortadan kaldırmış.

Amsterdam

Şehre gelir gelmez ilk olarak bir kanal turu yaptım. Kanal turundan sonra da Dam Meydanı’na yürüdüm.

Bana göre şehrin en özel yeri camekânlar ardında kendini pazarlayan kadınların görülebileceği Red Light District (Kırmızı Fener Mahallesi) idi. Buranın ismi denizcilere hizmet veren hayat kadınlarının, evlerinin dışına astıkları kırmızı fenerlerden gelmiş.

Burası hem Avrupa’nın hem de dünyanın en özel şehirlerinden birisi. Neden mi? Tabii ki detaylı anlatacağım ama şu kadarını söyleyim: Bu denli özgürlük ve bu denli mutluluk, dünya üzerindeki başka hiçbir şehirde böyle kol kola gezmiyor da ondan. Amsterdam’ı da işte hem bu özellikleri hem de tarihi zenginliği ve doğal güzelliği birleşerek eşsiz bir kent hâline getiriyor.

Amsterdam

Amsterdam gezilecek yerler

Amsterdam gezilecek yerleri aşağıda listeledim. Şehrin merkezine vardıktan sonra 1 ya da 2 saatlik kanal turları var. Kente ilk gelişimde 1 saatlik kanal turuna katılmıştım. Bu turda şehrin kendine has mimarisini yakından gördüm, kanalların üzerindeki köprüleri fotoğrafladım, yıkık dökük teknelerin oldukça pahalı kanal evlere dönüştürülmüş hâllerini hayretle gözlemledim. Daha sonra gençlerle yaptığım otobüsle Avrupa turu ve Ren Nehri üzerinde katıldığım nehir turu ile geldiğim şehir, beni her seferinde kendine hayran bırakmayı başardı.

Amsterdam

Dam Meydanı

Şehrin merkezi olan Dam Meydanı’ndan şehir turunuza başlayabilirsiniz. Meydandaki en görkemli yapı Kraliyet Sarayı (Koninklijk Paleis). Hollanda kraliyet ailesi tarafından resmi törenler için hâlâ kullanılan sarayın içindeki eşyaların çoğu Napoleon’a ait.

Amsterdam

Dam Meydanı

Anne Frank House

Anne Frank ve ailesi, Hitler’in Yahudi katliamından kaçmak için 2 yıl boyunca başka bir aile ile birlikte bu evde saklanmış. Anne Frank evde kaldıkları bu 2 yıl boyunca bir günlük tutmuş. Ev polis tarafından basıldıktan sonra ailenin her bir üyesi Polonya’daki farklı bir toplama kampına gönderilmiş. Baba Frank, Kızıl Ordu’nun gelmesiyle kamptan kurtulmuş. Bir süre sonra da kızının günlüğünü yayınlatmış. Bu kitap 60 dile çevrilerek en çok satanlar listesine girmeyi hak eden bir eser.

Amsterdam

Anne Frank House Kaynak:Wikipedia (By Dietmar Rabich, CC BY-SA 4.0, https://commons.wikimedia.org/w/index.php?curid=41243324)

Red Light District (Kırmızı Fenerli Sokak)

Amsterdam şehrinin umuma açık, legal genelevleriyle dolu bölgesi Red Light District (Kırmızı Fenerli Sokak), yabancı turistlerin de en çok ilgisini çeken yer. Seks işçisi kadınlar burada çıplak vücutlarını camekânların ardından görücüye çıkarıyor. Bölgede gezerken kadınların gösterilerini izleyebilirsiniz. Ancak çalışan kadınların fotoğraflarını çekmek yasak ve buna saygı duyulması için uyarılar var. 7/24 hareketli olan bölgeye Amsterdamlılar günlük rutinlerinin içinde çok ilgi göstermiyor. Etrafta daha çok turist kalabalığı var.

Amsterdam

Red Light District

Van Gogh Müzesi

Van Gogh Müzesi’nde Van Gogh’un en büyük koleksiyonu ve Hollandalı post-ekspresyonist ressamların tabloları sergileniyor.

Amsterdam

Van Gogh Müzesi Kaynak:Wikipedia (Taxiarchos228, CC BY-SA 3.0, https://commons.wikimedia.org/w/index.php?curid=4108013)

Rijksmuseum (Ulusal Müze)

Rijksmuseum (Ulusal Müze)’de Frans Hals ve Johannes Vemeer gibi ünlü sanatçıların eserleri ve Rembrandt’ın en önemli eseri Night Watch olmak üzere 8.000 eser sergileniyor.

Amsterdam

Rijksmuseum (Ulusal Müze)

Heineken Experience

Bira müzesi de olur mu demeyin. Ülkenin ünlü bira firması olan Heineken ile eğlenceli sunumların yapıldığı bir nevi internaktif bir müze var.

Amsterdam

Heineken Experience

Oude Kerk Kilisesi

13. yüzyılda ahşap bir kilise olarak yapılan Oude Kerk Kilisesi, Amsterdam’ın en eski ve en büyük kilisesi. Günümüzdeki Gotik yapı ise 14. yüzyıldan kalma.

Amsterdam

Oude Kerk Kilisesi Kaynak:Wikipedia (Door Amsterdam Municipal Department for the Preservation and Restoration of Historic Buildings and Sites (bMA), Attribution, https://commons.wikimedia.org/w/index.php?curid=3782365)

Rembrandt Evi

Hollandalı ressam Rembrandt bu evde yaşamış.

Amsterdam

Rembrandt House Kaynak:Wikipedia (By 14:43, 17 October 2006 – en.wiki [1], CC BY-SA 3.0, https://commons.wikimedia.org/w/index.php?curid=2644161)

Amsterdam’da yapmadan dönme!

Bunları yapmadan Amsterdam’dan ayrılmayın!

  • Bisiklet kiralayıp şehri gez

Bu kadar çok bisikletliyi dünyanın hiç bir yerinde görmediğinize bahse girerim. Hâl böyleyken, neden onların arasına karışmayalım ki? :-)

  • Kanal turu yap

1 ya da 2 saatlik turlara katılıp köprülerin altından geçmek, bot evleri görmek ve Amsterdam’ı kanalın üzerinden izlemenin keyfine doyum olmuyor. Singelgracht’ın içinde kalan ve 17. yüzyıla tarihlenen Amsterdam Kanal Bölgesi, UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde bulunuyor.

Kanal turu

  • Ot çekenleri, kek (space cake) ve mantar yiyenleri gözlemle

Şehirde her köşe başında marijuana kokusu duyabilir, içinde uyuşturucu olan keki yiyen birine denk gelebilirsiniz. Hatta bazı barlarda sigara içmek yasak, ot içmek serbest! Zaten soft uyuşturucu maddelerin kullanımı Amsterdam’da legal olduğundan şehir özgürlükler şehri bile ilan edilmiş.

  • Sokak tuvaletlerinin ilk bakışta ne olduğunu anlamaya çalış

Paravan şeklindeki sokak tuvaletleri sevgili bayların hizmetinde. İlk baktığımda ne olduklarını anlamadım çünkü bu ilginç tuvaletleri Amsterdam haricinde hiçbir şehirde görmemiştim.

Amsterdam sokak tuvaletleri Kaynak:Wikipedia (By Balou46 – Own work, CC BY-SA 3.0, https://commons.wikimedia.org/w/index.php?curid=32388811)

  • Hollanda peyniri ve kızarmış patates ye

Amsterdam’a gelmişken Hollanda’nın çeşit çeşit peynirinin ve de çok tüketilen patatesinin tadına bakmak lazım. Aman dikkat! Bazı patateslerin sosunda uyuşturucu var.

  • Lalelere doy

Laleler Osmanlı’dan gelmiş olsa da Hollanda bunu sahiplenerek dünyaya yaymış durumda. Yalnız lale alıp yurt dışına çıkartmanıza izin olmayabilir. Bu konuda dikkatli olun.

Hollanda lalesi

Yayadan çok bisikletli gördüğüm, insan kalabalığından yer yer başım dönse de kendimi hiç güvensiz bir ortamda hissetmediğim, her köşe başında yayılan ot kokusundan istemeden de olsa sarhoş olduğum, kanal kenarında yürürken huzur duyduğum, kendine has ruhu olan çok özel bir şehir Amsterdam.

Bu kadar özgürlük varken suç oranının çok düşük olması insana ilk başta şaşırtıcı geliyor. Ancak burada insanlar özgürleştikçe daha mutlu olmuş, mutlu oldukça da suç işlemekten uzaklaşmış. Kısacası Amsterdam kendi içinde bir devrim yaratmış.